Oluşturulma Tarihi: Şubat 23, 2002 00:49
Taksi şoförü Turan Dereyurt, trafikte tartıştığı bir kişi tarafından İstanbul'da omuzundan vuruldu. Vuran kişi profesyoneldi, yerdeki boş kovanı aldı ve kaçtı.
Şükrü Doğan,
trafik polisi değil, trafik zorbasıydı. Haksız olduğu bir tartışmada Turan Dereyurt adlı vatandaşı beylik tabancasıyla yaralayıp kaçtı. Suçunu da inkar etti. Adaletten kurtulmak için de tabancasının namlusunu değiştirdi. Ama Kriminal Polis Laboratuvarı'nın uzmanları, bu tür yanıltmacalara alışkındı. Şükrü Doğan adaletten fazla kaçamadı.
İstanbul'un trafiği, daha sabah siftahını yapmadan canını sıkmıştı taksi şoförü Turan Dereyurt'un. Ümraniye'deki evinden Kadıköy'e doğru giderken, yan yoldan önüne fırlayan otomobile çarpmamak için, tüm maharetini gösterdi. Çarpışmayı engelledi. Geçiş hakkı onundu. Şoku atlattıktan sonra taksiden inip ‘‘Körmüsün be adam!.. Dikkatli olsana’’ diye söylendi.
Diğer aracın sürücüsünün alttan almaya niyeti yoktu. Tartışma büyüdü.
Yan yoldan çıkan şoför, elini beline attı. Önce tabancayı gördü Turan Dereyurt. Patlama sesini duydu. Sağ omuzunda önce bir basınç hissetti. Sonra keskin bir acı. Sol eliyle sızlayan omuzunu tutunca, kan parmaklarına bulaştı. Gözleri kararan Dereyurt ekmek teknesi, 34 THH 31 plakalı taksisinin yanına yığıldı.
Silahlı şoför, yerdeki boş kovanı aldı, arabasına binip uzaklaştı.
Hastaneye kaldırılan 3 çocuk babası taksi şoförünün sağ omuzundan 9 milimetre çapında mermi çekirdeği çıkarıldı.
SUÇUNU İNKAR ETTİ
Silahlı tartışmanın yaşandığı yerde boş kovan bulamayan polisler, karşılarında bir ‘‘profesyonel’’ olduğu anladılar. Ellerindeki tek maddi delil, mağdurun vücudundan çıkarılan mermi çekirdeğiydi. Çekirdek, İstanbul Kriminal Polis Laboratuvarı yetkililerine teslim edildi, üzerinde balistik inceleme yapıldı. Çıkan sonuç dosyalandı.
Mağdur Turan Dereyurt ve diğer görgü tanıklarının ifadeleri, Asayiş Büro Ekipleri'ni trafik polisi Şükrü Doğan'a yönlendirdi. Şükrü Doğan, Turan Tereyurt ve diğer tanıklar tarafından teşhis edildi. Ama Şükrü Doğan, inatla olayla hiçbir ilgisi olmadığını söylüyordu.
ÖZEL HAVUZDA DENEME
Yaklaşık bir hafta kadar sonra, trafik polisi Şükrü Doğan'dan beylik tabancası istendi. Kriminal Laboratuvarı uzmanları, planlarını kendileri çizip Çuhadaroğlu ve Paşabahçe firmalarına yaptırdıkları cam atış havuzunda silahı denediler. Sudan çıkartılan mermide yapılan balistik inceleme, Turan Dereyurt'un vücudundan çıkan merminin dosyalanan bilgileri ile karşılaştırıldı.
Ancak sonuç herkesi şaşırttı. Beklenenin tersine, Dereyurt'un vücudundan çıkan merminin, Doğan'ın tabancasından atılmadığını gösteriyordu. Trafik polisi Şükrü Doğan serbest kaldı.
Bunun üzerine, kriminal polis laboratuvarına gönderilen bütün silahlara yapılan 5 aşamalı inceleme Doğan'ın silahına uygulandı.
Birinci aşamada silahın çap, marka, model ve fabrikasyon olup olmadığıyla ilgili kimlik bilgileri tespit edildi. İncelemede, Belçika yapımı, 1935 model HP (High Power) yüksek güçlü, 9 mm. çaplı 14'lü Browning olduğu belirlendi.
İkinci aşamada, silahın arızası olup olmadığı kontrol edildi. Trafik polisinin beylik silahında herhangi bir arızaya rastlanmadı.
Üçüncü aşamada tabancanın ateş etmeye elverişli olduğu belirlendi.
Dördüncü aşamada, silahın başka olaylarda kullanılıp kullanılmadığı araştırıldı. Yapılan balistik incelemede tabancanın herhangi bir olaya karışmadığı anlaşıldı.
Beşinci aşamada ise tabancanın değişen ya da müdahale edilen parçası olup olmadığı incelendi ve uzmanlar, dikkat çekici sonuçlara ulaştılar. Önce Browning fabrikasında silahın namlu, sürgü ve çerçevesine vurulan 10 haneli seri numaraları kontrol edildi. Silahın hangi dönemde yapıldığını belli eden ilk beş numara birbirini tutuyordu. Seri numaralarının son beş rakamıda aynıydı, fakat namludaki rakamlarda çok küçük karakter değişikliği göze çarptı. Rakamların, boyu, şekli ve derinliğini inceleyen uzmanlar, bunların başka bir makine ile yapıldığını belirlediler. Silahın namlusu, değiştirilmişti.
YENİDEN GÖZALTI
Trafik polisi Şükrü Doğan, yeniden gözaltına alındı. Evinde yapılan aramada ise bir tabanca namlusu bulundu. Namlu, Kriminal Polis Laboratuvarı'na götürdü. Uzmanlar, bulunan namluyu silaha monte ederek önceki aşamaları tek tek uyguladılar. Turan Dereyurt'un vücudundan çıkan merminin yeni getirilen namludan atıldığı kesin şekilde ortaya çıktı.
19'uncu yüzyıldan beri yapılıyorNamludan çıkmış bir mermi çekirdeğinin, ateşli silahın kimliğini göstermesi üzerine yapılan çalışmalar 19. yüzyılın sonlarında başladı. Dünyadaki birçok hukuk sistemi tarafından tanınan ve önemsenen konular arasına girdi. 1930'da Nortwestern Üniversitesi'nde ilk bilimsel suç inceleme laboratuvarının çalışmaya başlamasının ardından 1932'de FBI Laboratuarı kuruldu. Bunu diğer ülkeler izledi. Ateşli silahların incelemesine yönelik en eski kayıt ise 1835 yılında Londra'da meydane gelen bir cinayet araştırmasında tutuldu. Silahla işlenmiş cinayetin ardından dedektif Henry Goddard araştırma başlattı. Mermi üzerinde yaptığı inceleme neticesi kurşun bilyenin yapıldığı kalıba ait izler bulan Goddard, bilye ile barut arasında tıkaç görevi gören kağıdın, hizmetçinin odasındaki gazeteden yırtılmış olduğunu belirledi. Goddard'ın yaptığı dikkatli gözlem ve inceleme suçlunun mahkeme önüne çıkarılmasını sağladı.
TARİH: 28.01.1999
SANIK: Şükrü Doğan (Trafik polisi)
MAĞDUR: Turan Dereyurt
DELİL: 9 milimetrelik Browning tabanca
OLAYIN TAHLİLİ: Suçlu polisin uyanıklığı, kendini kriminal dedektiflerin
elinden kurtaramadı