Obama 2030'da Mars'a gitmeyi hedefliyor

REUTERS: 2030’da Mars’ta görüşmek üzere
ABD Başkanı Barack Obama yeni uzay politikaları hakkında gelen eleştirilere cevap verdi. Kennedy Uzay Merkezi’nde konuşan Obama NASA görevlilerine planının “bazıların iş kaybına engel olmak ve Mars’a insan göndermek” olduğunu söyledi.                                   �

Florida’daki seçmen için önemli bir iş alanı olan Kennedy Uzay Merkezi’nde yaklaşık 200 kişilik bir topluluğa konuşan Obama, çalışanların kaygılarını anladığını söyledi ve ABD’nin uzay araştırmalarında dünya liderliğini kaybettiğini söyleyen Neil Armstrong dahil bir çok ismin eleştirilerine cevap verdi.�

Obama’nın “Sonuç olarak hiç kimse uzaya insan göndermek konusunda benden daha hevesli değildir ama bunu akıllıca yapmak zorundayız” sözleri alkışlarla karşılandı.

NASA’yı dönüştürme sözü veren Başkan, 2025 yılı civarlarında uzayın derinliklerine gidebilecek kapasitede araçlar geliştirmeyi ve 2030’un ortalarında da Mars yörüngesindeki bir göktaşına astronotlar gönderip orada kalmayı hedeflediğini söyledi. Başkan, “Umarım o zamana kadar buralarda olup bunları görebilirim” dedi.

THE JERUSALEM POST: Türkiye’den umudu kesen İsrail yeni hava sahası arıyor
Türkiye’nin hava sahasını İsrail Hava Kuvvetleri’ne ait uçaklara kapatmasının ardından, Tel Aviv Avrupa ve Asya’da savaş uçaklarının tatbikatları için kendine yeni alanlar aramaya başladı.

Geçtiğimiz yıllarda özellikle İran kaynaklı tehlikeler dolayısıyla İsrail uzun menzilli tatbikatlarını artırmıştı. Bu tatbikatların en önemlisi 2008 yılında yapılmış, 100 İsrail jeti Yunanistan üzerinden uçarak, İran’a yapılacak bir operasyonun provasını yapmıştı.

Geçen kış düzenlenen Gazze Şeridi operasyonuna kadar, İsrail uçakları defalarca Türkiye’nin de üzerinde uçmuş ve Türk Hava Kuvvetleri’yle birçok ortak tatbikat düzenlemişti. İsrail’in Hamas operasyonunun ve Ankara ile Tel Aviv ilişkilerinin kötüleşmesinden sonra Türkiye hava sahasını İsrail savaş uçaklarına kapatmıştı.

Üst düzey bir hava kuvvetleri yetkilisi geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, “Uçabileceğimiz yeni bir yer arıyoruz” demişti. Bir başka yetkili ise Perşembe günü Jerusalem Post’a konuştu: “Türkiye’yle ilişkiler asla eskiden olduğu gibi olmayacak. Şu anki hükümetin yönetimi altında bir daha Türkiye’de uçmamızın mümkün olacağını sanmıyorum.”

CNN: “Butto suikastı önlenebilirdi”
Birleşmiş Milletler’in Perşembe günü açıklanan kesin raporu Pakistan’ın askeri hükümetinin eski Başbakan Benazir Butto’yu 2007 yılındaki suikastından önce korumayı başaramadığını, istihbarat kuruluşlarının da olayın araştırılmasına engel olduğunu ifade etti.

Üç kişilik müfettişler grubu Butto’nun ölümüne yol açan intihar bombasının “önlenebileceği” ve polisin olayı bile bile araştırmadığı sonucuna vardı.

Butto 2007 yılında seçimlerden iki ay önce ülkesine dönmüş, Pakistan’ın Ravalpindi şehrinde 15 yaşındaki bir çocuğun üzerindeki bombayı patlamasıyla hayatını kaybetmişti. Rapor, “Kimse bu çocuğun tek başına hareket ettiğine inanmaz. Bir grup hükümet yetkilisi başta Butto’yu korumak sonrasında ise saldırıyı kimin düzenlediği, planladığı ve finanse ettiğiyle ilgili kapsamlı bir araştırma yapmak konusunda büyük oranda başarısız oldu” ifadelerini kullandı.

THE INDEPENDENT: Dün gece İngiltere’de bir devir kapandı
Liberal Demokrat Parti’nin lideri Nick Clegg, dün gece İngiltere’nin ITV kanalından canlı yayınlanan münazarada rakipleri Gordon Brown ve David Cameron’ı ezip geçerek ülkede iki partili siyaset anlayışının sonuna gelindiğini göstermiş oldu.

90 dakikalık münazara programı boyunca Brown ve Cameron’ın bütün ataklarına cesurca yanıtlar veren Clegg, farklı anket şirketlerinin yaptığı araştırmalarda farklı yüzdeler elde etse de hepsinden gecenin galibi olarak çıktı.

Bahis şirketleri de bir anda hiçbir partinin “çoğunluğu elde edemediği meclis” ve “Liberal Demokratların zaferi” seçeneklerinin yüzdelerini düşürdü.

BBC: Afganistan’da kanlı patlamalar
Afganistan’ın güneyinde yaşanan patlamada üçü yabancı en az altı kişinin öldüğü bildirildi. Öte yandan ülkenin kuzeyinde yaşanan patlamada ölen yedi kişiden dördünün de Alman askerleri olduğu açıklandı.

Yerel polis Kandahar şehri yakınlarında yabancı güvenlik şirketlerinin paylaştığı bir üste yaşanan patlamanın buradaki güvenlik şirketlerinden birini hedef aldığını söyledi. İngiltere Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada ölenlerin arasında İngilizlerin olup olmadığının araştırıldığı ifade edildi.

Baghlan’da Alman askerleri üzerine düzenlenen saldırıda beş kişinin de yaralandığı bildirildi. Kandahar’daki patlamadan birkaç saat önce bir araç bombası aynı şehirdeki bir otelde kalan çok sayıda kişinin yaralanmasına neden oldu.

Devlet Başkanı Hamid Karzai’nin kardeşi Ahmed Veli Karzai, son patlamalarla ilgili BBC’ye yaptığı açıklamada, üç yabancı ve üç Afgan’ın öldüğünü, dokuz kişinin de yaralandığını söyledi.

EL CEZİRE: Tayland’da muhalif lider baskından kaçmayı başardı
Tayland’ın hükümet karşıtı protesto hareketi kırmızı gömleklilerin üst düzey liderlerinden Arisman Pongruangrong, güvenlik güçlerinin içinde bulunduğu otele düzenlediği baskından kaçmayı başardı.

Tayland televizyonundaki görüntülerde Arisman, yüzlerce polis ve özel kuvvet elemanının SC Park otelini sardığı sırada otelin camından sarkıttığı bir ipe tutunup inerken görüldü.

Daha sonra destekçilerine bir konuşma yapan Arisman, suikast girişiminden kurtulduğunu söyledi. Megafondan konuşan muhalif lider, “Polis beni öldürmek istedi” dedi.

BLOOMBERG: AB maliye bakanları bir kez daha toplanıyor
Avrupa Birliği maliye bakanları bugün Madrid’de bir araya gelerek şişmekte olan bütçe açıklarını nasıl küçülteceklerini tartışacaklar. Bu arada Yunanistan acil durum paketini talep etmeye adım adım yaklaşıyor.

Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu dün Ab, IMF ve Avrupa Merkez Bankası yetkililerinden bir toplantı talep etti. Görüşmeler 19 Nisan’da Atina’da yapılacak.

Euro bölgesi ilk kez borçlarını ödeyememe durumuna gelen bir üyesinin düşüşünü önlemeye ve euroyu korumaya çalışıyor. Yunanistan’ın Mayıs sonunda 11.6 milyar euroluk ödeme yapması gerekirken, Papandreu şu anki borçlanma faiz oranlarıyla durumun “sürdürülemez” olduğunu söyledi.