Güncelleme Tarihi:
BUNU NASIL YAPIYORLAR?
Hürriyet, Canan Karatay’ın “Nasıl dolandırıldım anlayamadım” sözlerini, Uzman Psikolog Gülsah Beştav’a sordu. Beştav, Karatay ve E.A gibi yüzlerce kişiyi mağdur eden dolandırıcıların bunu nasıl yaptığını şöyle açıkladı: İnsanın en temel psikolojik ihtiyaçlarından biri güvenlik ihtiyacıdır. Güvenliğe yönelik tehdit içeren bir mesaj beyne ulaştığında kişinin akılcı düşünme sürecini sekteye uğratır. Kişi bu duyguya odaklanır. Bu duygudan bir an evvel kurtulabilmek için savunmaya geçer ve dış dünyadan gelecek çözüm yollarına hızla yönelebilir.
EN KÖTÜ KARAR İYİ GÖRÜNEBİLİR
Panik duygusu tetiklenir, panikle hareket ederken de en kötü karar bile kararsızlıktan iyi görünebilir. Bu sırada iletilen telkinler, tıpkı bir emir komuta zinciri içerisindeymişçesine komutları almasına yol açar ve kişinin hipnoz altındaymış gibi hareket etmesine neden olur. Hipnoz sürecinde de benzer biçimde kişinin öncelikle bir noktaya, bir düşünceye ya da stereotipik (tekrarlayan) bir harekete odaklanması istenir. Odaklanma sağlandıktan sonra derinliği sağlamak için anlık bir duyguyu tetiklemek gerekir.
TEHDİT MESAJI İLE ODAKLANMAYI SAĞLAYIP…
Duygu tetiklendikten hemen sonraysa beden duygunun kontrolü altında olur ve zihin telkine açılır. Dolandırıcılar telefon konuşmasına öncelikle tehdit içeren mesajla "PKK kimlik bilgilerinizi kopyaladı, banka hesaplarınıza sızdı" başlayıp odaklanmayı sağladıktan hemen sonra varsa nakit para, yoksa ziynet eşyası veya kredi kartı bilgilerini belirledikleri adrese bırakmalarını talep etmektedir.
SATIŞCILAR GÜNLÜK HAYATTA KULLANIR
Bu hipnotik dil kalıplarının kötüye kullanımına en uygun örnektir. Bunun tatlı halini satışçılar, yöneticiler, lider karakterler gündelik hayatta sıklıkla kullanılır. Siz de hayatınızda mutlaka kendinizi, etkileyici bir satışçı sayesinde ihtiyacınız olmayan bir şeyi alıp çıkmış halde bulmuşsunuzdur. Kimi zaman asla hayır diyemediğiniz bir yakınınız, dostunuz ya da komşunuz olmuştur. Ne söylediğinden ziyade nasıl söylediğinin önemli olduğu aşikardır. Nasıl söylendiğini biraz açarsak, karşı tarafta hangi duyguyu tetikleyecek şekilde söylediğimizdir.
"ANNEMİZİN İLK ÖĞÜDÜNÜ UNUTMAMAK GEREKİR"
Dolandırıcıların kurbanı olmak herkesin başına gelebilir, buna yatkın bir kişilik yapısı vardır ya da yoktur diyemeyiz, insani bir duygunun tetiklenmesi herkes için geçerlidir. Bundan korunmak için, telefonun diğer ucunda kimin olabileceğini, gerçekliğini bilme şansımız olamayacağı için kişisel bilgi paylaşımından kaçınmalıyız. ‘’Gerçeklik’’ temelinden ayrılmamak kandırılmayı engellemenin en önemli yoludur. Anlık KARAR vermekten kaçınmak ve böyle bir telefon alırsak mutlaka yakınlarımızla, güvendiklerimizle bunu paylaşmak ; tek başına hareket etmemek olası hipnotik etkiden gerçekliğe dönebilmeyi sağlar. Karşı tarafın nasıl söylediğinden çok ne söylediğine dikkat etmek gerekir.
Sonuçta; annemizin ilk öğüdünü unutmamak gerekir, tanımadığınız insanlara güvenmeyiniz.