Nikáh; 12 Eylül

Torunu Ayça Dinçsoy'dan biri 7.5 yaşında diÄŸeri 40 günlük iki çocuk görerek ‘‘Büyük Dede’’ olma mutluluÄŸunu yaÅŸayan 7'inci CumhurbaÅŸkanı Kenan Evren, ÅŸimdi de 1982'de Çin'i ziyaret ettiÄŸi sırada tanıştığı ve daha sonra manevi evlat edindiÄŸi Ching Wang'ı evlendirecek olmanın heyecanını yaşıyor. Yarın akÅŸam, yani 12 Eylül'de Harbiye Orduevi'nde yapılacak mütevazi bir düğün töreniyle, narenciye ve pamuk tüccarı 38 yaşındaki Metin Ekal ile 32 yaşındaki Wang hayatlarını birleÅŸtiriyor.TÃœRK VATANDAÅžI Wang, çok iyi konuÅŸtuÄŸu Türkçesiyle ÅŸunları söyledi: ‘‘Dedem Kenan Evren ile tanışmamız, dünyamı deÄŸiÅŸtirdi. Çin gezisinde kendisine rehberlik ettim. O zaman 11 yaşındaydım. Daha sonra sürekli tebrik attım, bağımı hiç koparmadım. Bana, bugün çok sevdiÄŸim, en yakın arkadaşım olan Ayça'yı kastederek ‘Senin yaşında torunum var. Türkiye'ye gelmek ister misin?' dedi. Hemen kabul ettim. Ev hanımı olan annem Li Fang ile beden eÄŸitimi öğretmeni olan babam Ze Pei de tekliften memnun oldu. Daha sonra, 1983'de 23 Nisan Bayramı kutlamaları için Çin'den istenen 11 kiÅŸilik heyet içine ben de alındım. 10 gün kalıp döndüm. Burada Ayça'dan, annem dediÄŸim annesi Åženay hanımdan ve babam dediÄŸim babası Erkan Gürvit'ten de büyük destek gördüm ve görmeye devam ediyorum. 1999'da da Türk vatandaşı oldum.’’ Düğün tarihinin 12 Eylül olması ise Evren tarafından belirlendi. Evren, bu tarihi seçmesinin gerekçesini şöyle açıkladı: ÖZELLÄ°KLE 12 EYLÃœL ‘‘Eylül'de evlenmek istiyorlardı. Ben o tarihte Ä°stanbul'da olacaktım. Zaten Wang'ı 12 Eylül vasıtasıyla tanıdım. Devlet BaÅŸkanı olarak 12 Eylül'den sonra Çin'e gittim. 12 Eylül olmasaydı ne ben Çin'e giderdim, ne de böyle bir ÅŸey olurdu. Xanghay'da beni bir ilkokula götürdüler. İçeriyi gezerken küçük bir kız elimden tuttu, nereye gittiysek, elimi bırakmadı. HoÅŸuma gitti bu.’’Dedemden istedilerNiÅŸanlım Metin Ekal ile 6 yıl önce tanıştık. O da BoÄŸaziçi Ãœniversitesi Ä°ktisat Fakültesi'nde okuyordu. Metin ile Marmaris'e gittik ve dedemle tanıştırdım, o da olumlu buldu. Nisan ayında da Metin'in annesi, ablası ve eniÅŸtesi gelerek beni dedemden istediler, o da uygun gördü. Çin'e gelip gittiÄŸinde, birlikte birçok yeri gezdik. Ancak anne ve babamla hiç görüşmediler. Ä°lk görüşme önceki gün oldu ve onlar da damatlarını beÄŸendiler. DoÄŸa tutkunuyuz, gezmeyi çok seviyoruz. Bir keresinde Çin Seddi'nde dolaşırken bana, ‘‘İşte bak seni Çin Seddi'nden aldım, Türkiye'ye götürüyorum’’ demiÅŸti.Â