Güncelleme Tarihi:
4 kez ara verilen duruşmada, söz hakkı isteyen 200 sanık avukatı ayağa kalkarak mahkemeyi protesto etti. Salonda gergin dakikalar yaşanırken sanıklara destek vermek için gelen kalabalık grup, askeri aşarak Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi’nin kapısından içeri girmek istedi. Gruba su ve biber gazıyla müdahale edildi.
DHA'DAN MURAT ÖZTÜRK'ÜN ÇEKTİĞİ HAVA FOTOĞRAFLARI
SİLİVRİ'DEN HAVADAN GÖRÜNTÜLER / WEB TV
İSTANBUL 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde 4 yıldır devam eden 67’si tutuklu 275 sanıklı Ergenekon davasının dün görülen 270’inci oturumunda beklenen savcı mütalaası gelmedi. Bunun yerine mahkeme heyetinin birleşen davaların yeni iddianamelerini okumak istemesi duruşmaya katılan 200 kadar avukatın tepkisini çekti. Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi’nin yanındaki büyük salonda yapılan duruşmada CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, CHP Zonguldak Milletvekili Mehmet Haberal, Tümgeneral Hıfzı Çubuklu, emekli Orgeneral Hasan Iğsız, gazeteci Tuncay Özkan, eski Özel Harekât Dairesi Başkanvekili İbrahim Şahin, emekli Albay Dursun Çiçek ve Danıştay saldırısı dosyasının tutuklu sanığı Alparslan Arslan’ın da aralarında bulunduğu 53 tutuklu sanık hazır bulundu. Davanın tutuksuz sanığı emekli Albay Arif Doğan da duruşmaya geldi. Tekerlekli sandalye ile gelen Doğan’ın yanında oksijen tüpü de vardı.
SİZİ ALMADAN GİTMEYİZ
İzleyiciler, salona giren sanıkları alkışlayıp “Türkiye sizinle gurur duyuyor”, “Sizi almadan gitmiyoruz” sloganları attı. Sanıklar, izleyicilere el sallayarak karşılık verdi. Tuncay Özkan, “Adalet istiyoruz. Adalet meşalelerini her yerde yakın. Yurtseverlik için adalet. Burada hukuk yok. Bu dava açıldığı gün, cezalarımız verildi. Kendimizi halkın vicdanına bıraktık” diye bağırdı. Mustafa Balbay da, “Burada çürümeyeceğiz. Burada adalet terazisini yükselteceğiz. Biz Türkiye’nin yediveren gülleriyiz. Sizinle birlikte adalet arayacağız” diyerek izleyicilere seslendi. İzleyiciler de “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diyerek Balbay’a karşılık verdi. Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, “Herkes sessiz olsun. Gerekirse izleyicisiz duruşma yaparız” diye uyardı.
200 AVUKAT AYAĞA KALKTI
Özese, Aykut Metin Şükre, Erkan Ayyıldız, Kenan Özay ve Selçuk Özkan hakkında “Silahlı terör örgütüne silah temin etmek” suçundan yeni iddianame hazırlandığı ve Ergenekon Davası ile bu dosyanın birleştirildiğini belirtti. 4 sanık hakkında açılan iddianameyi okunmasına geçileceğini belirtmesi üzerine avukatlar söz istedi. Sanık avukatlarından Vural Ergül de ayağa kalkarak, 3 kez “Savunma, söz hakkı istiyor” diye bağırdı. Ergül’ün ifadelerini slogan olarak nitelendiren ve tutanağa geçiren Özese, avukatın salondan çıkarılmasını isteyince 200 avukat ayağa kalkarak, kararı protesto etti ve geri çekilmesini istedi.
BAŞBUĞ, SALONU TERK ETTİ
Mahkeme salonundaki tabloya tepki gösteren eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ salonu terk etti. Başbuğ, basın mensuplarına, “Yargılamayı görün” dedi. Başbuğ’un ardından bazı sanıklar da çıktı. Gerginlik nedeniyle duruşmaya 4 kez ara verildi. Söz verilmeyen avukatlar sıralara vurarak protestoya devam etti.
‘Sakin olun’ çağrısı
DURUŞMAYI izlemek, sanıkları görmek isteyen yüzlerce kişi mahkeme salonuna girmek istedi. İlk olarak basın otoparkı bölümündeki jandarma kontrol noktasından içeri girdiler. Jandarma kapıdan yüzlerce kişi girince duruşma salonuna doğru geri çekilmek zorunda kaldı. Özellikle TGB’lilerin bulunduğu grup, duruşma salonu kapısına ulaşmak için ana nizamiyeden girmek istedi. Barikat zorlanınca jandarma biber gazı sıktı. Bu sırada asker kordonu yarıldı. 25-30 kişi içeri girdi. Bunun üzerine kapının her iki yanında bekleyen Toplumsal Olaylara Müdahale Aracı’ndan (TOMA) kalabalığa su sıkıldı. Arbedede yaralanan asker ve vatandaşlar oldu. Duruma CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin müdahale etti. TOMA’nın megafonunu alan Tekin, “Sakin olun” çağrısı yaptı. Kalabalık birkaç adım geri çekildi. Asker de barikatı güçlendirdi. Jandarmanın biber gazlı müdahalesinin ardından baygınlık geçirenler oldu. Ancak hazırlıklı gelen bazı kişiler, gazdan etkilenenlere limon dağıtarak biraz rahatlamalaını sağladı.
Baro başkanları ve 200 avukat izledi
BAROLAR Birliği Başkanı Vedat Ahsen Coşar, İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal, Ankara Barosu Başkanı Metin Feyzioğlu’nun da katıldığı duruşmada 200’ü aşkın avukat yer aldı.
SANIKLARA ALKIŞLAR
Sanıklar saat 09.50 sıralarında salona alınmaya başlandı. Sanıklar salona girerken sanık avukatlarından Vural Ergül alkışlamaya başlayınca, izleyicilerde ayağa kalkarak, “Türkiye sizinle gurur duyuyor” diye slogan atıp alkışlamaya başladı. Duruşma başlayana kadar geçen 10 dakikalık sürece izleyiciler ayakta
durarak, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diye slogan atmaya devam ettiler.
BAŞBUĞ ZAYIFLAMIŞ
Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un salona girmesinin ardından bazı izleyicilerin “Ne kadar zayıflamış. Yazık” diye bağırdıkları duyuldu. Duruşmaya ara verildiğinde Başbuğ, CHP’li milletvekillerinin
yanına gelerek, “Hoş geldiniz” dedi. Başbuğ, Odatv davasının sanıklardan gazeteci Müyesser Yıldız ile de kısa bir süre sohbet etti. İlker Başbuğ, emekli Orgeneral Hurşit Tolon ve Mehmet Haberal, sanıkların bulunduğu alandaki ön sırada oturdu.
CHP’LİLER PİDE GETİRTTİ
Duruşmaya ara verilmesinin ardından basın bölümünde oturan ve duruşmaya izleyici olarak katılan CHP milletvekilleri dışarıdan pide getirtti.
ADD: TİYATRO OYNANIYOR
Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Başkanı Tansel Çölaşan duruşma salonu önündeki kalabalığa konuştu: “Burada adalet hukuk yok, bir tiyatro oynanıyor. Ne karar verilirse verilsin halk nezdinde bu dava bitmiştir.”
TGB’DEN İNSAN ZİNCİRİ
Türkiye Gençlik Birliği üyeleri Silivri Cezaevi çevresinde kısa bir süre insan zinciri oluşturdu.
Ressam Bedri Baykam ile şair
Ataol Behramoğlu da duruşmayı izleyenler arasında yer aldı.
SİLİVRİ YOLU
SİLİVRİ Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi’ne 2009 yılında inşa edilen duruşma salonu, 3 yıldır en kalabalık gününü yaşadı. Ergenekon Davası’nda duruşma savcılarının esas hakkındaki mütalaayı açıklayacağı beklentisi üzerine birçok sivil toplum kuruluşu üyeleri Silivri’ye akın etti. CHP, İşçi Partisi, Atatürkçü Düşünce Derneği, TGB’nin çağrısında Türkiye’nin her yerinden yüzlerce otobüsle, binlerce kişi Silivri’ye geldi. Jandarma sabahın ilk saatlerinden itibaren Kınalı-TEM Bağlantı Yolu’ndan Silivri Cezaevi’ne gelen yolu kapattı ve otobüsleri içeri almadı. Binlerce kişi yaklaşık 2 kilometrelik yolu yürüdü. Yol üzerinde Atatürk posterleri, Türk bayrakları satan satıcılar vardı. Ayrıca köfteci tezgâhları kurulmuştu. Jandarma duruşma salonu önünde 3 kademeli güvenlik önlemi almıştı. Mavi bereli komandolar, robokop kıyafetlerini giymiş hazır olarak bekliyordu.
SANATÇILAR DA VARDI
Vatandaşlara destek vermek üzere Silivri’ye gelenler arasında sanatçılar da vardı. Tarık Akan, Rutkay Aziz, Bülent Kayabaş, CHP’li Muharrem İnce ve Umut Oran’la birlikte mahkeme salonu girişinde yerini aldı.
Caniler bir gün kurbana dönüşür
ERGENEKON davasında 3 milletvekili sanık olan CHP duruşmayı geniş bir kadroyla izledi. Ümit Oran, Süheyl Batum, Emine Ülker Tarhan ve Gürsel Tekin’in de arasında bulunduğu yaklaşık 40 milletvekili duruşmaya geldi. Duruşma sırasında Muharrem İnce, Emine Ülker Tarhan, Gökhan Günaydın ve Bülent Tezcan cezaevi önündeki CHP otobüsü üzerine çıkarak basına açıklama yaptı. İlk konuşmayı yapan CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, “Avukatların üzerine robocoplarla saldırıyorlar. Bu davanın mahkemesi özel, tanığı gizli, iddianamesi düzmecedir.
İşte AKP adaleti budur. Sabahtan beri onbinlerin buraya gelmesi Türkiye için bir umuttur. Bundan korkuyorlar merak etmeyin. Diktatörlerin hepsi korkaktır. Bunların hepsini hep birlikte Yüce Divan’a götüreceğiz” dedi.
ADALET KATLEDİLİYOR
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın da şöyle konuştu: “Savcının mütalaasını okuyacağı beklentisi ile binlerce insan doldu ama şu anda burada bu mahkemenin hakimleri ve savcıları, bu mahkemenin avukatlarının görmediği bir iddianameyi bu davaya sokuşturmaya çalışıyor. Avukatlar ‘Biz bu iddianameyi görmedik. Biz bunu okumadık sizden süre istiyoruz’ diyorlar. Avukatlar robocoplarla dışarıya çıkarılmaya çalışılıyor. Burada adalet katlediliyor.”
ZİNCİRLERİ KIRMALIYIZ
CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan da şunları söyledi: “Belaltı vurup rövanş almak için Türkiye Cumhuriyeti’ni büyük bir cezaevine dönüştürdüler. Bu ülkede özgürlük yoksa onu kazanmak gerek. Yolu ne olursa olsun neye mal olursa olsun kazanmamız gerek. Bu halk zincirlerine uzun süre tutsak olmaz. Caniler bir gün kurbanlara dönüşebilir. Hareket etmediğimiz takdirde zincirleri kıramayız. Zincirleri kırmamız gerek. 29 Ekim 2012’de ilk zinciri kırdık.”