Güncelleme Tarihi:
Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ekipleri ile Sakarya Üniversitesinden (SAÜ) bilim insanları, önemli sulak alanlar arasında yer alan Sapanca Gölü'ndeki kuş türleri ve bunların sayılarını belirlemek için çalışma yürütüyor.
Sayım sayesinde, kuş türleri, bu türlere ait kuşların sayılarının yıllara göre değişimi tespit ediliyor, ekosistemi tehdit eden unsurlar varsa bunların ortadan kaldırılması için çalışma yapılıyor.
SAÜ Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Uzun, AA muhabirine, Doğa Koruma ve Milli Parklar Sakarya Şube Müdürlüğü ekibiyle gölde su kuşu sayımı yaptıklarını ve kendilerinin bununla ilgili eğitim verdiğini söyledi.
Kış ortası su kuşu sayımlarının Avrupa menşeli bir organizasyon olduğunu ve 1960'lı yıllarda başladığını belirten Uzun, "Ülkemizde de 40-50 yıldır yapılıyor. Sulak alanlardaki kuşların hem tür hem de birey sayısı bakımından değişimini takip etmek amacıyla yürütülen bir çalışma. Bu çalışmanın özelliği, gölde bir gün sabah 07.00'den hava kararana kadar olan süre içinde hangi türler var ve bu türlere ait kaç birey var, bunun tespit çalışması yapılıyor." diye konuştu.
Çalışmanın, verilerin doğruluğu için her yıl yapılmasının önemine değinen Uzun, bu sayede kuş türü ve birey sayılarının değişiminin takip edilebildiğini anlattı.
Kuşların sulak alanlar için önemli biyoindikatörler olduğuna dikkati çeken Uzun, "Kuşların tür ve birey sayısındaki değişimler, o sulak alanın varlığı, doğallığı ve süreçleriyle alakalı bize önemli ipuçları verir." dedi.
Sapanca Gölü'nün Türkiye'nin önemli kuş alanlarından biri olduğunu vurgulayan Uzun, şöyle devam etti:
"Daha önceki çalışmalarımızda, Ramsar kriterlerinden birisi olan, bir günde 20 bin birey sayısını sağladığını tespit etmiştik. Sakarmeke sayısı bakımından yoğun bir özelliğe sahip. Bunun yanında da pek çok su kuşuna kışlama, barınma açısından ev sahipliği yapıyor."
Bir sene sonra aynı gün ve saatte sayımların yapılarak yıllar arasındaki değişimlerin takip edileceğine değinen Uzun, varsa sorun ve çözüm yolları üretilmeye çalışılacağını söyledi.
- "Ördek türleri bakımından zengin"
Uzun, 2010-2011'de gözlemledikleri nesli tehlike altında olan dikkuyruk ördeğinin sayısında artış olduğunu bildirdi.
Sapanca Gölü'nün, bölgedeki en düşük kota sahip yer olduğunu anlatan Uzun, şunları kaydetti:
"Ördek türleri bakımından zengin gölde dikkuyruk türünün olması önemli. Hassas düzeyde nesli tehlike altında olan elmabaş türü de çok görülüyor. Sakarmeke, gölün tamamında oldukça yüksek sayıda. 15 bin civarında saydığımız dönemler oldu. Sapanca Gölü ve yakın çevresinde bir yıllık periyot içinde 68 tür tespit ettik. Bu potansiyelini koruyor. Burası, kuzey-güney, Avrupa-Afrika göçü yapan özellikle su kuşlarının önemli bir kışlama alanı. Göl, su kuşlarına 5 yıldızlı konfor imkanı sunuyor."