Güncelleme Tarihi:
Almanya’da geçen hafta imzaların atıldığı ve kabinenin şekillenmesi için görüşmelerin sürdüğü büyük koalisyon hükümeti içinde ilk kavga internet ve telekomünikasyon bilgilerine ilişkin yaklaşımda ortaya çıktı.
Başbakan Angela Merkel’in liderliğindeki Birlik Partileri (CDU/CSU) Avrupa Birliği tarafından çıkarılan kanunun Almanya’da olduğu gibi uygulanmasını isterken Sosyal Demokratlar (SPD) buna karşı çıktı.
Avrupa Birliği’nin ilgili kanunu birlik ülkelerinde halka ait telefon ve internet bilgilerinin altı ay süre ile kaydedilmesini öngörüyor. Brüksel bu sayede polisin işinin kolaylaşacağını ve suçluları daha hızlı bulacağını savunuyor.
Almanya’da ise şimdiye kadar büyük tartışma konusu olan iletişim bilgilerinin kaydedilmesi veya kısca halkın emniyet birimleri tarafından genel olarak takibi, bu kez de büyük koalisyonda krize neden oldu.
Berlin, AB kanunlarını kendi ülke müktesabatına uyarlamak için henüz ilgili kanunu çıkaramamışken, Brüksel ise Almanya’ya bu nedenle mali yaptırım kararı aldı. Berlin ve Brüksel hattındaki bu gerilim Almanya’ya yıllık 100 milyon Euro’ya mal olacak. Birlik Partileri, ilgili kanunun bu nedenle derhal çıkarılması gerektiğini belirtiyor.
Buna karşın Sosyal Demokratlar Brüksel ile yeniden pazarlık masasına oturmayı ve kanunu bir kez daha müzakere etmeyi istiyor. Özellikle Amerika’nın Avrupa’da yaptığı yasadışı dinleme olaylarından sonra Almanya’da daha da tartışmalı hale gelen bu konuda SPD kanadı hata yapmak istemiyor.
SPD’li milletvekili Michael Hartman, “Konu NSA skandalından sonra daha karmaşık hale geldi.” derken, kanun çıkarmakta acele etmeyecekleri sinyalini verdi. Buna karşın CDU’nun Federal Meclis İçişleri Komisyonu Üyesi Günter Krings ise, “Beklediğimiz her ay, bize daha fazla maliyet getiriyor.” diyerek, kanunun bir an önce çıkarılmasını istedi.
Koalisyon ortakları AB kanunlarını uygulama konusunda prensipte anlaştılar ancak, telefon ve internet bilgilerinin kaydedilmesine yönelik çıkarılacak kanun için henüz bir tarih öngörmediler.
Öte yandan Federal Hükümet’in Bilgi Koruma Sorumlusu Peter Schaar’ın görevinden ayrılmasından sonra bu makama kimin getirileceği de koalisyon içinde tartışma konusu oldu.