OluÅŸturulma Tarihi: Haziran 14, 2004 00:00
O bizi bozar abiABD’nin Ankara Büyükelçisi Eric Edelman, geçenlerde Türk-Amerikan Dernekleri Federasyonu onuruna büyükelçilik rezidansında bir kokteyl verdi. Kokteyle, Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin ve İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu başka olmak üzere pek çok siyasi isim de katıldı. Kokteylde konuşanlardan biri de federasyon başkanı Ercüment Kılıç oldu. Kılıç, konuşmasının bir yerinde, başkanlık görevinin bir dönemle sınırlı olduğunu belirterek, şu espriyi yaptı: ‘Bunun hem iyi, hem de kötü yanı var. Kötü yanı kısa zamanda gidiyorsunuz. Daha işin başında gideceğinizi biliyorsunuz. İyi yanı ise koltuğa yapışıp kalmıyorsunuz.’Kılıç’ın sözleri sessizlik içinde dinleniyordu. Ama bu bölümde birden Türk davetlilerden birinin davudi sesi rezidansın duvarlarında çınladı:‘O bizi bozar abi.’DELİKANLI JARGONUSes, MHP’nin eski Genel Başkan Yardımcısı Şevket Yahnici’ye aitti.Bir cümlede Türkiye’yi ve Türk argosunu (ya da delikanlı jargonunu) özetleyen bu müdahale kahkahalara yol açtı ve meraklı bakışlarla ne dendiğini anlamaya çalışan ABD Büyükelçisi Edelman’a da çevrildi.‘Yeah brother’, ‘hi man’ türü Amerikan argosuna aşina olan Edelman’ın, bu tür ‘sıcak’ ortamlar paralelinde Türkçe argoya da alışması kaçınılmaz görünüyor.Washington’da geçen yıl haziran ayı sonunda TOBB ile CSIS arasında düzenlenen imza töreni de bu konuda ipuçları veriyor. Törenden sonra gazetecilerle sohbet eden Edelman’a Türkçe ile arasının nasıl gittiği sorusu da yöneltilmişti.‘MAALESEF’ ŞAŞIRTTIEdelman da mütevazı bir tavırla bir yıl önceki bu toplantıda ‘Maalesef çok iyi değil, henüz iki haftadır Türkçe dersi alıyorum’ demişti. Ancak Edelman’ın henüz o dönemde bile ‘maalesef’ gibi Arapça bir zarfı, Türkçe bir cümlede gayet güzel ve yerinde kullanması, bu konularda çok güçlük çekmeyeceği işaretini veriyor.Prestij sınavıİSTANBUL’da başlayan İslam Konferansı Örgütü’ne (İKÖ) üye ülkeler Dışişleri Bakanları toplantısı Türkiye açısından bir konuda çok büyük önem taşıyor.Bunun nedeni, bu toplantı sırasında İKÖ’nün yeni genel sekreterinin seçilecek olması. Türkiye ev sahipliğinin yanı sıra, kuvvetli bir adayla sahneye çıkıp, seçime bütün ağırlığını koyunca, İstanbul toplantısı da nefes kesen bir kulise sahne oluyor.Bundan iki önceki seçimde seçimde o tarihte merkezde yüksek müşavir olan Büyükelçi Yaşar Yakış kendi çabasıyla aday olmuş, ancak Dışişleri Bakanlığı ‘Nasıl olsa bizim adayımız seçilmez’ düşüncesiyle gönülsüz davranınca bir sonuç alınamamıştı. TÜRKİYE’NİN ADAYI Bu kez durum farklı. İktidarda İslami hassasiyetleri yüksek AKP hükümeti var ve özellikle Dışişleri Bakanı Abdullah Gül bu işi çok ciddiye alıyor.Türkiye’nin adayı, 1980’den bu yana İKÖ’nün İstanbul’daki İslam Tarih, Sanat ve Araştırma Merkezi’nin direktörlüğünü yürütmekte olan Prof. Ekmeleddin İhsanoğlu.Kahire doğumlu olan Prof. İhsanoğlu, Mısır’da Aynüşşemş Üniversitesi Fen Fakültesi biyoloji bölümünden mezun olduktan sonra El-Ezher Üniversitesi’nde çalışmalarda bulundu, doktorasını ise 1974’te Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi’nden aldı.DİN ALİMİNİN OĞLU İhsanoğlu’nun babası din alimlerinden Mehmet İhsan Efendi ise Mehmet Akif Ersoy’un çok dostlarındandı.Bilim tarihi profesörü olan İhsanoğlu’nun Türk kültürü, İslam dünyası ve Batı dünyası ilişkileri ve Türk-Arap ilişkileri hakkında değişik dillerde çok sayıda kitap, makale ve tebliği bulunuyor. ‘Osmanlı Bilim Literatürü Tarihi’ serisinin de editörlüğü ve ortak yazarlığını da yapan Prof. İhsanoğlu çok sayıda ödül ve nişana sahip.AĞIRLIĞIMIZ ARTACAK Dışişleri Bakanı Gül, bu seçime çok büyük önem veriyor ve İKÖ Genel Sekreterliği’ni üstlenmenin Türkiye’nin İslam dünyasındaki ağırlığını göstermek açısından çok büyük bir kazanç sağlayacağını düşünüyor. Arap ve Afrika gruplarından sonra Genel Sekreterlik’te bu kez sıra Asya grubunda ve Türkiye ile birlikte Malezya ve Bangladeş de aday göstermiş durumda. Sonuçta Türkiye, Malezya ve Bangladeş arasında bir
seçim yapılacak.GÃœL ÇOK UMUTLU Arap blokunda kilit rolü Ä°KÖ’nün giderlerinin de büyük bölümünü karşılayan Suudi Arabistan oynuyor. Arap ülkelerinin bir bölümünün Ä°KÖ’nün liderliÄŸinin Türkiye gibi laik bir Ä°slam ülkesine gitmesine sıcak bakmadıkları biliniyor.Buna karşılık, Gül, bütün güçlüklere raÄŸmen Türkiye’nin bu seçimi pekálá kazanabileceÄŸi görüşünde. Bu konuda yoÄŸun bir kulis yürüttü. DışiÅŸleri Bakanlığı MüsteÅŸar Yardımcısı Baki Ä°lkin’i daha önce büyükelçilik yaptığı Pakistan’a Ä°slamabad’a göndererek destek almaya çalıştı. Bütün mesele Bangladeş’in adayını geri çekmesini saÄŸlayabilmek.Bu haliyle Ä°KÖ’deki seçim AKP hükümeti açısından da bir prestij sınavına dönüşmüş durumda.Kadıköylü rakibine 5.5 saniye fark attıTBMM Spor Oyunları, renkli ve esprili sohbetlere de kapı araladı. En paralayıcı müsabakalardan birisi de kuÅŸkusuz yüzme yarışlarıydı.Tatlı suyun düşük kaldırma gücünde kurbaÄŸalama, serbest, sırtüstü stillerde cansiperane yarışan milletvekillerine 25 metrelik yarış menzili zaman zaman kilometre gibi geldi.DYP’den ayrılarak FP içindeki yenilikçilerle birlikte hareket eden ve ardından da AKP’nin Genel BaÅŸkan Yardımcısı olan Necati Çetinkaya, bir Kadıköy çocuÄŸuydu. DoÄŸma büyüme Ä°stanbullu yani deniz adamı olması; yüzme yarışından önce, dikkatleri bir süre Çetinkaya’nın üzerinde topladı.Çetinkaya 25 metre kurbaÄŸalama yarışına katıldı ve büyük çaba gösterdi. Ancak yarışı kazanan Ankaralı Devlet Bakanı KürÅŸad Tüzmen’in 5.5 saniye ardından ancak üçüncü olabildi.Ama ne gam. Çünkü 46 yaşındaki Tüzmen, Çetinkaya’dan 15 yaÅŸ gençti ve eski bir yüzücü, profesyonel dalgıç ve sutopu oyuncusuydu.Â
button