Nil Demirkazık

Güncelleme Tarihi:

Nil Demirkazık
Oluşturulma Tarihi: Ekim 03, 2002 14:48

Sezai Bayar... Reha Muhtar’ın TBMM haberini Nil Demirkazık adlı hatunun üzerine bina etmesine, bir gazeteci olarak, alınmış da, “İlkeli yayıncılık nerede kaldı?” diye soruyor. Sen nerede kaldın, a benim güzel abim? Daha çok hayretler edeceksin, duyacaklarına, göreceklerine...

Haberin Devamı

İlkeli yayıncılık nerde?

Sevgili Serdar,

40 yılı aşkın süredir inandığımız ve uymaya çalıştığımız “Basın yayın ilkeleri” kimi medya kuruluşları tarafından nasıl böyle ayaklar altına alınıyor, anlamak mümkün değil.

Dün gece Reha Muhtar'ın Star TV'deki bir haberini izlerken tüylerim ürperdi.

TBMM'nin kapanış kokteyline malum Cumhurbaşkanımız Ahmet Necdet Sezer ve Genelkurmay Başkanı dahil bir çok üst düzey devlet yöneticisi katılmıştı. Çeşitli TV kanalları da tarafsız haber yaptılar bu kokteylden.

Dün gece Reha Muhtar kendisinden bekleneni fazlasıyla yerine getirdi. Çiçek sulamakla ünlü DYP’li TBMM Başkanvekili Kamer Genç'e yaklaşan paparazziler, işi sulandırarak konuyu yine etek altı sorunlara (!) indirdiler. Üstelik yanlarına Ankaralı Nil Demirkazık adlı galeri sahibi bir hanımı da alarak. Demirkazık kendisini “ünlü antikacı” olarak tanıtıyor. Kendisinden başka kimse buna inanmıyor. Mehmet Ali Erbil'in kayınvalidesiyle takışan ve aile sırlarını ifşa edip gündeme gelen bu hatun, daha sonra yine bazı paparazzilerin ısrarı ile AKP’ye girmek istemiş, boy boy pozlar vererek gündeme getirilmişti. Bu hanımı tanıyanların kanaatleri önemli değil, ama TBMM'nin kokteyline hangi sıfatla çağırıldığı ve katıldığı çok önemli. Belli ki Kamer Genç'le yanyana getirilecek. Nitekim getirildi de.

Peki bu kokteyle katılmak için kimden izin alınmış. 40 yıllık gazetecilerin davetiyesi olmadan alınmadığı bu kokteyle magazin programı yaptırmak için sokulan Demirkazık'ın amacı neydi?

Deneyimli (!) politikacı Genç’in deneyimlerinden nasıl yararlanacağını soran Demirkazık, gazeteci değil, politikacı değil, devlet üst yönetiminden değil.

Haberin Devamı

Kamer Genç, bu tuzağı farkettiğinden “Neden AKP’ye gittiniz, size çarşaf giydirirlerdi. Yüzünüze kezzap atarlardı” diye uyarıyor (!) DYP’ye davet ediyordu.

Sonra TV'de canlı yayına çıkarılan Demirkazık, Reha Muhtar’ın veciz sorularıyla tam yarım saat ekranda kaldı.

Ve Muhtar, TBMM Kapanış Kokteyli haberini, görüntüsüz ve diyalogsuz olarak “İşte bu TBMM'nin veda kokteyline Cumhurbaşkanı ve Genelkurmay Başkanı katılmıştı” diyerek bitirdi.

Bu haberin hangi yanını eleştireyim diye düşündüm. Aslında bu haber Basın Yayın Okullarında tez konusu bile olur.

Basın yayın ilkelerinden bahsetmek ve bunlara uymak için AB'ye girmek bile bizi kurtarmaz. İlkesizlik böylesine laylaylom olduktan sonra...

Sevgiler,

Sezai." 


* * *

Haberin Devamı

Serdar’ın notu-1 : Ah benim güzel Sezai Abim, sen nerelerde kaldın, hangi çağda yaşıyorsun? Hangi gazetecilikten bahsediyorsun?

“Cumhurbaşkanı’nın, Genelkurmay Başkanı’nın katıldığı, TBMM kokteylini niye böyle magazinleştirdi?” diye Reha Muhtar’a kızıyorsun, “O kadını oraya kim davet etti?” diye hayret ediyorsun...

Bekle biraz, bak bu haberin altından daha ne pislikler çıkacak!

* * *

Serdar’ın notu-2 : Ayrıca sadece Reha Muhtar mı? Ne idüğü belirsiz bu hatunun fotoğrafları, haberleri, perşembe günü bütün renkli basını süslüyordu. Körün istediği bir göz...

Kimi gazeteler, güya tenkit eder ayakları da yaparak birinci sayfadan verdiler: Star manşet yaptı (Yüce Meclis çatısı altında seviyeli birliktelik), Milliyet birden büyüttü (Resepsiyonda rezalet), Takvim, Şok, Gözcü ve Sabah’ta da gördüm haberi.

Kadını nasıl tarif edeceklerini de bilememişler. Şimdi de böyle, medyanın yarattığı “negatif şöhretler” türedi ya başımıza... Bu da onlardan biri. İşte tarifi :“Ünlü şovmen Mehmet Ali Erbil’in eşi Sedef Hanım’ın annesi İffet Erkuvan’ın eski arkadaşı...” Çorbanın dördüncü tencereden suyundan bile şöhret olunuyor yani...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!