Neden soyunmuşlar?

Tempo Dergisi, bu hafta medyada soyunarak adından söz ettirenlerin izini sürüyor. Soyunma gerekçeleri değişiyor; ünlü olmak, herkesin peşinden koştuğu biri olmak ve özellikle de bunu paraya tahvil etmek için...

Ayrıntılar Tempo’da...

Dünyaya çırılçıplak geliyoruz. Savunmasız ve tüm doğallığımızla. Belki de erişkinlikte soyunmanın bu kadar çekici gelmesi doğallığı özlememizden kaynaklanıyordur kimbilir? Bilinen o ki dünyada milyarlarca kişi hergün çeşitli nedenlerle soyunuyor. Bizim konumuzun doğallığında soyunmakla hiçbir alakası yok. Kim ne derse desin güzel bedenlerini gazetelerde, dergilerde ve televizyon kanallarında sergileyenler mutlaka şöhrete ulaşıyorlar, üstelik dünyanın her yerinde bu böyle. Erotik poz vererek şöhrete ulaşırken para da kazanıyorlar. Ancak soyunanların kalitelerine göre aldıkları para oranı değişiyor. Dünyada durum bu.

Türkiye'de ise kim olursanız, ne kadar kaliteli olursanız olun soyunduğunuz için asla para alamıyorsunuz. Eğer almak isterseniz bu talep hemen reddediliyor. Bu durumda Türkiye'de erotik pozlar vererek basına çıkmak sadece ve sadece kişilerin şöhret olmalarını sağlıyor. Bu durumda ortalık şöhrete ulaşmak isteyenlerle dolup taşıyor. Kumkapı dulu olarak lanse edilen Gülten Kızılkaya ölen kocasının ardından ateş püskürdü Zeynep Uludağ'a. Ancak o da bir anda köşeyi dönmek istediği için soyunanlar kervanına katıldı.

'Mesaj vermek için soyundum'

Ben Şamdan Dergisi'ne soyundum. Bunun bizim projeyle alakalı olup olmadığını soruyorlar. Benim erotik fotoğraflar çektirmemin proje ile alakası yok. Kimse bize bu anlaşmayı yaparken erotik fotoğraflar çekilmesinin gerekli olduğunu söylemedi. Bizim toplumda yaygın bir inanış var. Entelektüel bir insan kafası dolu, mesleği olan, siyasi görüşleri belirgin olan bir kadın mutlaka bakımsız pasaklı olmak zorunda. Bir kadın hoş, bakımlı ise ve cinselliği, estetik değerleri ile kendine güveniyorsa; bu o kadının kafasının boş olduğunu gösteriyor. Ben buna tepki gösterdim.

İyi bir eğitime sahibim. Kafam son derece dolu. Siyasi görüşü belirgin bir insanım. Her şeyden önce kadınım. Bu özellikleri vurgulamak için daha önce sözünü ettiğim biçimde bir kadın olmam gerekmiyor. Bana göre çıplaklık ayıp bir şey değil. Asık yüzlü, mutsuz bir toplumda yaşamaktan daha ayıp bir şey değil.

‘Psikolojik değil ekonomik kökenli’

Bence soyunarak poz vermenin psikolojik değil ekonomik kökeni var. Daha çarpıcı, umulmadık görünmek için yapıyorlar bunu. Çıplaklık zaten güzel, estetik bir şey. Tanınan birilerinin soyunmasının psikolojik kökenli olduğuna inanmıyorum. Kişiler bunu yaparak kendisinden söz ettirmiş oluyor. İnsanlar çok etkileniyorlar bundan. Burada bir yarış da var.

Zaten en çok geçerli olan haberler, çıplak kadın fotoğraflarını içeren haberler. İnsanoğlunun doğası çıplaklığı merak ediyor. Şiddete yönelik olaylar da böyle. Bunu medya da destekliyor.

'Adımı yeniden duyurmak için soyundum'

Billur Kalkavan (Oyuncu)

Bu benim işim. İşimin bir parçası zaten. Daha önceleri erotik pozlar vermiyordum çünkü güvenim yoktu. Erol Atar'a güvendiğim için bu pozları verdim. Kafamda bu fikri olgunlaştırdım. Çünkü biliyorum ki; Erol, hatalı fotoğrafları asla basına göndermez kendinde saklar. Bu pozları verdim çünkü 2 senedir tiyatro nedeniyle piyasadan oldukça uzak kalmıştım. Kimseyi öldürmediğim, orospuluk ve hırsızlık yapmadığım için adımı duyuracak bir etkinliğim yoktu. Bari güzelliğimi piyasaya ortaya sereyim istedim.

Fidan Dağ (Uçak korsanının karısı)

‘Zeynep Uludağ'a benzemekten korkuyorum‘

24 Şubat 1998'de hayatı birden değişti Fidan Dağ'ın... Kocası artık ‘ünlü’ bir hava korsanıydı, o ise -bunu istemese de- medyatik olmuştu. Bu nedenle de diğerlerinin aksine bize giyinmeye! karar verdi. Fidan, aslen Sıvaslı. Liseyi Adana'da bitirmiş. Olgunlaşma Enstitüsü'nün birinci sınıfındayken Mehmet Dağ ile tanışmış. O zaman Fidan daha 17 yaşındaymış. Evlenmek istemişler ancak Mehmet'in maddi durumu buna elvermediğinden, bir gece vakti el ele tutuşmuşlar ve kaçmışlar. Ancak bir süre sonra sorunlar başlamış. O günleri Fidan Dağ şöyle anlatıyor: ‘‘Fikir yönünden hiçbir konuda anlaşamadık. O zaman belki de aşk gözümü kör etmişti. Cahillik işte! O hep kendi hayatını yaşıyordu.’’

Nevval Sevindi (Gazeteci)

'Film bitti deyip çektiklerini koymuşlar'

Aktüel Dergisi'ne poz verdim ama dergideki fotoğrafları görünce çok şaşırdım. Film bitti dedikleri pozları koydular. Hiç memnun değilim. Beni tanıyan insanlar, kimliğimi biliyorlar ama maalesef öyle davranmadılar. Kendi elbiselerimi getirmiştim. Askılı elbise de vardı, Böyle bir elbise giymek benim için normal. İzmirliyim şortla gezerek büyüdüm. Onunla normal oturunca bir problem yok. Onlar benimle röportaj yaptılar ve bunu soyunma imajı gibi vermeye çalıştılar. Bu art niyetli diye düşünüyorum. Fetullah Gülen'le röportaj yapmasaydım bu başıma gelmeyebilirdi.