Güncelleme Tarihi:
Rhythm'n Blues müziğinin efsane ismi Screamin' Jay Hawkins, gecede 14 kadın ‘‘eskitmekle’’ ünlüydü ve ‘‘74 ya da 75 çocuğum var’’ diye iddia ederdi. Jay Hawkins, şubat ayında yaşama veda etti ve vasiyeti mayıs ayında açılacak. Ama bir dostu çocuklarını tespit etmek için İntermentte bir site açıca, ortalık karıştı. Daha şimdiden ‘‘Ben Screamin' Jay Hawkins'in çocuğuyum’’ diyen 39 kişi, büyük mirasa ortak olmak için başvuruda bulundu.
Rock ve blues dünyasının gelmiş geçmiş en ‘‘eksantirik’’ kişiliklerinden biriydi Screamin' Jay Hawkins. ‘‘I put a spell on you’’nun yaratıcısının en önemli özelliklerinden biri ise ‘‘libidosunun biraz güçlü’’ oluşuydu. Bazen bir gecede 14 kadınla birlikte olduğu bilinirdi. Binlerce kadınla yatağını paylaşmıştı ve kendi iddiasına göre ‘‘sağda solda 74 veya 75 çocuğu’’ vardı.
KIZILDERİLİLER YETİŞTİRDİ
Avukatı Gary Spitz, ölümünden sonra daha ciddi bir araştırma yaparak rahmetlinin 57 çocuğu olduğunu hesapladı. Sıra çocukların kimliğini belirlemeye gelmişti. Jay Hawkins'in yakın dostu Maral Ngolian, üvey çocuklarını bulmak için İnternet'te bir site açmayı düşündü. Ama iyilik yapmak isteyen Maral Ngolian, siteyi açınca ortalık karmakarışık oldu. Daha şimdiden Screamin' Jay Hawkins'in mirasından pay almak isteyen 39 kişi başvuruda bulundu.
‘‘Rhytm'n Blues’’un efsane ismi Jay Hawkins'in yaşamı, en az müziği kadar ilginç. Romanlara, filmlere konu olacak kadar da heyecanlı ve skandallarla dolu.
Jay Hawkins bir yetimhanede büyüdü. Çocuk yaşta Karaayak kabilesine mensup Kızılderililer tarafından evlat edindi ve şamanist ádetleriyle tanıştı. 4 yaşında kendi çabasıyla piyano çalmayı öğrendi. Gençlik yıllarında Alaska Boks Şampiyonu bile oldu, ama asıl yaşamı müzikti. Müzikle yatıp kalkıyordu.
Jay'in sevişirken hayvan gibi bağırma alışkanlığı vardı. Sahne ismini bu huyundan aldığını sağlığında şöyle anlatırdı:
‘‘1950 yılında bir genelev patroniçesi bana ‘Sream baby, sream' (Bağır bebeğim, bağır) deyince sahne adımı buldum dedim kendi kendime: Screamin' Jay Hawkins!..’’
Jay Hawkins, şarkıcı Tiny Grims’in hem koruması, hem şoförü, hem de piyanistiydi. O günlerde haftada 30 dolar alırdı ve kendi deyişiyle ‘‘Tiny'nin köpeğini çişe çıkarmak bile’’ onun işiydi...
BÖĞÜREN VOODO ADAM
Harlem'de Apollo'da ilk kez sahneye ‘‘solo’’ çıktı. İlk albümü büyük bir skandala neden oldu. Müzik otoriteleri ‘‘Yamyam gibi böğüren bu herif de kim’’ dediler. Adı ‘‘Voodoo adam’’a çıktı.
1950'li yıllarda şovuyla bütün dünyayı ürkütüyordu artık: Jay Hawkins, sahneye siyah saten pelerini, boynunda bir boa yılanı, burnuna halka gibi takılmış bir kemik, elinde kuru kafalı bir asa ve bir tabutun içinde, meşaleli cenaze kortejiyle çıkıyordu. Bir keresinde az kalsın yanıyordu.
TAKLİTLERİ ÇOK
Screaming Lord Sutch, Ozzy Osbourne, Arthur Brown ve tabii Alice Cooper ile ‘‘en kötü kötü kopyası’’ Marylin Manson gibi şarkıcılar Screamin' Jay Hawkins'in izinden yürüyüp şöhret oldular.
1993'te Fransa'nın küçük bir kasabasına yerleşti. İçkiyi ve uyuşturucuyu bıraktı. ‘‘Böğürmek için bunlara ihtiyacım yok’’ diyordu. Tek zaafı, kubur şeklindeki çakmağıyla yaktığı Marlboro'su idi. Bir de kadınlar tabii...