O geceyi anlattılar: Biz gazeteciyiz

İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada Doğan Medya Center çalışanları yaşananları özetle şöyle anlattı.

‘TÜFEKLERİNİZİ İNDİRİN’

Hürriyet Daily News Genel Yayın Yönetmeni Murat Yetkin: Helikopterle askerler geldi. Güvenlik görevlisi arkadaşlar askerlerle tartışıyordu. Silahların üzerimize doğrultulduğunu gördüm. Başlarında olduğunu düşündüğüm kişi ile konuştum. ‘Tüfeklerinizi indirin. Tehdit yok, biz gazeteciyiz’ dedim. Tüfeklerini indirdiler. Cumhurbaşkanı’nın, Başbakan’ın açıklama yaptığını, kendilerinin yanlış yaptıklarını söyledim. Telefon geldikten sonra tekrar namluların üzerimize çevrilmesi için emir verdi. ‘Yanlış yapan olursa müdahale edin’ dedi.

CNN Türk Genel Müdürü Erdoğan Aktaş: Her koşulda yayın yapılması için arkadaşlarım reji odasını güvene aldı. Kapıları kilitledi. Kameralar sabit tutuldu. Memleket gidiyor, darbenin ne kadar yanlış olduğunu düşünerek tarihe not düşmek için yayın yapmayı düşündüm. Telsiz mikrofonu cebime koydum. Yayın kuruluşunu ele geçirmeleri halkı olumsuz etkileyeceği için, yayının devamı çok önemliydi. Telsiz mikrofonla yayın yapıyor, sesimi duyurmaya çalışıyordum.

Kanal D Haber Yayın Yönetmeni Süleyman Sarılar: Birinci kattan çıkan merdivenlerin başında ortada oturan rütbeli (yüzbaşı Erdal Şeker) ile karşılaştım. ‘Ne işiniz var burada?’ dedim. ‘Ordu komutanı emri var’ dedi. ‘Eğer 1. Ordu Komutanı ise az önce yayın yaptık. Darbe girişimi olduğunu söyledi. Kim bu komutan?’ deyince ‘Çekil kenara deyip, yayını durdurmamı söyledi. CNN Türk’ün kameramanı Ahmet Akpolat indi. Çekim yapıyordu. Bir asker Ahmet’in boğazına sarıldı. Benim belime de asker silahını dayamıştı. İtiş kakış oldu. Üst kata çıktılar, ‘yayını kesin’ diye bağırıyorlardı.

BOĞAZIMA SARILDI

CNN Türk kameramanı Ahmet Akpolat: Helikopterin indiğini duyunca kameramı aldım. Otoparka indim. Rütbelilerden biri kamerayı kapatmamı söyledi. Üzerime gelerek kamerayı tuttular. Kameramı almak istediler, vermeyeceğimi söyledim. Süleyman Sarılar, ‘Bırakın kamerayı, çocuk gitsin’ diyerek ikna etmeye çalışıyordu. Erdal Şeker, ‘kamerayı vermezsen vururum’ dedi. Ben de ‘vurursan vur vermeyeceğim’ dedim. Erdal Şeker beni boğazımdan itti. Arkamdaki er de boğazımdan sarıldı. Daha sonra kameranın içindeki kartı verdim.”

Murat Yetkin

‘MURAT YETKİN BİZE KENDİNİZİ YAKMAYIN DEDİ’

15 Temmuz gecesi Doğan Medya Center’ı işgal eden askerlerden tutuklu yüzbaşı sanık Süleyman Ahmet Kaya önceki günkü duruşmada özetle şunları anlattı: “Murat Yetkin’e binanın güvenliğini alacağımızı söyleyerek boşaltmalarını söyledim. ‘Ne hakla’ diyerek emri kimden aldığımızı sordu. Emri amirlerimden aldığımı söyleyerek binayı boşaltmalarını söyledim. O da ‘Hayır boşaltmıyoruz, bu bir kalkışma. Sizi kandırıyorlar. Kendinizi yakmayın’ dedi. Tereddüt yaşasam da amirlerime itaat ve itimat ederek binanın tahliyesini istedim. Daha sonra yayın odasını sordum. Murat Yetkin de burasının holding binası olduğunu söyledi, daha sonra da çalışanların askerler silah doğrulttuğu için tedirgin olduğunu söyledi. Çalışanlara, ‘Korkmayın, kimseye zarar vermeye niyetimiz yok. Askerlerin talimatlarına uyun’ dedim.”