A.A
Oluşturulma Tarihi: Kasım 30, 2006 10:56
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Eğitim Fakültesi Müzik Öğretmenliği Bölümü 2. sınıfında öğrenim gören görme engelli Uğur Karabıyık (20), eğitimini tamamlayabilmek için gösterdiği çabasıyla öğretmen ve öğrenci arkadaşlarının takdirini topluyor.
Doğuştan görme engelli olmasına rağmen hayattan hiç kopmayan, hedefleri doğrultusunda her türlü zorluğa göğüs geren Karabıyık'ın müzik sevdası, ilköğretim okulda başladı.
Karabıyık, ailesinin özel eğitim alabilmesi için görme engelliler okuluna kayıt yaptırmak istemesine rağmen, çeşitli nedenlerle bu kararlarından vazgeçmesi üzerine özel eğitim sınıfı olmayan bir okulda eğitimine başladı.
Arkadaşlarının ve ailesinin yardımıyla ezberleyerek derslerine çalışan Karabıyık, okuldaki müzik öğretmeni Çiğdem Ongan'ın teşvikiyle flüt çalmaya başladı. İlköğretim eğitimini tamamladıktan sonra birincilikle girdiği Güzel Sanatlar Lisesinde de müzik eğitimi serüvenini sürdüren Karabıyık, 2 yıl önce üniversite sınavında aldığı puan ve özel yetenek sınavıyla ÇOMÜ Eğitim Fakültesi Müzik Öğretmenliği bölümünü kazandı.
Gitar, piyano, keman, viyola çalmasını öğrenen Karabıyık, Braille Alfabesi'ni (Kabartma yazı) çok iyi bilmemesi nedeniyle üniversite eğitimi sırasında zorluklar yaşadığını, ancak fakültedeki hocalarının yardımıyla bu alfebeyi öğrendiğini söyledi.
Karabıyık, bu alfabe sayesinde notaları yazıp okuyabildiğini, enstrümanları kolayca çalabildiğini belirterek, “Eğitimim sırasında çeşitli zorluklarla da karşılaşıyorum. En büyük sıkıntım, üniversitede özürlülerle ilgilenen özel bir eğitmenin olmaması, ancak fakültedeki öğretmenlerimin ve arkadaşlarımın desteğiyle bu eksikliği pek hissetmiyorum” dedi.
Engellilerin hayata küsmemesi, elde ettikleri imkanları çok iyi değerlendirmesi, hayatı dolu dolu yaşamasını istediğini ifade eden Karabıyık, en büyük hedefinin okulunu tamamladıktan sonra görme engellilere yönelik eğitim veren bir okulda müzik öğretmenliği yapabilmek olduğunu kaydetti.
Bölüm öğretim görevlilerinden Mete Gökçe de Uğur Karabıyık'ın okulda sevilen, çalışkan bir öğrenci olduğunu, ancak uygulama gerektiren bir bölümde öğrenim gördüğü için, alanıyla ilgili çeşitli sıkıntılar yaşadığını, buna rağmen çabasıyla herkesin takdirini kazandığını belirtti.