Güncelleme Tarihi:
BATININ GEÇMİŞİ İHLALLERLE DOLU
“İnsanları cinsiyetine, ırkına, rengine, diline, inancına, meşrebine göre ayrımcılığa tabi tutmak, zulüm araçlarından biridir. Dikkat ederseniz bu konudaki en büyük mücadeleler insana en büyük zulümlerin yapıldığı yerlerde ortaya çıkmıştır. Mesela Amerika’sından Avrupa’sına kadar bugünkü batının geçmişi en ağır insan hakları ihlalleriyle doludur. Ülkemizin meşru terörle mücadele hakkını insan hakları başlığı altında eleştirenlerin geçmişlerinde soykırımdan sömürgeye kadar her türlü utanç verici leke mevcuttur.
(Cumhurbaşkanı olma yolunda olmazsa olmazlar nelerdir?) Hak, hukuk ve adalet bizim olmazsa olmazımızdır. Bir lider veya cumhurbaşkanının dikkat etmesi gereken, üzerinde hassasiyetle durması gereken konu budur. Göreve geldiğimizden bu yana tırmanışımızın arkasındaki en önemli sebepler bunlardır.
LİBYA’DA HER ADIMI ATABİLİRİZ
Libya’da attığımız adımda karşımızda birileri bütünleşmiş kimler Yunanistan, Mısır, İsrail, Güney Kıbrıs. Biz ise Libya ile beraber olduk. Neticede imzalar atıldı. Tüm araştırmalarımızı Doğu Akdeniz’de yapacağız. Yeni çekilen bantla Libya’nın Türkiye’nin KKTC’nin menfaatlerini korumanın adımlarını atacağız. Bunlar uluslararası deniz hukukuna uygundur. (Kıyısı olan diğer ülkelerle anlaşma mümkün mü) Kazan kazan esasına dayalı olarak biz Akdeniz’de tüm kıyıdaş ülkelerle her türlü adımı beraber atabiliriz. Yeter ki burada ‘ben de kazanayım sen de kazan’ bu anlayışa sahip olsun. (AB’yi insan hakları açısından ne derece önemli görüyorsunuz?) Benim ifadelerimden rahatsız oluyorlar. Aslında gerçek sebep, biz Müslümanız. Çünkü AB üyesi ülkeler içinde bir başka halkı Müslüman olan ülke yok. Yahu gerçeği söylesenize, söylemiyorlar.
NOBEL KATİLE ÖDÜL VERDİ
(Nobel Edebiyat Ödülü) Bu çok önemli bir sınavdı. Bu Nobel’in de ne olduğunu ortaya koydu. Nobel kendini tüketmiştir, kendini bitirmiştir. Nobel tamamıyla siyasi, ideolojik davranan bir kuruluş konumundadır. Benim için Nobel’in hiçbir kıymeti harbiyesi yoktur. Türkiye olarak törene kesinlikle katılmayacağımızı ve sözümüzün geçebileceği tüm dost ülkelere törene katılmamalarını istedik. Böyle bir katili ödüllendirmek aslında zulümle ortak hareket etmektir. Nobel şu anda bir defa böyle bir zalime ödül vermekle ona ortak olmuştur. Mahkûm edilmiş kişilere methiyeler düzen bir kişiye siz ödül veriyorsanız sizin uluslararası camiada takdir edilecek hiçbir yanınız kalmamış demektir.
BANA VERİLSE ALMAM
Bundan önceki ödüllerde de hep bunlara dikkat etmişlerdir. Türkiye’den kalkmışlardır teröriste ödül vermişlerdir, mantık, anlayış bu. Bunlar bundan sonra da böyle devam edecek. Örneğin Aziz Sancar hocamıza vermiş oldukları ödülde orada tartışılacak herhangi bir şey söz konusu değil. Niye? İlmiyle bir defa temayüz etmiş olan bir hocamızdır. Biz de alkışlarız, biz de takdir ederiz. Ama kalkıp da böyle teröristleri kendi romanına vesairesine yansıtan orada onu kullananları siz Nobel’e layık görürseniz, bizim de sizi tanımamız zaten mümkün değildir.
(Nobel’e layık görülürseniz) Almam. Bu Nobel öyle bir şey ki bir ülkede kişi, Cumhurbaşkanı seçiliyor, bir iki ay içinde hop Nobel veriliyor. Daha bir icraat yok, ne bu acelecilik?”
SOYKIRIMA ORTAK OLDULAR
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yurtdışı Türkler ve Akrabalar Topluluğu’nun (YTB) düzenlediği Ahıska Türkleri 75. Yıl Anma Programı’nda da Handke’ye Nobel ödülü verilmesini eleştirdi. Erdoğan, özetle şunları söyledi:
“On binlerce Müslümanın kanını döken bir caniyi savunan, öven bir şahsın böyle bir ödüle layık görülmesi, utanç vericidir, rezalettir. Bu şahsın İnsan Hakları beyannamesinin kabul edildiği 10 Aralık İnsan Hakları Günü’nde ödüllendirilmesi de ayrı bir garabettir. İslamafobinin Batı ülkelerinde veba gibi yayıldığı bir dönemde soykırım heveslilerini ödüllendirmek yeni cinayetlere yeni ırkçı saldırılara yeni soykırımlara icazet vermek demektir. Kirli ve kanlı siciline rağmen bu şahsı ödüllendirenler 25 yıl önce Bosna’da işlenen soykırıma da ortak olmuşlardır. Zira bizim değerlerimizde zulme rıza zulümdür.
AZİZ SANCAR’A TEŞEKKÜR
Bu ödül sadece İslam ve insanlık düşmanlarına cesaret aşılayacaktır. Akıl ve vicdan sahibi herkesi bu skandala tepki göstermeye çağırıyorum. Ülkemizin yetiştirdiği en önemli bilim adamlarından Prof. Dr. Aziz Sancar hocamıza hassasiyeti için ayrıca teşekkür ediyoruz. Elbette bu skandal Müslümanların acılarına karşı duyarsızlığın ne ilk ne de son örneğidir. Hocalı katliamından Ahıska sürgününe kadar biz buna pek çok kez şahit olduk. Lafa gelince insan haklarını kimseye bırakmayanlar söz konusu Müslümanların hakları olunca birden derin bir sessizliğe büründüler. Bize demokrasi ve hukuk dersi verenler on binlerce insanın kanını döken diktatörleri, terör elebaşılarını kırmızı halıda ağırladılar.” (Gizem KARAKIŞ/ANKARA)
KREDİ BORÇLARININ SİLİNMESİ GÜNDEMDE
“(Kredi borçlarının silinmesi gündemde mi?) Şu anda bizim gündemimizde, değerlendirmemizi bütçe müzakerelerinden sonra masaya yatıracağız. Öğrencilerimizin lehine olacak adımları atacağız. Başka tercih gündeme gelecektir. Demek ki o zaman kredi olayı ya kalkacaktır sadece burs verme noktasına gidecektir onun çalışmasını yapıp adımımızı atacağız.”
JOHNSON YORUMU: TÜRKLÜK VAR
(Liderlerle görüşmenizde her konuyu dile getiriyor musunuz?) Dörtlü zirvede de çok açık, net ne söylediysem her zaman bunu orada da gündeme getirdim. Sayın Macron, Merkel olsun, zaten İngiltere Başbakanı (Boris Johnson) gerçekten bu noktalarda çok açık, samimi bir insan, biraz Türklük var ya Çankırı’dan gidiş var. Bundan dolayı çok açık oynuyor. Görüşmemizde bunu açıkça o da ben de ortaya koyduk. Açık, net paylaşmazsak netice almamız mümkün değil. Son dönemlerde sıkıntı yaşıyoruz Akdeniz’de daha önce Ege’de.”
ALTUN: PAMUK’U KAST ETMEDİ
m CUMHURBAŞKANI Tayyip Erdoğan’ın, Nobel Edebiyat Ödülü’nün, Bosna katliamını savunan yazara verilmesini eleştirirken kullandığı bir cümle farklı yorumlandı. Bu sözlerle Erdoğan’ın Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk’u kastettiği öne sürüldü. Ancak İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Erdoğan’ın Nobel ödülleriyle ilgili “Türkiye’den teröriste ödül vermişlerdir” sözleriyle Orhan Pamuk’u kastetmediğini açıkladı. Twitter hesabından düzeltme yapan Altun, şöyle dedi: “Cumhurbaşkanımız Türkiye düşmanı ideolojik yaklaşımları ve terör faaliyetleri bilindiği halde Nobel’e aday gösterilen ya da farklı uluslararası örgütlerce ödüllendirilen isimleri kastetmiştir. Cumhurbaşkanımızın konuşmasında yer alan ‘Türkiye’den teröriste ödül vermişlerdir’ şeklindeki ifadeleri herhangi bir şekilde Sayın Orhan Pamuk’a yönelik değildir. Cumhurbaşkanımız burada esasen Avrupalı kurum ve kuruluşların ideolojik yaklaşımlara dayanan ödül sistemlerini eleştirmiş, ırkçılığı ve terörizmi ödüllendiren iki yüzlülüğe vurgu yapmıştır.” (ANKARA)