Güncelleme Tarihi:
Emine Öz, komşuya TV seyretmeye gidince evdeki 3 yaşındaki oğlunu yangında yitirdi. Bu kötü olay, kadının diğer oğlunu da kaybetmesine yol açtı. Çünkü kocası, ‘‘Oğlumu sen öldürdün’’ diyerek, diğer oğlunu da almıştı. Emine şimdi, ‘‘Oğlumu istiyorum’’ diye gözyaşı döküyor.
Babası Hacıali Öz, siroza yenik düştüğünde henüz 14 yaşındaydı Emine. Kardeşi ve anacığıyla, ortada kalıverdiler. Aileyi kurtarma derdine düşen anacığı, Emine'yi amcasının oğlu Kenan Öz'e uygun buldu. Kenan 30 yaşındaydı, başından 3 başarısız evlilik geçmişti. Emine, gözünü dünyaya açtığı günden beri hep 'Ağabey' olarak bildiği amcasının oğlu Kenan'la evlenmemek için diretti. Ağladı. 'Evden kaçarım' dedi dinletemedi. Evlilik, Emine'nin dünyasına yepyeni sorunlar taşıdı. Ekonomik güçlüklerden kurtulması için evlendirildiği kocası, işsizliği meslek edinmişti. Eve bir lokma ekmek getirmiyordu. Emine çaresiz iş aradı. Bir iplik fabrikasında çalışmaya başladı. Dünyaya getirdiği iki çocuğuna, kendine ve evine bakabilmek için canını dişine taktı.
Televizyonları yoktu
Kıyıya köşeye koyduğu üç beş kuruşla, Gaziosmanpaşa'da başlarını sokacakları bir baraka yaptırdı. Emine 21 yaşına gelmişti. Gezmesi, tozması yoktu. Akşam işten gelip çocukların karnını doyurduktan sonra karşısına geçeceği bir televizyonları da yoktu. TVseyretmek için komşulara gidiyordu. 1995 yılının soğuk bir kış günüydü. Yemeklerini yediler. Kocası henüz eve gelmemişti. Küçük Gürkan sedirde uyuyup kalmıştı. Konuşacak kimsecikler yoktu. Gökhan'ı alıp, televizyon seyretmek için yan komşusuna gitti. Kulağı hep tetikteydi. Uyanırsa sesini duyarım diye. Sokaktan feryatlar gelince, seyrettiği filmin etkisinden kurtulup dışarıyı dinledi. ‘‘Yanıyor’’ çığlıkları tüm bedenini alarma geçirdi. Yalınayak sokağa fırladı. Barakayı alevler yutmuştu. Gürkan'ı kurtarmak için alevlerin içine atılacaktı ki, bedenine sarılan bir çift kuvvetli kol engel oldu.
İntiharı denedi
Emine Öz hakkında Eyüp Cumhuriyet Savcısı Ali Demir, tedbirsizlik, dikkatsizlik sonucu ölümüne neden olduğu iddiasıyla 5 yıla kadar hapis cezası istemiyle Eyüp 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ne dava açtı. Bu ikinci darbe çok ağır geldi Emine'ye. Kendisine 'Evlat katili' gözüyle bakan yakınları arayıp sormaz oldu. Kocası, büyük oğlu Gökhan'ı da kollarından kopartınca, yaşaması için hiçbir neden kalmadı ortada. Canından çok sevdiği oğlunun ölümüyle suçlanmaktansa ölürdü daha iyi. Zeytinburnu Bozkurt Durağı'nda, yoldan geçen bir taksinin önüne attı kendisini. Ağır yaralı olarak kaldırıldığı Haseki Hastanesi'nde doktorların gayretleriyle, hiç istememesine rağmen hayata döndü. Kurtulduktan sonra ikinci kez intiharı deneyen Emine Öz ‘‘Denize atlamaya karar verdim. Zeytinburnu sahilindeki balıkçılar intihar etmek istediğimi anladılar. Beni zorla deniz kenarından uzaklaştırdılar. İnsanların, katil gözüyle bakması beni boğuyor’’ diyor.
Katil damgası yedi
Eyüp 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde oğlunun ölümüne neden olmakla suçlanan Emine Öz, ‘‘Çocuğumu öldürmekle suçlayan adam, kahvehane köşelerinde gününü gün ederken ben, çocuklarımın karnı doysun diye gece gündüz çalıştım. Çocuğum bu tembel adamın ilgisizliği yüzünde hayatını kaybettiği halde katil damgasını yiyen ben oldum. Bu da yetmezmiş gibi bir de teselli bulduğum ikinci oğlumu benden kopardı. Defalaraca ölmeyi denedim. Ancak başaramadım’’ dedi. Kenan Öz ise çocuklarının ölümünden, ayrıldığı eşinin sorumlu olduğunu bu nedenle cezalandırılmasını istedi. Kenan Öz, ‘‘Evde soba yandığı halde, çocuğunu bırakıp komşuya televizyon seyretmeye gitmiş. Çocuklarına karşı gerekli ilgiyi gösterseydi, bugün oğlum Gürkan yaşıyor olacaktı. Masum yüzlü bu kadının en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum’’ dedi.
Mahkemede aklandı
Son sözü sorulan Cumhuriyet Savcısı İsmet Bilen, annenin olayda kusuru bulunduğunu, bu nedenle cezalandırılmasını isteyince Emine Öz, sanık sandalyesinde gözyaşlarına boğuldu. Mahkeme, kararını açıklamadan önce son sözü sorulan gözü yaşlı anne, ‘‘Başka bir suçtan hakımda idam kararı dahi verseniz üzülmem. Ancak bana evlat katili damgası vurmayın. Hiçbir anne çocuğunu bile bile ateşin içerinde bırakmaz’’ dedi. Dosyayı karara bağlayan mahkeme, anne Öz'ün beraatine karar verdi. Devletin gözünde masum olduğunu ispatlayan Emine Öz, eşinin kendisine göstermediği oğlunu alabilmek için hukuk mücadelesine girişecek.
ÖLÜM AYIRDI
Emine Öz'ü, üç yaşındaki oğlu Gürkan'dan, dişinden tırnağından artırdığı paralarla yaptırdığı bir göz gecekondusunu saran alevler ayırdı. Mutluluğu bir türlü yakalayamayan talihsiz kadın, küçük yavrusunun feci ölümüyle dünyaya küstü.
KOCASI AYIRDI
Küçük oğlunu yangında kaybettikten sonra yaşamla tek bağı olan büyük oğlu Gökhan'ı da kocası elinden aldı Emine Öz'ün. Şimdi tek umudu, kocasının insafa gelip Gökhan'ı bir kez kucaklamasına izin vermesi. Oğlu olmadan geçirdiği her gün, onun için ölümden farksız.
Karısını suçluyor
Eşinin cezalandırılmasını isteyen Kenan Öz, ‘‘Onun ihmalkârlığı sonucu 3 yaşındaki oğlum yanarak hayatını kaybetti. Onu hiçbir zaman affetmem. Sözde benden korktuğu için büyük oğlumu almaya gittiği sırada yangın çıkmış. Buna inanmam. O mutlaka televizyon seyretmeye daldı. Evde Gürkan'ın olduğunu dahi unuttu. Bu yangın onun ihmaliyle başladı. Ağlayarak kendini masum gösterip alacağı cezadan kurtulmaya çalışıyor. Cezalandırılmasını istiyorum’’ dedi. Avukat Metin Dikici ise kocanın gerçekleri saptırmaya çalıştığını, aklı sıra eski eşinden öç almaya çalıştığını öne sürdü. Avukat Dikici ‘‘Müvekkilime eski eşi geçmişte ıstıraplarla dolu bir hayat yaşattı. Onu 3 metrelik bir barakada 2 çocuğuyla birlikte yaşamaya mahkûm etti. Bu da yetmiyor gibi sürekli dövdü. Çocukların isteğiyle komşularının evine televizyon seyretmeye gittiklerinde yangın çıkmış. Olayda müvekkilimin zerre kadar kusuru yoktur. Kusurlu birini arıyorsanız aileyi çalışmayarak barakada yaşamaya mahkûm eden kocanın cezalandırılması gerekir’’ dedi.