O gazeteciden emniyet mensupları hakkında suç duyurusu

Güncelleme Tarihi:

O gazeteciden emniyet mensupları hakkında suç duyurusu
Oluşturulma Tarihi: Haziran 01, 2015 16:19

Gezi Parkı olaylarının yıldönümünde parkın içinde polisler tarafından darp ve hakaret edildiği iddia eden Zaman Gazetesi muhabiri Emre Şencan suç duyurusunda bulundu.

Haberin Devamı

Savcılığa sunulan dilekçede, emniyet mensupları hakkında "işkence", "kamu görevinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanılmak suretiyle kişiyi hürriyetinden yoksun kılma", "görevi kötüye kullanma", "iş ve çalışma hürriyetinin ihlali", "hakaret" ve "tehdit" suçlarından kamu davası açılması istendi.

Gezi Parkı olaylarının yıldönümünde, dün, parkın içinde polisler tarafından darp ve hakaret edildiği iddia eden Zaman Gazetesi muhabiri Emre Şencan suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunun ardından İstanbul Adalet Sarayı'nın 'C' kapısı önünde basın açıklaması yapan Şencan, "Benim orada bulunma amacım sadece işimi yapmaktı. Ancak polis memuru, görevi ve yetkisini aşarak, hiçbir gerekçe olmaksızın, benim ne sözlü ne fiziki hiçbir müdahalem olmadığı halde, gazeteciyim dediğim halde, ağır küfürler, hakaretler, tehditler ve tekmelerle darp edildiğim ortada" dedi.

Haberin Devamı

"ZAMAN MUHABİRİ OLDUĞUMU ÖĞRENDİKTEN SONRA TAVRI ÇOK DAHA ÇİRKİNLEŞTİ"
Gazeteci Emre Şencan, sadece kendisine müdahale edildiğini, diğer gazetecilere kibar davranıldığını söyleyerek, "Benim defalarca 'Bekleyin, kimliğimi göstereyim. Sonra gözaltına alacaksanız ben yine geleyim' dediğim halde beni zorla yere yatırdılar. Zaman Muhabiri olduğumu öğrendikten sonra tavrı çok daha çirkinleşti. Biz gerekli olanı hukuki yoldan yürüteceğiz. Bu yaptığını hukuki olarak kendisinin yanına bırakmayacağız ve peşini bırakmayacağız" diye konuştu.
Gazeteci Şencan, gözaltına alınmadığını, yarım saat bekletildiğini de ekledi.

"ÇOK AĞIR BİR SALDIRIDIR"
Avukat Abdulkadir Argıllı ise müvekkilinin Gezi Parkı'nda sadece gazetecilik görevini yaptığını belirterek, "Ağır bir saldırıya, tehdide ve hakarete maruz bırakılmıştır. Domuz bağına benzer bir şekilde bir basın mensubunun yere yatırılarak, yüzünün de yere bastırılması, müvekkilimin şahsında esasında bütün basına ve kamuoyunun haber alma hakkına yönelik çok ağır bir saldırıdır. Hukuki çerçevede bunun hesabını soracağız" diye konuştu.

DİLEKÇEDEN...
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na sunulan şikayet dilekçesinde, iddia edilen suçu işleyen emniyet mensubu ve eyleme katılan emniyet mensupları hakkında "işkence", "kamu görevinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanılmak suretiyle kişiyi hürriyetinden yoksun kılma", "görevi kötüye kullanma", "iş ve çalışma hürriyetinin ihlali", "hakaret" ve "tehdit" suçlarından kamu davası açılması istendi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!