NATO’dan telefon üstüne telefon

Erdoğan “NATO’nun teröre karşı hassasiyetlerini biliyorsak, NATO’nun bir güvenlik örgütü olduğunu biliyorsak, bir güvenlik örgütü olan NATO’ya böyle bir terör örgütünün alınmasına da biz evet diyemeyiz” dedi. Erdoğan, dün İstanbul’da cuma namazı sonrası gazetecilerin gündemle ilgili sorularını şöyle yanıtladı:

PKK’YA KILIF UYDURDULAR

“Şimdi ayrı bir kılıf uydurdular. PKK’yı terör örgütü olarak kabul ettiklerini söylüyorlar. E peki öbür tarafta YPG’yi terör örgütü olarak niye kabul etmiyorsunuz? Bunları en iyi bilen onlar değil biziz. YPG bir defa kesinlikle PKK’nın bir farklı doğurduğu terör örgütüdür. Ve şu anda bunları Avrupa Birliği olduğu gibi dünyada da aynı şekilde, hatta hatta ileri gidiyorum, Amerika bile bunlara görüşme noktasında birçok fırsatlar tanıyor. Avrupa’nın birçok ülkesinde başta Almanya olmak üzere Hollanda’sında da İsveç’inde de Finlandiya’sında da Fransa’sında da bu terör örgütleri her türlü gösteriyi yapıyor mu? Yapıyor. Oralarda bunlar terör estiriyor mu? Estiriyor. Bu ülkelerin yönetimleri bunlara her türlü güvenceyi veriyor mu? Maalesef veriyor.

BELGELER SUNDUK

Bunları biz kendilerine defaatle uluslararası toplantılarda anlattığımız gibi ikili görüşmelerde de anlattık. Belgeler sunduk. Ve bütün bu video kayıtlarını da kendilerine göstermek suretiyle, bakın bunlar terör örgütüdür ve bu terör örgütünün de işledikleri suçlar ortadadır. İşte bu mağaralardaki tüm odaklanmaları, Kandil’i kendileri için bir merkez haline getirmeleri herhalde PKK ve YPG’nin artık inkâr edilemez bir terör estirmeleridir. Ne yazık ki Batı bunları hâlâ gizliyor. İşte başta Almanya olmak üzere, İsveç’te, Finlandiya’da her türlü yürüyüşleri filan yapıyorlar. Verin bu teröristleri bize dediğimiz zaman da vermiyorlar.”

RUTTE’YE: TERÖRLE İLİŞKİLERİ BİTİRSİNLER

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Hollanda Başbakanı Mark Rutte ile telefonda görüştü. Erdoğan, görüşmede, İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya üyelik başvuruları konusunda Türkiye’nin meşru endişeleri ve haklı beklentileri bulunduğunu belirtti. İsveç ve Finlandiya’nın terör örgütü PKK/YPG güdümündeki kişi ve sözde kuruluşlarla temaslarına işaret eden Erdoğan, bunun ittifak dayanışmasına aykırı olduğunu vurguladı. Erdoğan, Finlandiya ve İsveç’in de üye olmaları halinde bu dayanışma ruhuna uygun olarak söz konusu terör örgütleriyle tüm ilişkilerini sona erdirmelerini beklemenin, Türkiye’nin en doğal hakkı olduğunu ifade etti.

JOHNSON’A: EMİN OLMAK İSTİYORUZ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşik Krallık Başbakanı Boris Johnson ile akşam saatlerinde bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Görüşmede, Türkiye-Birleşik Krallık ilişkilerinin yanı sıra İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya üyelik talebi ve Ukrayna-Rusya savaşı dahil bölgesel gelişmeler ele alındı. Erdoğan görüşmede, İsveç ve Finlandiya’nın terör örgütü PKK/YPG güdümündeki şahıs ve sözde kuruluşlarla ilişkilerinin temel sorun olduğunu belirtti. Erdoğan ayrıca, iki ülkenin NATO değerlerine sahip çıkacağından ve Türkiye’nin meşru endişelerini gözeteceğinden emin olmak istediklerini iletti.

TERÖR ÖRGÜTLERİNİN NATO’YA GİRİŞİNE EVET DİYEMEYİZ

Erdoğan Finlandiya ve İsveç’in NATO’ya üyelik başvurusuna ilişkin diplomasi trafiğini ve Türkiye’nin tavrını şöyle anlattı: “Hollanda Başbakanı’yla görüşme yaptık. İngiltere’nin, Finlandiya’nın görüşme talepleri var. Stoltenberg (NATO Genel Sekreteri) ile görüşmemiz olacak. Açık ve net söylediğimiz nedir? Her şeyden önce bu terör örgütlerinin bütün belgeleri, bilgileri bizde olduğuna göre ve bunun mağduru da biz olduğumuza göre. Lütfen NATO’nun teröre karşı hassasiyetlerini biliyorsak, NATO’nun bir güvenlik örgütü olduğunu biliyorsak, bir güvenlik örgütü olan NATO’ya böyle bir terör örgütünün alınmasına da biz evet diyemeyiz. İsveç için de aynen düşünüyorum. Aynı şekilde Finlandiya için düşünüyorum. Ve şu anda Avrupa Birliği üyesi ülkelerin birçoğu şu anda bu terör örgütlerinin bırakın kabullenmeyi, kendi parlamentolarında bunlara konuşmalar yaptırtıyorlar. İmkânlar sağlıyorlar. Silah, mühimmat temini yapıyorlar. Ve bütün bunların mağduru da biz olduğumuza göre kimse kusura bakmasın, bu terör örgütlerinin bir güvenlik örgütü olan NATO’ya girmesine evet diyemeyiz.”