Naomi’nin ceza günlüğü

Güncelleme Tarihi:

Naomi’nin ceza günlüğü
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 14, 2007 00:00

Yardımcısının kafasına cep telefonu fırlattığı gerekçesiyle beş günlük kamu cezası alan Naomi Campbell, işçi tulumuyla geçirdiği beş günü anlattı.

PAZARTESİ: Sabah saat 07.50’de Temizlik İşleri Müdürlüğü’nün önünde arabadan indim. Beni bekleyen gazeteci ordusunu önemsemedim. Kapıda defteri imzalayıp, tanıtım kartımı aldım. Cep telefonu taşımama izin verilmedi. İş kıyafetimi giyip, iki işçiyle birlikte garajı süpürdüm. O sırada geçmişte yaşadıklarımı aklımdan geçirmeye başladım. Paydos saatinde kartı imzalayıp çıktım.

SALI: Yedi kişiden oluşan ekibimizin o günkü görevi, gerçekten çok kirli olan koridorları temizlemekti. Saat 15.30’da işimiz bitti. Daha sonra Bronx’daki çocuk yurdunda kalan öğrencilere kitap okuduk. Evime döndüğümde kolumu kıpırdatacak halim kalmamıştı.

ÇARŞAMBA: Modacılar durmadan telefon edip kıyafetlerini giymemi istiyorlar. Bu iş çığırından çıktı. Dünyada o kadar çok şey yaşanırken, Irak’ta ya da Afrika’daki insanlar benim ne giydiğime mi odaklanıyorlar? Arabada gazeteleri okurken çantamı taşıyan polisin fotoğrafıyla karşılaşınca çok utandım. Ondan özür diledim. Polis "Bunu yapmak benim için zevkti" dedi. Dün duvarları temizlemiştik, bugün de dolapları.

PERŞEMBE: Bu sabah paparazzilere "Merhaba" demeye karar verdim. Bu da bir bakıma sosyal hizmet sayılır. Aşağı kattaki holü temizledik. İş çıkışında, şehir merkezine gitmek için metroya bindim. Bu arada gazetelerde dün çantamı taşıyan iş arkadaşım Marc için "Benim yeni oyuncağım olduğu" haberleri yer aldı.

CUMA: İşteki son günümdü. Aşağı kattaki büroları temizledim. Görevliler, yaptığım işi beğendiler. Zaten benim için de önemli olan buydu. Topluma olan borcumu ödedim. Yaptıklarımdan gurur duymuyorum, fakat bunlardan kesinlikle çok şey öğrendim. Bundan sonra hayatı günü gününe yaşayacağım.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!