Güncelleme Tarihi:
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yakınlarının Man Adası’nda kurulan bir şirketle para trafiği iddiasını ortaya atması üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlatarak, CHP’den söz konusu belgeleri talep etmişti. CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, belgeleri, araştırılmasını istedikleri konuları içeren bir talep dilekçesiyle birlikte dün savcılığa teslim etti.
SAHTE DEĞİL
CHP’nin talep dilekçesinde, savcılığın belgeleri isterken, hangi suçtan kaynaklı soruşturma yapıldığı ve kimin şüpheli olarak gösterildiğinin belirtilmediğine dikkat çekildi. Talep dilekçesinde, Kılıçadaroğlu’nun açıkladığı belgelerin gerçekliğinin tartışılmayacak nitelikte olduğu savunuldu. Dilekçede, soruşturmanın siyasi gerekçelerle açıldığına ve gerçekliklerin üstünün örtülmesine yönelik iradeyle başlatılmış olduğuna yönelik düşüncelerin kamuoyunda bulunduğu da belirtildi. Tüm bankalara müzekkere yazılarak Bellway Limited adlı şirket, Mustafa Erdoğan, Ziya İlgen, Osman Ketenci, Mustafa Gündoğan ve Ahmet Burak Erdoğan’ın bu bankalarda hesaplarının bulunup bulunmadığı ve varsa hesap hareketlerinin istenmesi talep edildi.
MASAK İNCELESİN
Savcılığa verilen talep dilekçesinde şöyle denildi:
“İşlemlerde adı geçen Bellway Limited adlı şirketin merkezinin vergi cenneti olarak bilinen Man Adası Devleti’nde bulunması, sermayesinin 1 (bir) İngiliz Sterlini olmasına karşın toplamda 15 milyon Amerikan doları döviz transferi işlemine taraf olması, bu haliyle şirket profilinin vergi cennetlerindeki paravan şirketlerle benzerlik göstermesi, öte yandan vergi cennetleri ile paravan şirketlerin Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı internet sitesinde karapara aklama yöntemleri arasında sayılıyor olması hususları dikkate alınarak, konunun 5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun kapsamında MASAK tarafından da incelenmesinin sağlanması gerekmektedir.”
‘ŞÜPHELİ İŞLEMLER’
CHP’li Tezcan belgeleri Başsavcıvekili Musa Yücel’e teslim ettikten sonra basın açıklaması yaptı. Tezcan, söz konusu para transferlerin şüpheli işlemler olduğunu iddia ederek şunları söyledi: “Başından bu yana söylediğimiz şey şudur: Bu para transferleri başından beri şüpheli işlemlerdir. 1 sterlinlik bir şirket, kurulduğundan yaklaşık 4.5 ay sonra, şirketin son hissedarının devraldığından yaklaşık 20 gün içerisinde 15 milyon dolarlık bir para transferinin merkezinde yer alıyor. Bu ciddi bir şekilde MASAK tarafından araştırılması gereken ve Mali Suçlar tarafından araştırılması gereken bir para trafiğidir.”
SAVCILIK: SUÇ MADDESİ HENÜZ BELİRLENMEDİ
SAVCILIK kaynaklarından alınan bilgilere göre, CHP’li Tezcan, 28 dekont ve 5 Swift mesajı içeren belgeleri teslim etti. SAVCILIK kaynakları yapılan ilk incelemede, CHP’nin teslim ettiği belgelerin Bellway isimli şirketin Türkiye’de adı geçen kişilere gönderildiği öne sürülen paralara ilişkin olduğunu, soruşturmanın süreceğini, suç maddesinin ise henüz belirlenmediğini kaydetti.
PARA TRANSFERİ SORUŞTURULUYOR
Başsavcıvekilliyle görüşmede soruşturma açıldığını öğrendik. Bu soruşturma Mali Suçlar açısından para trafiğinde suç unsuru var mı, yok mu? Vergi Usul Kanunu, vergi hukuku ve özellikle karapara aklanması mevzuatı çerçevesinde bir suç olup olmadığı konusunda resen bir soruşturma başlatıldığını öğrendik. Savcının bize söylediği, bu soruşturma dosyası sahte belge çerçevesinde yürütülen bir soruşturma dosyası değil. Para transferini takip etmeye yönelik soruşturma dosyası olduğunu ifade etti.
ERDOĞAN’A ELEŞTİRİ
Sayın Erdoğan, ‘işadamlarına mallarınızı yurtdışına çıkaracağınıza ilişkin duyumlar alıyorum, bunlar hıyanetii vataniye kapsamındadır’ dedi. Yani iş adamının helal kazandığı parayı yurtdışına çıkarmasını hıyanet-i vataniye kapsamında gören bir anlayış, 1 sterlinlik bir şirkete yani 5 liralık bir şirkete, 20 gün içerisinde 60 milyon liralık bir ticareti nasıl yaptığını da izah etmek zorundadır.