<B> Hanife BAŞ</B>
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 29, 2003 21:05
Özel ALEV İlköğretim Okulu öğrencileri, okul bünyesindeki Orff Eğitim ve Danışmanlık Merkezi sayesinde müzik ve dansla eğitim görüyor. Dil, müzik ve dansın bir arada kullanıldığı bir eğitim yöntemi olan Orff, 1999'dan beri bu ilköğretim okulunda uygulanıyor. Yetişkinler dahil her yaş grubunun yararlanabileceği Orff eğitim programıyla, öğrenim kalıcı hale getiriliyor.
Müzik ve dansla eğitim anlamına gelen Orff eğitim programı, öğrenmeyi zevkli hale getirerek kalıcı kılıyor. Avusturyalı ünlü besteci Karl Orff tarafından geliştirilen yöntem, yeni bir eğitim hareketi olarak biliniyor. Orff, dil, müzik ve dansın bir arada kullanıldığı bir eğitim yöntemi olarak tanımlanıyor.
Daha çok ilköğretim öğrencilerinin yararlandığı bu eğitim yöntemi, iş dünyasında da kullanılıyor. Orff eğitim felsefesinin temelinde hareket ve müzikle eğitimin daha kalıcı hale getirilmesi yatıyor. Türkiye'de bu sistemi bünyesinde uygulayan okullardan biri Avusturya Liseliler Vakfı (ALEV) bünyesindeki Özel ALEV İlköğretim Okulu. Okul bünyesinde Orff Eğitim ve Danışmanlık Merkezi bulunuyor.
Merkezin müdürü Katia Ojala Koçak, 1999'dan beri anasınıflarda Orff eğitim programını uyguladıklarını dile getiriyor. Anasınıfı ve müzik öğretmenleri sürekli Orff geliştirme programına katılıyor. Anasınıfı, bir, iki ve üçüncü sınıf öğrencileri haftada iki kez Orff eğitimi görüyor. Önümüzdeki öğretim döneminde dördüncü sınıfların da Orff programına katılması planlanıyor. Merkezin kuruluş çalışmaları 2001'de tamamlanmış.
Orff eğitiminin konuşma, şarkı söyleme, ses oluşturma, hareket, dans ve vurmalı çalgıların kullanılmasıyla uygulandığını belirten Koçak, ‘‘Orff'la keşfederek öğrenme, doğaçlama ve ders konusunun canlandırmalarla işlenmesi çocukların kendilerini dil, müzik ve dansla ifade etmeleri ve yartıcılıkları teşvik edilir‘‘ diyor.
Bütün duyuların açık tutulduğu çok kanallı öğrenmede duyuların birbirini desteklemesiyle öğrenilenlerin daha kolay benimsendiğini dile getiriyor:
‘‘Sadece işitsel olarak algılananın unutulması kolaydır. Görsel ve işitsel algılanan daha kolay hatırlanır. Yaparak öğrenme ise öğrenmeyi en iyi içselleştirme yoludur. Aktif olarak öğrenmede hazır çözümler yoktur. Çözümler üretmek gerekir.‘‘
Koçak, Orff eğitim anlayışının kullanıldığı alan ve grupları şöyle sıralıyor: ‘‘Orff yönteminde farklı biçimlerde her yaş grubu ile çalışma yapılabilir. Bu yöntem, okul öncesi yaş grubundaki çocuklar, okul öğrencileri, sosyal yetkinlik geliştirme konusunda, stresten uzaklaşmak isteyen yetişkinlerde, huzurevlerinde, müzik terapide kullanılabilir.‘‘
İŞ DÜNYASINDA KULLANIM
Orff eğitim programı iş dünyasında da kullanılabiliyor. Koçak, iş dünyasında seminer ve atölye çalışmaları şeklinde uygulama yapılabileceğini söylüyor.
Orff'la çalışanların ekip çalışmasına uyumları kolaylaştırılıyor. Çalışanlara sosyalleşme ve kolay iletişim olanağının sağlanması, yaratıcılığın ve özgüvenin artırılmasıyla sorunlara çözüm üretmelerine yardımcı olunuyor.
Eğitimde Orff tekniği 1940'lardan beri dünyada kullanılıyor. Avusturya'da Salzburg Mozarteum Üniversitesi bünyesinde 1962'de Orff Enstitüsü açılmış. Koçak, Orff Enstitüsü'yle sürekli iletişim halinde olduklarına değiniyor. Orff-Schulwerk uygulamalarının Avrupa ülkeleri, Çin, Japonya gibi ülkelerde yaygın olduğunu anlatıyor. Bu teknik Türkiye'de 1990'lı yıllardan beri kullanılıyor. Özellikle yuva ve ilköğretim okullarında ilgi görüyor. Koçak, Orff'un yararlarını, yaratıcılığı ve sosyal yetkinliği teşvik etmesi, okulda ve sosyal çevrede şiddeti önlemesi, konsantrasyon eksikliği, disiplin ve çalışkanlık üzerine olumlu etkide bulunması, ortalamanın üzerindeki zekanın geliştirilmesini desteklemesi şeklinde sıralıyor. Orff yaklaşımı ile verilen eğitimin sonuçlarını kısa ve uzun vadede gördüklerini belirterek, ileriye dönük hedefleri hakkında şu bilgileri veriyor:
‘‘Merkezimiz şimdilik yılda iki kez seminer düzenliyor. Üyelerimiz için her ay atölye çalışmaları yapıyoruz. 'Orff Info' adlı dergimiz var. Ocak ayında İstanbul'da uluslararası bir Orff sempozyumu düzenledik. Bu konuda araştırma yapanların yurtdışı bağlantılar kurmalarına yardımcı oluyoruz. Orff merkezimizin geçmişi kısa olmasına karşın özellikle eğitim fakültesi öğrencilerinden büyük ilgi görüyoruz.‘‘
Orff-Schulwerk eğitimi nedir?
Besteci Karl Orff, müzik ve dans pedagogu Gunild Keetmann'la birlikte çalışarak 1940'lı yıllarda geliştirdiği eğitim felsefesine kendi adını verdi. Orff, 'çocuk için müzik' eğitim çalışmasıyla tüm dünyada yeni bir eğitim hareketine esin kaynağı oldu. Orff eğitimi lisan, şarkı söyleme ve ses oluşturma, hareket, dans ve vurmalı çalgıların kullanılmasıyla uygulanıyor. Lisan, müzik ve dansın bir arada kullanıldığı entegre bir sistem olarak tanımlanıyor. Eğitimin çıkış noktası ritm. Adı Orff olan sisteme daha sonra yaratıcı bir öğrenim sistemi içinde olduğunu göstermek için Schulwerk (okullarda müzik eğitimi) ismi de eklenmiş. 1990'dan itibaren de Türkiye'de Orff-Schulwerk yaklaşımı eğitim çevrelerinde ilgi görmeye başlamış.