Güncelleme Tarihi:
Son olarak Manisa'da meydana gelen depremlerin ardından merakla araştırılmaya başlanan 'Neden bu kadar çok deprem oluyor?' sorusu, son günlerin araştırılan hususları arasında yer aldı. Peki, uzmanların açıklamalarına göre deprem neden olur? İşte, son depremler hakkında merak edilen bazı bilgiler
NEDEN BU KADAR ÇOK DEPREM OLUYOR?
Prof. Dr. Hasan Sözbilir Dokuz Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi
Biz bugün Akhisar 5,4 depremiyle ilgili raporumuzu yayınladık. 5.4 büyüklüğündeki deprem kırkağaç fayında gerçekleşiyor. Yeni depremler beklenebilir, benzer büyüklüklerde.
Normal şartlarda Kırkağaç fayı daha büyük ölçekte deprem üretebilecek bir fay. Aslında 6.9 büyüklüğünde deprem üretebilecek bir fay. Kırılmadan sonra bin üzerinde artçı gerçekleşti. Şu anda çok daha yeni oldu.
Kırkağaç fayı da birbirine paralel değişik paralel parçalardan oluşuyor. Birbirlerini tetikleyebilir.
Dokuz Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Akgün:
Burada en önemli sorun zemin özellikleri. Ben Buca'dayım, ben hiçbir şey hissetmedim. Ama benden 5-6 kilometre uzaklıkta olan Karşıyaka gibi yerler benden daha fazla hissetmiş. Burada önemli olan zemin özellikleri ve buna uygun yapılaşma. Benim şu an bulunduğum yerde hiçbir şey hissetmedik. Bu bir artçı sarsıntı büyük ihtimal. Enerjinin kendisini boşaltması gerekiyor, demek ki boşaltamamış. Kendini dengeye getirmeye çalışıyor.
Tarihsel veriler büyük bir depremin arkasından daha büyük bir depremin olma olasılığını çok düşürüyor. Ama tabi doğa bir bilinmezlik olduğu için yakın büyüklükte bir deprem olabilir. 4.8 değil de 4.9 olur, 5 olur ama 6-7’ye kadar çıkmaz.
NACİ GÖRÜR'DEN DOĞU ANADOLU FAY HATTI AÇIKLAMASI
Prof. Dr. Naci Görür’ün de geçtiğimiz ekim ayında yaptığı bir açıklamada çalışmalarına atıf yaptığı uzmanlara göre 2014’ten itibaren Sivrice-Hazar-Palu arasındaki fay hattında, bir tünelde çatlak oluşturacak derecede hareketlilik tespit edildi. Son deprem de bu hareketliliğe yakın bir noktada oldu.
Prof. Dr. Ziyadin Çakır (İTÜ Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı): 2010’lu yılların başında uzaktan algılama (radar interferometrisi) yöntemiyle Sivrice ile Palu arasındaki fayın creep (yavaş yavaş kaydığını) yaptığını, üzerindeki enerjiyi yavaşça açığa çıkardığını keşfetmiştik. Bunun üzerine 2014 yılında TÜBİTAK’a YTÜ, Boğaziçi ve İTÜ olarak ortak araştırma projesi verdik. Deprem çalıştığımız bizim fayın batısındaki devamında meydana geldi. Çalıştığımız fayın o kısma bir enerji yüklediğini fark etmiştik. Şimdi bu fayın bizim izlediğimiz faya etkisi ne olur onu ölçeceğiz. Bir sonraki depremin de bu kırılan fayın batı devamında olması daha muhtemel. Burası da Malatya’nın güneyine Pötürge-Çelikhan arasına denk geliyor.
Prof. Uğur Doğan (YTÜ Harita Mühendisliği): Çalışmalarımızda bu bölgede, Sivrice-Hazar-Palu arasında ciddi bir stres birimi olduğunu gözlemlemiştik. Fayda ‘creep’ denilen sürekli bir hareket vardı. Bu hareketlilik bölgedeki yapılara da ciddi anlamda deformasyon yaratıyordu. Mesela Palu’daki demiryolu tünelinde çatlaklar oluşmuştu. O bölgede 2016-2019 arasında oluşan gerilim değişimini, deformasyon noktalarını içeren proje sonuç raporumuzu hazırladık ve TÜBİTAK’a ilettik. Bu çalışmadan sonraki proje talebimiz de TÜBİTAK tarafından kabul edildi. Bölgenin çok stres altında olduğu ve sürekli izlenmesi gerektiğine yönelik bir proje bu.
Profesör Dr. Semih Ergintav (Boğaziçi Üniversitesi, Jeodezi Anabilim Dalı): Çalıştığımız bölgede, yani Sivrice ile Palu arasında fayın sürekli olarak ‘creep’ yaptığını gözlemledik. Bu creep’in bölgedeki deprem tehlikesini ne derecede etkilediğini anlamak için ikinci bir proje verdik. Bu proje kapsamında 2018’de başladığımız çalışmalar devam ediyor. Verileri toplamaya devam ediyoruz. Bu verilerin analiziyle sağlıklı bir neticeye varmış olacağız. Tespit ettiğimiz creep ile son deprem arasında nasıl bir ilişki olduğu topladığımız verilerin analiziyle ortaya çıkacak.