Güncelleme Tarihi:
“Kızımı anlatmak istiyorum” diyen Mine Aydostu şunları söyledi: “Başarılı bir fizikçi olarak rahat bir hayatı olabilirdi. O mücadeleyi seçti ve Türkiye’ye döndü. 25 yıl önce başladığı gazetecilik hayatı boyunca ezilenlerin ve mağdurların sesini duyurdu. İnsan hakkı ihlallerine karşı tavrını hep sürdürdü. F tipleri, cezaevlerinde ölüm oruçları üzerine yazdı.
Güneydoğu’daki insan hakları ihlallerine dikkat çekti. Cesaretli yazılarından dolayı cezaevine girdi. Gerçekleri gördüğü yazdığı, vicdanı olduğu için girdi. Başka türlü hareket edemezdi; insan olarak gerçekleri yazmak, ezilenlerin yanında olmak durumundaydı. Çünkü o, vicdanın ta kendisidir. Onu tanıyan herkes bilir ki, şiddete karşı kişiliği vardır. Devamlı barışı savunmuştur. O kadar barışı savundu ki bu konuda çok göze battı diye düşünüyorum.”