Güncelleme Tarihi:
Karatay, Türk halk şairi Köroğlu karakterinin, ünlü ingiliz halk hikayesi kahramanı Robin Hood ile benzer özellikler gösterdiğini söyledi. Robin Hood'un kral olan babası ile annesinin öldürüldüğünü ve kendisine bir köylünün sahip çıktığını anlatan Karatay, Köroğlu'nun da benzer hayat hikayesine sahip olduğunu dile getirdi.
Karatay, hem Köroğlu'nun hem de Robin Hood'un ailelerinin öcünü almak için otoriteye karşı çıktığını kaydederek, "Köroğlu, gözlerine mil çekilen babasının öcünü almak üzere 'Çamlıbel' dediğimiz, sulak ve ormanlık alan kaçma eğilimi gösterir. Orada 40 yoldaşıyla haksızlığa uğrayan insanların koruyucusu durumuna geçer. Robin Hood'da da aynı şekilde derebeyler köylerini basar, üvey anne ve babasını öldürür. Bu da aynı şekilde üvey anne ve babasının ile gerçek anne babasının öcünü almak üzere mücadele verir" şeklinde konuştu.
ZENGİNDEN ALIP FAKİRE VERİR AMA BİR ŞARTLA
Ortaçağ'da savaş nedeniyle kral ve hükümdarların sık sık saraydan uzaklaştığına dikkati çeken Karatay, otorite boşluğu nedeniyle derebeylerin halka zulüm ettiğini savundu.
Köroğlu veya Robin Hood'un derebeylerin veya kralların zulmüne karşı mücadele eden halkı ve toplumu koruyan insanlar olduğunu dile getiren Karatay, şöyle devam etti:
"Köroğlu ve Robin Hood, zalimin karşısında ve mazlumun yanındadır fakat anlatılan klişe vardır. Zenginden alıp fakire verir. Öyle bir şey yok. Zengin, hakkıyla ticaret yapıp kazanmışsa ondan bir şey almıyor. Hem Köroğlu hem de Robin Hood gibi kahramanlar, genellikle haksız kazanç edinen yani başkasının malını zimmetine geçiren kişilerden alıp gerçek ya da ihtiyaç sahiplerine veren, dağıtanlardır. Bu tarz kahramanlar hem batıda hem de doğuda genelikle savaş, göç, afet, gibi zamanlarda haksızlığa uğrayan insanların hakkını korumak veya onları himaye etmek amacıyla ortaya çıktı. Her iki halk kahramanı da hiçbir zaman haksız yere zengin olmuş birinin malını aldığı zaman kanını dökmez. Bir yolunu bulup hileyle alır. Mesela Robin Hood, kişiyi tuzağa düşürüp malını hileyle alır ama bizdeki Köroğlu hile yapmaz. Doğrudan doğruya saldırır, savaş açar ve haksız yere edindiği malı elinden alır. Hiçbirisi de kan dökmez. haksızlık yapmış olsa dahil o zengini öldürmez. Sadece insanların canına kast edenleri öldürür ikisi de."
"KÖROĞLU, ROBİN HOOD'DAN DAHA ÜST BİR İDEALDİR"
Karatay, her iki kahramanın da ortak özelliklere sahip olmasına rağmen birtakım farklılıkları bulunduğunu, bu nedenle birbirinden ayrıldıklarına işaret ederek, "Köroğlu, öcünü aldıktan sonra, ovaya inme eğilimi gösterirken, manevi, ruhani bir kişi gökyüzünden iner. Köroğlu, 'artık 40 yaşıma geldim, ovada bir sevgilim, büyüyen bir çocuğum var. Onun yanına gideyim' diye düşünür fakat ruhani kişi, 'sen artık halka kendini adamış bir insansın. Senin için şöhret, kadın, para geçerli değildir. Sen bunların üstünde bir insansın' deyip, kendisinin halka adanmış biri olduğunu, mücadelesine devam etmesini söyler. Bu yönüyle Köroğlu, Robin Hood'dan daha üst bir idealdir çünkü Robin Hood, öcünü aldıktan sonra tekrar ovaya döner ve sevgilisiyle evlenir, yuva kurar" ifadesini kullandı.
Köroğlu'nun Türklerin bulunduğu her coğrafyada sahiplenilmesine rağmen Robin Hood'un sadece İngiliz hikaye kültüründe yer aldığına dikkati çeken Karatay, sözlerini şöyle tamamladı:
"Türk kültürü, töresi ve Türk İslam kültüründe, Köroğlu, otorite karşısında haksızlığa uğrayan bütün insanların ortak ideali ve ülküsüdür. Normal insanları sürekli ileri götürecek bir kahraman ve lider arayışı vardır. Köroğlu da bu idealin, ihtiyacın cevabıdır. Bu, genellikle Türk kültürünün, geleneğinin yaşadığı bütün yerlerde vardır. Azerbaycan'da da Türkmenistan'da da Özbekistan'da da var. Robin Hood ise sadece yaşadığı bölgede benimsenmiş fakat anlatımdan gelen farklılıklar nedeniyle tüm dünyada bilinen bir kahraman. Robin Hood, sadece İngilizlere aitken, Köroğlu, tüm Türk dünyasına ait ve zulmün ortaya çıktığı her yerde ve zamanda milletimizin kurtarıcısı olmuştur.
Aslında her milletin çocuklarına model olarak anlattığı kahramanların vardır. Bu kahraman bizde Köroğlu, batıda Robin Hood, Arap kültüründe ise Hz. Ali'dir. Her millet yaşadığı coğrafyaya bağlı olarak ideal bir kişi ortaya koyuyor ve gençlerine bunun örnek olmasını istiyor. Tıpkı günümüzdeki filmlerde ana karakterlere veya kahramanlara bütün gençlerin özendiği gibi. Gençlerimiz, onlar gibi yemeye, içmeye, giyinmeye ve davranmaya başlıyor. Bu tarz kahramanlar yeni yetişen gençler için model şahsiyetler oluyor. Bu da Türk kültürünün zihninin altyapısında ideal insana yönelik oluşturduğu insan tipidir."