Güncelleme Tarihi:
Rus donanmasına ait savaş gemisinin bu sabah Ege Denizi’nin uluslararası sularında çarpışma noktasına geldiği iddia edilen Bandırma Limanı’na kayıtlı ’Geçiciler- 1’ adlı teknenin kaptanı Muzaffer Geçici’ye DHA muhabiri cep telefonuyla ulaştı.
Bugün saat 19.00 sıralarında irtibat kurduğumuz kaptan Muzaffer Geçici, Gökçeada’nın 5-6 mil açıklarında avlanmayı sürdürdüklerini söyledi. Rus donanmasına ait ’Kashin’ sınıfı 810 borda numaralı güdümlü füze destroyeri ’Smetlivy’ in kendilerine ateş açtığını fark etmediklerini belirten kaptan Muzaffer Geçici, şunları söyledi:
"Gökçeada ile Bozcaada arasında avlanıyorduk. Stop halindeki savaş gemisinin bir mil açığından geçtik. Gemimizde kamera sistemleri var. Sahil Güvenlik yetkililerine verdik. Onlar stop vaziyetteydi. Biz yolumuza gidiyorduk. Onların Rus gemisi olduğunu dahi bilmiyorduk. NATO gemisi zannettik. Saat 08.30’da yanlarından geçtik.
Bize bir taciz veya ateş olduğunu duymadık. Şu anda Gökçeada’nın 5-6 mil açığındayız. Yanımızda Sahil Güvenlik 308 var. İfade verdik. Kamera görüntülerini de teslim ettik. O geminin Rus gemisi olacağı aklımızdan daha geçmedi."
Muzaffer Geçici, Gökçeada ile Bozcaada arasında avlanmaya devam edeceklerini de sözlerine ekledi.
"DENİZDE ÇATIŞMAYI ÖNLEMEDE BÖYLE USUL YOK"
Rus donanmasının ’Smetlivy’ isimli gemisinin Ege Denizi’nde bir Türk balıkçı gemisi ile çarpışmayı engellemek için uyarı ateşi açmasını değerlendiren Piri Reis Üniversitesi Denizcilik Tarihi Araştırma Merkezi Müdür Vekili, Uluslararası İlişkiler Uzmanı Emekli Deniz Kurmay Albay Dr. Murad Hatip, uluslararası kurallara göre, denizde çatışmayı önlemede böyle bir usul olmadığını söyledi.
Uluslararası İlişkiler Uzmanı Emekli Kurmay Albay Murad Hatip, geçen 4 Aralık günü İstanbul Boğazı’ndan geçen Rus Savaş Gemisi ’Caesar Kunikov’un üst güvertesinde bir roketatarlı denizci bulundurmasının dostane davranış olmadığına dikkat çekti.
Bunun siyasi nezaket kurallarına sığmayacağını belirten Hatip, "Ayrıca 10 gün sonra Limni Adası açıklarında uluslararası sularda hiçbir tehlike arz etmeyen bir balıkçı teknesine ateş açılması da uygun bir davranış, dostane bir davranış değildir. Rus Bakanlığı’nın yaptığı açıklamada, çatışmayı önlemek maksadıyla, ikaz maksadıyla ateşin yapıldığı söylenmektedir. Ancak uluslararası denizde çatışmayı önlemek kurallarına göre, denizde çatışmayı önlemede herhangi bir şekilde böyle bir usul yoktur.
Bu şekilde davranışların Rusya ile Türkiye arasındaki son günlerde oluşan siyasi krizi daha da tırmandıracağını değerlendiriyorum. Türkiye bir noktada, kendi açısında itidalli davranırken, Rusya tarafından bunun karşısında krizi daha da yukarıya çekme çabasında olduğunu görmekteyim. Denizcilik kuralları gereğince, denizde çatışmayı önlemek için bütün gemilerin, teknelerin uygulayacağı bir tüzük var. Bütün dünya devletlerindeki gemiler, bu gerek harp gemisi gerek sivil gemi gerekse de balıkçı gemileri olsun, hepsi için geçerlidir, uygulamak zorundadır ve de uygularlar. Bu çatışmayı önleme kurallarında ateş açma gibi herhangi bir hususun olmadığını belirtmek istiyorum" dedi.
"TÜRK BOĞAZLARI RUSYA İÇİN BİR NEFES BORUSUDUR"
Hatip, bundan sonra iki tarafın da daha itidalli davranması gerektiğini belirterek, "Türkiye için boğazların önemi yadsınamaz. Ancak Rusya için de Türk boğazları bir nefes borusu, bir yemek borusu kadar önemlidir. Onun için Türk boğazlarında, Türk karasularında ve Türk karasularından uluslararası sulara geçişlerde çok hassas davranması Rusya’nın milli menfaatleri açısında çok daha önemlidir" dedi.