Oluşturulma Tarihi: Aralık 07, 2013 11:07
Ergenekon davasında ömür boyu hapis cezası verilen eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, 2011 Eylül’ünde İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin, Başbakanlık Müsteşarlığı’na gönderdiği ve buradan da Genelkurmay Adli Müşavirliği’ne giden müzekkerenin ‘sehven’ yazıldığını belirterek, iadesini istemesini ‘hukuk cinayeti’ olarak tanımlamıştı. MGK belgeleri ile gündeme gelen bugünkü tartışmalara neden olan kararlara ait direktifleri Ergenekon davasını yürüten İstanbul 13’ncü Ağır Ceza Mahkemesi’nin Başbakanlık Müsteşarlığı’ndan istediği ancak daha sonra “sehven” olduğunu söyleyerek bu kararından döndüğü ortaya çıktı.
İnternet andıcı davasında suçsuzluğunu ispatlamak ve Genelkurmay’da yapılan işlemlerin hukuka uygun alındığını ortaya koymak isteyen Genelkurmay eski Harekat Başkanı emekli Korgeneral Mehmet Eröz’ün talebi ile başlayan, Başbakanlık Müsteşarlığı, Genelkurmay arasında yazışmalara neden olan ve en sonunda mahkemenin “sehven” cevabı ile sonuçsuz kalan işte o hikaye;
İŞTE O BELGELER / FOTO GALERİ
Emekli Korgeneral Mehmet Eröz’ün avukatı İlkay Sezer, 16 Eylül 2011’deki dilekçesinde, Genelkurmay Başkanlığı’nın uygulamalarına gerekçe olarak gösterdiği, direktif ve kararların Başbakanlık Müsteşarlığı’ndan istenmesini talep etti. Emekli Korgeneral Mehmet Eröz, Genelkurmay’da yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğunu ispatlamak istiyordu. İstanbul 13’ncü Ağır Ceza Mahkemesi bu talebi haklı buldu. 17 Eylül 2011’de görülen 35’nci celsede aldığı karar ile Başbakanlık Müsteşarlığı’na yazı yazılarak, Genelkurmay Başkanlığı’nın dosyaları arasında bulunan 26 Ekim ve 30 Aralık 2010 tarihli yazılarında ilgi olarak belirtilen yazıların onaylı bir suretinin çıkartılarak mahkemeye gönderilmesini istedi. Başbakanlık Müsteşarlığı, mahkemenin kendisinden istediği bu direktif ve kararları Genelkurmay Başkanlığı’na iletip bunları mahkemeye göndermesini istedi.
Genelkurmay Başkanlığı’ndan 17 Ekim 2011’de İstanbul 13‘ncü Ağır Ceza Mahkemesi’ne, Genelkurmay Başkanı namına Adli Müşavir Vekili Hakim Albay Şakir Aytaş imzalı hayli ilginç bir cevap geldi.
Cevapta şunlar yazılıydı: Başbakanlık Müsteşarlığı’na yazılan ve ilgi (a) yazı ile ilgilisi nedeniyle Genelkurmay Başkanlığı’na gönderilen ilgi (b) müzekkere 13 Ekim 2011 günü zabıt katibi Mahmut Fidan ile yapılan telefon görüşmesinde sehven yazıldığı ve işlemsiz iade edilmesi gerektiği bildirildiğinden EK-A’da gönderilmiştir.
Genelkurmay Başkanlığı, mahkemenin tam olarak ne istediğini telefonla sormuş, zabıt katibi Mahmut Fidan’ın bu kararların sehven yazıldığını bildirmesi üzerine bu belgeleri mahkemeye göndermemişti.