Güncelleme Tarihi:
Açıklama yapan Garabet Balıkçı, “Oğlumun ölümünün tesadüf olduğuna inanmıyorum. Devletimizin bu konuyu aydınlatmasını istiyorum" dedi.
Galatasaray Lisesi önünde 13.00’de düzenlenen basın açıklamasında, “Sevağ seni unutmayacağız" diye slogan atıldı. Nor Zartong İnsiyatifi tarafından düzenlenen açıklamada, “Sevag Şahin Balıkçı’nın, Ermeni Soykırımı’nın 96’ıncı yıldönümü 24 Nisan 2011’de; zorunlu askerliğini yaptığı sırada silah arkadaşı Kıvanç A’nın silahından çıkan kurşunla kazara öldüğü söylendi.
Sevag’ın vurulmasının ardından, 1,5 saat arayla iki ayrı tutanak tutulduğu ortaya çıktı. İki tutanak arasındaki farklılık, delilerin karartılmış olabileceği şüphesini güçlendirdi. Katil zanlısı 3 ay tutuklu kaldıktan sonra ilk duruşmada serbest bırakıldı.
Rakel Dink’in Hrant Dink’in cenazesinde söylediği gibi. ‘Bir bebekten bir katil yaratan karanlığı sorgulamadan hiç birşey yapılmaz’ İşte biz, bugün bu ırkçı karanlığı sorgulamak için buradayız" denildi.
Basın açıklamasına katılan baba Garabet Balıkçı, “Duruşmada birkaç tane şahit dinlenecek. Bakalım ne duruma gelecek. Bilmiyoruz. Oğlumun katili şu an gayet serbest geziyor. Biz tutuklanmasını istiyoruz. Adalet yerini bulsun istiyoruz. O da ne zaman olur? bilemiyoruz. Mahkemenin sonucunu beklemek mecburiyetindeyiz. Katili üç ay tutuklu kaldı. Sonra serbest bırakıldı.
Gitti askerliğini tamamlayıp evine döndü. Biz de her Pazar Şişli Mezarlığı’na gidip oğlumuzun mezarını suluyoruz. Çiçeklerini koyuyoruz. Oğlumuza karşı vazifemizi o şekilde yapıyoruz. Oğlumun ırkçı bir cinayete kurban gittiğini kesin biliyorum. Bilerek öldürüldü. Bunun araştırılmasını istiyorum. Ben bunu yapamam. Ancak devletimizin bunu yapması gerekir. Bizlere yardımcı olmalarını istiyorum.
Adalet Bakanı, İçişleri Bakanı, hükümetimiz, devletimiz bunları göreve çağırmak istiyoruz. Bu işin aydınlanması için bunu bir görev bilmeleri gerekir. Çünkü 24 Nisan bizim paskalya bayramımız olan bir gün. Bu hiçbir zaman tesadüf değil. Tesadüf olmadığına da ben kendi babası olarak buna inanıyorum. Muhakkak bu işin arkasında da birkaç kişinin olduğuna inanıyorum. Çünkü o gün bir Ermeni çocuğu öldürülecekti, o öldü. Başka bir ailenin çocuğu da olabilirdi" diye konuştu.
Anne Ani Balıkçı ise adaletin yerini bulmasını isteyerek, “Oğlumuz geri gelmeyecek. Ama başka çocuklara aynı şey olmasın. Bütün davamız artık onlar için" dedi.