Güncelleme Tarihi:
HÜRRİYET’in geçtiğimiz pazar günü, ‘Son Kaçak’ başlığı ile manşete taşıdığı İstanbul Askeri Casusluk davasının hakkında yakalama kararı kalkmayan tek sanığı eski Deniz Harp Okulu öğrencisi Fatih Alpogan hakkındaki yakalama kararı kaldırıldı. Her yerde arandığı sırada yat kaptanlığı yapan ve sırtına sembolik olarak okul yıllarından kalan bir armayı dövme olarak kazıtan Fatih Alpogan, artık özgür... Kararın ardından Hürriyet’e konuşan Alpogan, “Beraat ettiğimizde, tüm gerçekler ortaya çıktığında, sonrasında da hayatımı çalanlar yargılandığında ve adalet yerini bulduğunda mutlu olacağım” dedi.
Alpogan’ın avukatı Şule İyem’in, infazın durdurulması ve yakalama kararının kaldırılması için başvurduğu, İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi talebi değerlendirdi ve Fatih Alpogan hakkındaki bu kararın kaldırılmasına karar verdi. Kararda, İstanbul Anadolu 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nin davanın diğer sanıkları için verdiği infazın durdurulması ve yakalama kararının kaldırılması kararına atıfta bulunuldu. Yargılamanın yenilenmesi ve yetkisizlik kararı verilmesine ilişkin taleplerin ise dosyanın aslının Yargıtay’dan döndükten sonra değerlendirilmesine hükmedildi.
SIRTIMIZDAN VURULDUK
2010’da İstanbul Askeri Casusluk davası kapsamında sanık olan Alpogan, Deniz Harp Okulu 3. sınıf öğrencisi iken istifa etmiş ve yargılama sonunda 4 yıl 5 ay hapis cezası almıştı. Anayasa Mahkemesi geçtiğimiz günlerde İstanbul Askeri Casusluk Mahkemesi ile ilgili kararını verdi. Yargılamada sanıklar için ‘hak ihlali’ söz konusuydu. Anadolu 5. Ağır Ceza Mahkemesi de bu karar üzerine ‘yeniden yargılama ve infaz durdurma kararı’ aldı. Ancak bu kararlarda bir tek Fatih Alpogan’ın ismi yoktu. Yargılama esnasında yurtdışında olduğu ve Adli Tıp raporu gelmediği gerekçesiyle ana dosyadan ismi ayrılmış ve kendisi hakkında 1 ay sonra mahkumiyet kararı verilmişti. Anayasa Mahkemesi de evrak eksikliğinden dolayı başvurusuna bakmamıştı. Alpogan, sırtına yaptırdığı dövmenin sırrını Hürriyet’e anlatmış, “Biz sırtımızdan vurulduk. Bu dokümanları evlerimize yerleştirenler, bize sahip çıkmayanlar sadece dışarda değildi. İçimizdeydi. Onları hayatım boyunca unutmamak için bu dövmeyi sırtıma yaptırdım” demişti.