Güncelleme Tarihi:
Grup Rönesans'ı isteyen web sitesinden bulup çağırabiliyor. Hepsi solist, hepsinin sesi farklı. İstenirse Carmina Burana'yı bile seslendiriyorlar.
Hayatta en çok kime gıpta ederiz. Yaptığı işi hem seven, hem de ondan para kazananlara değil mi? İşte Grup Rönesans bunlardan biri. En büyüğü 34 yaşında olan ve beş erkek üç kızdan oluşan bu grup hallerinden o kadar memnunlar ki ‘‘Biz zaten hedefimizdeyiz. Bundan daha mutlu olacağımız bir iş yapmayız’’ diyorlar.
Grup Rönesans 1995'ten beri müzik yapıyor. Repertuarlarında yok yok. Klasik müzik, müzikaller, film müzikleri, napolitenler ve eski-yeni pop parçalar ne ararsanız var. İngilizce, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, İbranice, Yunanca, Almanca, Latince ve Rusça'da dahil on dilde şarkı söylüyorlar.
Grup Rönesans'ta herkes solist ve hepsinin ses rengi farklı. Solistler bariton, tenor, soprano, mezzo soprana ve alto seslerinden oluşuyor. Bu özellikleri sayesinde de, yüzlerce kişilik orkestra ve koroların seslendirdiği aryaları seslendiriyorlar. Zaten yüzelli kişinin seslendirdiği Carmina Burana'yı repertuarlarına alma cesaretini de buradan alıyorlar.
Bugüne dek davet edilmedikleri kongre, toplantı, özel davet kalmamış. Programlarını iki bölümde uyguluyorlar. Birinci bölümde aryalar, müzikaller, film müzikalleri, Türk müzikal ve operetleri yer alıyor. Yani Verdi'den Bizet'ye, Weber'den Münir Nurettin Selçuk'a kadar eserler. İkinci bölümdeyse daha popüler ve eğlenceli şarkılar. Yani 1800'lü yıllara gidip, sonra hooop tekrar milenyuma dönüyorsunuz.
Bu grubun öyle menajerleri, organizatörleri ve bağlı oldukları şirketleri falan yok. İstanbul'daki pekçok turizm şirketinden ve www.grupronesans.com adresinden onlara ulaşılabiliyorsunuz.
NE DİYORLAR?
Onur Koğacıoğlu (34, grubun kurucusu)
Bizde herkes solist, herkes vokalist. Herkesin ses rengi, eğitimi ve uzmanlık alanı farklı olduğu için çekişme hiç olmaz. Herkes solosunun geleceği zamanı bekler ve gruba katacağı ne varsa vokal, dans onu yapar. Grubumuzda çalanlar ellerini, söyleyenler de seslerini son sınırına kadar kullanır. Mesela ben, elektrik ve akustik gitar çalıp ayrıca bariton vokal yapıyorum.
Halil İbrahim Işık (21)
Konservatuarda trompet bölümünde okuyorum. Grupta keybord çalıyorum. Caz festivalinde trompet çaldım. Fırsat buldukça İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası'nda çalıyorum. Bu grupta çalışırken, ülkede türkçe pop, arabesk çalmayarak müzik yapılabileceğini gördüm.
Başay Okay (25)
Grupta zenci-alto kanadında yer alıyorum. Bu grupla yaşadığım her dakika, her iş, öyle keyifli ki, başka bir müzikal beklentim yok diyebilirim.
Cüneyt Saka (25)
Rönesans'ın bas gitaristiyim. İTÜ Uzay Mühendisliği'ni okudum ama sadece 13 gün mühendislik yaptım ve bıraktım. Bir hafta hiç birşey yapmadan sadece düşündüm. Yapmak istediğim şeyin müzik olduğuna karar verdim. Gitar çalmayı kendi kendime öğrenmiştim. Sonrasında da iki yıl caz armonisi dersi aldım. Şu anda Rönesans ile bütün hayatımı geçirebileceğimi düşünüyorum.
Volkan Asyalı (21)
Grubun davulcusuyum. Pop camiasında epey bir süre çalıştıktan sonra Rönesans'la çalıştım. Benim için eşekten inip Ferrari'ye binmek gibi birşey oldu. Bu grup torunlarıma anlatacağım güzel bir anı olacak.
Elif Özel (23)
Konservatuarın opera bölümünde okudum. Grubun soprano solistiyim. Bu gruptan önce, Saraydan Kız Kaçırma operetinde ve Şehrazat müzikalinde görev yaptım. 1994'te de eurovizyon şarkı yarışmasına katıldım.
Şeniz Erdinç (27)
Grubun mezzo soprano solistiyim. Konservatuar üçüncü sınıfında okuyorum. Rönesans'ta olmak, özellikle konservatuar çevresinde benim için prestij. Yıllardır aldığım eğitimi kullanarak hayatımı kazandığım için çok mutluyum. Bana grubun Güzin ablası diyorlar. Onur'dan sonra grubun en eskisi olduğum için herkes derdini bana anlatır.
Berk Özbek (24)
Marmara Üniversitesi Müzik Bölümü öğrencisi ve grubun hem en yenisi üyesihemde tenoruyum. Tenor solist olarak gruba katkım var.