"Mustafa Kemal üretmek demek"
Güncelleme Tarihi:
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “12 Eylül askerlerinin bize öğrettiği Mustafa Kemal’i anlamıyoruz. Gardırop Atatürkçülüğü’nü anlamıyoruz biz. Mustafa Kemal demek üretim, alın teri demektir, her alanda üretmek ve çalışmak demektir” dedi. Kılıçdaroğlu dün Meclis grup konuşmasında özetle şunları söyledi:
BÜTÜN SORUNLAR ÇÖZÜLÜR
“Aramızda ciddi sorun yaşayan vatandaşlarımız var. Yeri zamanı gelince söylüyoruz ama bazı sorunlar çözülmüyor. Size bu kürsüden söylüyorum. TBMM çatısı altında söylüyorum. Türkiye’nin çözülemeyecek sorunları yoktur, bütün sorunları çözülebilir ama çözmeyenler var. Biz çözeceğiz. Tek beklentimiz var; bu memlekette herkes huzur içinde yaşasın.
GARDIROP ATATÜRKÇÜLÜĞÜ
Mustafa Kemal’i anlamak farklı bir şeydir. 12 Eylül askerlerinin bize öğrettiği Mustafa Kemal’i anlamıyoruz öyle. Gardırop Atatürkçülüğü’nü anlamıyoruz biz. Mustafa Kemal demek üretim, alın teri demektir. Mustafa Kemal demek, her alanda üretmek ve çalışmak demektir. Mustafa Kemal demek, 600 yıllık Osmanlı imparatorluğu’nun kaçırdığı sanayi devrimini yakalamak demektir; her alanda üretmek ve çalışmak demektir. Mustafa Kemal demek, genç Türkiye Cumhuriyeti’ni bütün dünyaya kabul ettirmek demektir. Gazi Mustafa Kemal’i böyle anlayacağız ve anacağız. Mustafa Kemal demek kendi silah sanayisini yabancı bir ülkeye peşkeş çekmemek demektir.
HUZURA İHTİYAÇ VAR
Okula giden çocuğuna harçlık veremeyen babanın, ailenin huzuru olur mu? Aldığı asgari ücretle ay başını nasıl getireceğim diye düşünen ailenin huzuru olur mu? Biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar. Gerçek işsiz sayısı 8 milyon 112 bin kişi. Hepimizin oturup düşünmesi lazım ve artık yeter dememiz lazım. Bu memleketin huzura ihtiyacı var. Soru şu: Açlığın, yoksulluğun olduğu yerde huzur olur mu? Devletin mallarının, bütçelerinin talan edildiği, yolsuzluğun sıradanlaştığı yerde huzur olur mu? Çiftçinin alın terinin bedelini almadığı, esnafın siftah yapmadığı ülkede huzur olur mu? İşsizlik tam bir sosyal yaraya dönüşmüş vaziyette. Herkes bundan şikâyetçi. Bütün kötülüklerin anası işsizliktir. Geçinemiyorum diyen milyonların olduğu ülkede huzur, bereket olur mu? 1000 liranın altında aylık alan emekli 846 bin 643 kişi var. Ayda 1000 liranın altında gelirle bu adam nasıl geçinecek?
KİŞİ BAŞINA GELİR
Eğer bir ailede kişi başına gelir üçte birden azsa, yani aylık geliri 673 lira ise sosyal güvenlik primini devlet yatırıyor. Kişi başına aylık geliri 673 lira olan Türkiye’de kaç kişi var? Söyleyeyim, 8 milyon 647 bin 283 kişi ayda 673 lira altında gelir elde ediyor. Kişi başına gelir 10 bin doları aşmıştı, bu 673 lira ne? 8 milyon 647 bin kişi ayda 100 dolar alacak, hangi adalet, hangi huzur? Sarayda oturanlar ayda 673 liraya beslensinler, ne olacak bakalım ekmek mi alıyorlar tuz mu alıyorlar.
BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ ÇÖKERSE
Devlet adamı geleceği görür, hesabını yapar. Bunlar ne getiriyor biliyor musunuz? Türkiye’nin bağışıklık sistemi çöküyor. Eğer bir ülkenin bağışıklık sistemi çökerse o toplumda huzur olmaz. İşsizliğin, ahlaksızlığın, yoksulluğun bu noktada olduğu ülkede geniş kitleler etkileniyorsa o ülkenin bağışıklık sistemi çöker. Erdoğan bunları düşünemez, sorunları çözemez. Çözme kapasitesi yok. Türkiye yönetilmiyor savruluyor.”
AİLE SİGORTASI ÖNERMİŞTİM
“HİÇ kimse umutsuzluğa kapılmasın, onu da baştan söyleyeyim. Kimsenin umutsuzluğa kapılma hakkı yoktur. Bütün bu sorunları çözeceğiz. Ben bu sorunlar olmasın diye önceden aile sigortasını gündeme getirmiştim. Eğer bu ülkede aile sigortası olsaydı, her eve asgari ücret seviyesinde ücret girseydi insanlar daha huzurlu olmaz mıydı?”