Ne ben, ne de kızın ailesi hakaret etti

Hasan Konduoğlu adlı vatandaşın ‘Serap Ezgü ile Biz Bize’ adlı programda kendisine ‘sapık’ dendiğini öne sürüp intihar etmesi ve geride ‘Ölümümden Serap Ezgü sorumludur’ yazılı bir mektup bıraktığı iddiası üzerine, gözler Serap Ezgü’ye çevrildi. Olayların basına yansıtıldığı gibi gelişmediğini söyleyen Ezgü, 'Serap Ezgü ile Biz Bize' programı yapımcısı Tuğba Ülker aracılığıyla basın açıklaması yaptı. 

BASIN AÇIKLAMASI

Basına yansıyan olayla ilgili bazı yanlışlıkları düzeltmek için, 6-13 Haziran 2005  tarihli yayın bantlarını tek tek izleyerek aşağıdaki gerçekler derlenmiştir. (Konuyla ilgili pazartesi günü yayınlacak programda arşiv görüntüleri yayınlanacaktır.)

1-)16 ocak 1993 doğumlu Hamide Sibel Akkaya (Kücük H); 2 Haziran'da gece vardiyesine kaldığı tekstil atelyesindeki ustabaşı Hasan Kondoğlu tarafından kaçırılmıştır.

Aile Bakırköy Savcılığına şikayet dilekçesi verdikten sonra, programımıza başvurmuştur. İlk yayın 6 Haziran Pazartesi günü anne ve babasının katılımıyla yapılmıştır. Bu programda kaçıran kişinin adı belirtilmemiş, ailenin iddiası olarak olayın bir tekstil atelyesinde geçtiği belirtilmiştir. Küçük yaşta çocuk kaçırmanın ağır cezalık suç olduğu hatırlatılmış, kızın teslim edilmesi istenmiştir. Serap Ezgü, şu sözlerle çağrıda bulunmuştur: 'Lütfen kendi çocuklarını düşünüyorsa, kendini düşünüyorsa bu 12 yaşındaki kızın geleceğini düşünüyorsa kızı teslim
etsin, kendi de teslim olsun...'

2) Kaçıran kişinin evli, iki çocuklu (8 ve 4 yaşlarında) ve eşinin hamile olduğu programda belirtilmiştir. Küçük kızın bulunabilmesi için fotoğrafı yayınlanmıştır.

3) Ertesi gün (7 Haziran Salı)ikinci yayında, kaçırılan kızın annesi şöyle demiştir:''Dünkü yayından sonra Hasan Kondoğlu(kaçıran kişi) kardeşini aramış, 'Kızı teslim etmem' demiş.'... Bunun üzerine, sözü edilen kişi(Kaçıranın kardeşi) canlı telefonla yayına bağlanmıştır. Kız kaçıran ustabaşının kardeşi 'Bu adam idamlık Hiç evli adam kız kaçırır mı ' deyince. Serap Ezgü hemen sözünü kesip, 'Yapmayın. abartmayın lütfen. Ceza Yasası'nda bunun cezası zaten bellidir.' diye uyarmıştır.

Bu programda , kaçıran kişinin yakalanabilmesi için adı ve soyadı ilk kez yayında verilmiştir.

4) 8 Haziran Çarşamba günkü yayında, olayın sosyal boyutu tartışılmış, küçük yaşta çocukların kayıtdışı sektörde insan haklarına aykırı çalıştırılması konusu işlenmiştir. Çalışma Bakanlığı'nın ilgili yönetmelikleri ekrana taşınmış, küçük kızın çalıştığı tekstil atelyesi sahibi canlı yayına bağlanmıştır. Bu kişi,'İstanbul'da böyle binlerce işyeri var. 10 yasındaki kızları aileleri yalvararak işe almamızı istiyor. Bu çocukları SSK'lı yaparsak batarız.'demiştir.

5) Bu yayınların etkisiyle 11 Haziran Cumartesi günü kaçırılan kız Ankara'da bir parka terkedilmiş ve ailesi tarafından teslim alınmıştır. Kaçıran kişi ise o tarihte halen firardadır.

6) Serap Ezgü, bu gelişmeden önce yazdığı ve 12 Haziran'da Akşam gazetesinin Pazar ekindeki köşe yazısında olaya yer vemiştir. 'Çorap paketleyen 12 yaşındaki H'yi bu esaretten kim kurtacak?' başlıklı yazıda,
küçük kızın bulunması için herkese çağrıda bulunmuştur

7) 13 Haziran Pazartesi günü Serap Ezgü ile Biz Bize programına serbest bırakılan kızın ailesi katılmış, Ezgü'ye yardımları için teşekkür edilmiştir. Bu sırada küçük H. ayrı bir yerde bekletilmiş ve canlı yayına çıkarılmamıştır. Serap Ezgü, bunun gerekçesini canlı yayında şöyle
açıklamıştır:'Yaşı küçük kendisini yayına çıkaramam. Belki yüzünü göstermeyerek stüdyoda konuşabilirdik. Ama amacımız onu konuşturup fayda sağlamak değil. Önemli olan ailenin çocuklarına kavuşmuş olması...' Bu tarihte küçük H'nin açık adı ve fotoğrafı yayına verilmemiştir.

8) Sorumlu yayıncılıkla gelinen bu noktadan 10 gün sonra H'yi kaçıran ustabaşı aranırken savcılığa teslim olmuştur. Yeni CMK gereği tutuksuz yargılanmak üzere serbest kalmıştır.

9) Sanık ustabaşı Hasan Kondoğlu, yayınımıza katılmak için asla başvurmamıştır.Kendisine yayında ne sunucumuz ne de ailesi asla hakaret etmemiştir.

10) Kondoğlu'nun 5 ay sonra, elim biçimde hayatına son vermesi, Serap Ezgü ve tüm program ekibini derin bir üzüntüye boğmuştur. Kendisine Allah'tan rahmet yakınlarına başsağlığı dileriz.

Bugüne kadar 200 kişiyi sevdikleriyle buluşturan programımız sağduyulu yayınlarını sürdürecektir.

Yukarıdaki somut verilerin, değerlendirmelerinize katkı sağlayacağını umuyoruz.

27/11/2005
TUĞBA ÜLKER
Serap Ezgü ile Biz Bize programı Yapımcısı

OLAY

Geçtiğimiz aylarda Show TV’de yayınlanan ‘Serap Ezgü İle Biz Bize’ programında küçük yaşta bir kızı kaçırmakla suçlanan Hasan Konduoğlu, kalbine sıktığı tek kurşunla hayatına son verdi.

Konduoğlu, eşinden boşanmak için dava açmış, bu arada çalıştığı çorap atölyesinde tanıştığı, nüfus kayıtlarına göre 13, gerçek yaşı ise 17 olan sevgilisi S’yi Ankara’ya kaçırmıştı. Ailesinin polise başvurması üzerine genç kızı ailesine teslim eden ve onlardan evlenme sözü aldığı ileri sürülen Konduoğlu, durumun televizyon programına yansıması üzerine canına kıydı. Konduoğlu’nun geride bir mektup bıraktığı ve mektupta ‘Ölümümden Serap Ezgü sorumludur. Beni herkese rezil etti. Sapık ilan etti. Toplum içine çıkamaz oldum. Tek suçum sevmekti’ diye yazdığı ileri sürüldü. Bu iddialar üzarine gözler Serap Ezgü’ye çevrildi. ‘Böylelerini aramızda barındırmayalım’ dediği de iddia edilen Ezgü, şunları söyledi:

GECE PARKA BIRAKMIŞ

‘Olayla ilgili haberde ciddi eksiklikler var. Öncelikle bırakıldığı iddia edilen mektuba ulaşmak gerek. Hasan

Konduoğlu tarafından kaçırılan S, 16 Ocak 1993 doğumlu ve annesi yayına çıktıktan 7 gün sonra geceyarısı bir parka terk edildi. Hem de yabancısı olduğu bir şehirde. Gece mesaisindeyken evli 2 çocuk babası 29 yaşındaki bu şahıs tarafından kaçırılmıştı. Adamın karısı üçüncü bebeğe hamileydi ve adam karısını döve döve evden atmıştı. İddia edildiği gibi aile bize kızları teslim edildikten sonra gelmedi. Onlar bize geldikten 7 gün sonra bu şahıs kızı parka bırakıp kaçtı. Programda ne ben, ne de aile adama hakaret ettik. '

Kaçıran kişinin adı belirtilmedi

Programın yapımcısı Tuğba Ülker de konuyla ilgili bir yazılı açıklama yaptı: ‘Aile, Bakırköy Savcılığı’na şikayet dilekçesi verdikten sonra, programımıza başvurmuştur. İlk yayın 6 Haziran günü anne ve babasının katılımıyla yapılmıştır. Bu programda kaçıran kişinin adı belirtilmemiş küçük yaşta çocuk kaçırmanın ağır cezalık suç olduğu hatırlatılmış, kızın teslim edilmesi istenmiştir... Daha sonraki programda, kaçıran kişinin yakalanabilmesi için adı ve soyadı ilk kez yayında verilmiştir. Yayınların etkisiyle 11 Haziran günü kaçırılan kız Ankara’da bir parka terk edilmiş ve ailesi tarafından teslim alınmıştır. 10 gün sonra ise kaçıran ustabaşı savcılığa teslim olmuştur.’

İNTİHAR EDEN GENCİN AİLESİ

Televizyon programı bunalıma sürükledi

Show TV’de yayınlanan ‘Serap Ezgü ile Biz Bize’ programında suçlandığı için intihar ettiği iddia edilen Hasan Konduoğlu’nun cenazesi toprağa verilmek üzere memleketi Çorum’a gönderilirken ağabeyi Muharrem Konduoğlu, Ezgü’yü suçladı. Muharrem Konduoğlu, kardeşini televizyon programının bunalıma sürüklediğini belirtti. Hasan Konduoğlu’nun yakın arkadaşı Özcan Vargeloğlu ise ‘Hasan eşinden ayrılmıştı. S’yi çok sevdi. Hatta ev tutup eşya alıp döşemişti. Kendi işini kurup evleneceğini söylüyordu. O programdan sonra hayatı altüst oldu’ dedi.

KAÇIRILIP BIRAKILAN GENÇKIZ

O program olmasaydı beni asla bırakmazdı

Kaçırılıp bırakılan S. ise ‘1993 doğumluyum. Orta 3’e gidiyorum. Yaz tatilinde çalıştığım çorap imalathanesinde tanıştık. Beni 5 yıl önce eşimden ayrıldım diye kandırdı. İki çocuğu olduğunu bilmiyordum’ dedi. Evlenmek vaadiyle götürdüğü Ankara’da televizyon programını beraber seyrettiklerini söyleyen S. ‘Televizyon programını seyrettik, beni öyle bıraktı, yoksa asla bırakmazdı’ dedi.

Kadın programları için araştırma komisyonu

TBMM, altı insanın hayatını söndüren kadın programlarının topluma etkisini araştırmak ve öneriler üretmek amacıyla komisyon kurmaya hazırlanıyor. 41 AKP’linin verdiği araştırma önergesinin TBMM Genel Kurulu’nda bütçe görüşmelerinin ardından ele alınması bekleniyor. Önerge sahibi, aynı zamanda doktor olan AKP Uşak Milletvekili Alim Tunç, ‘Bu olaylar önergenin görüşülmesine ivedilik kazandıracaktır. Pamuk ipliğine bağlı hayatlarda, ruh sağlığını bozmadan insanlar ayakta tutulabilirse bu kazanım olacaktır. Başka insanların ölümüne neden olmayalım’ dedi. Tunç, Hürriyet’e bu tür televizyon programlarının çok iyi etüt edilerek, danışmanlarla hazırlanması ve bilimsel kurallara bağlı olması gerektiğini savundu.