Güncelleme Tarihi:
ROMAN
Okyanus piyanisti
İpek adlı romanıyla tanınan İtalyan yazar Alessandro Baricco'nun bu kitabına romandan çok monolog demek belki daha doğru. Zaten kitap da tiyatro için yazılmış, daha sonra Giuseppe Tornatore tarafından sinemaya uyarlanmış (Novecentro.) Transatlantiklerin moda olduğu, Titanic dönemini hatırlayın. 1900 yılında Virginia adlı lüks bir transatlantikte bir çocuk doğar. Büyük ihtimalle Amerika'ya göç etmekte olan anne babası onu terkedip gemiden ayrılmışlardır. Çocuğu bulan bir gemici ona çeşitli nedenlerle şu uzun ismi verir: Danny Boodmann T. D. Lemon Bindokuzyüz. Herkesin Bindokuzyüz dediği çocuk transatlantikte büyür ve hiç karaya ayak basmaz. Bu okyanus insanının bir özelliği daha vardır: Olağanüstü bir piyanisttir. Bir gün transatlantiğe binen usta cazcı Jelly Roll Morton ile müthiş bir piyano düellosuna girişir...
Bindokuzyüz
Alessandro Baricco
Çeviren: Turhan Kayaoğlu
Can Yayınları
SİNEMA
Jarmusch ile söyleşiler
Amerikan bağımsız sinemasının önemli yönetmenlerinden Jim Jarmusch'a adanmış bu kitapta, çeşitli gazeteciler ve sinema yazarlarının onunla yaptığı röportajlar bir araya getirilmiş. İsveçli film eleştirmeni Ludvig Hertzberg'in editörlüğünü yaptığı kitap, Jarmusch'un şimdilik son filmi olan Kırık Çiçekler'i de (Broken Flowers) içine alıyor, bu nedenle filmografisi açısından eksiksiz bir başvuru kaynağı olduğu söylenebilir. Bu röportajlarda ister istemez bazı tekrarlar var; ama bunlar yönetmeni daha iyi tanımamızı sağlıyor, onun hayata ve sinemaya bakışında yıldan yıla değişmeyen belli bir tutarlılık olduğunu kanıtlıyor. Röportajlardan, Jim Jarmusch'un gülmeyi seven, mizaha yatkın, yumuşak mizaçlı bir insan ama filmleri üzerindeki kontrolünü korumak konusunda tavizsiz ve kararlı bir yönetmen olduğu anlaşılıyor.
Jim Jarmusch
Derleyen Ludvig Hertzberg
Çeviren: Selim Özgül
Agora Kitaplığı
MEDYA
Avrupa gazeteciliği
Avrupa Birliği, örneğine daha önce rastlanmamış bir proje. Demokrasi bayrağıyla sürdürülüyor ama bir yandan da her alana nüfuz etmeye, her alanda yeni bir "Avrupa yönü" çizmeye çalışıyor. Medya bunın dışında değil elbette. Dolayısıyla yeni bir Avrupa gazeteciliğinden de söz ediliyor. Bir yandan Avrupa medyasının sektör olarak ABD ile rekabet etmesi bekleniyor bir yandan da ifade ve haberleşme özgürlüğü konusunda ortak kurallar, etik düzenlemeler hedefleniyor. Marmara ve Galatasaray üniversitelerinde iletişim konusunda dersler veren Dr. Gökmen Karadağ'ın araştırması, bu konuların hepsini kapsadığı ve sorunları, açıkları ortaya koyduğu gibi, gazeteciler için önemli bir kaynak. Kitabın arkasında yer alan "AB'ye Brüksel Dışından Erişim İçin Kılavuz" tüm gazetecilerin elinin altında bulunması gereken bir rehber.
AB'nın Medyası, Medyanın AB'si
Dr. Gökmen Karadağ
Güncel Yayınları
BİLİM
İnsan DNA'sı için savaş
James Shreeve'in kitabı, İnsan Genom Projesi etrafında kopan savaşı anlatıyor. 1998'de Craig Velter adında bir biyolog, Celera Genomics adlı bir şirket kurduğunu, insan genom haritasını çıkaracağını açıkladı. Aynı anda altı ülke de bu iş için bir konsorsiyum oluşturmuştu. O tarihten itibaren bir tartışma başladı: İnsanın gen haritası, özel bir şirketin kar amacıyla kullanabileceği bir bilgi olabilir mi? Celera için çalışan bilim adamları ile altı ülkenin kar amacı gütmeden İnsan Genom Projesi'nde çalışan bilim adamları arasındaki savaş, 2000'lerin başlangıcında bütün dünyanın ilgisini çekti. İşte James Shreeve, bu savaşı bir gerilim romanı tarzında anlatıyor. Ele aldığı karakterlerden en ilginci, genetik haritaya el koymak isteyen girişimci Craig Velter olduğu için, en çok ona odaklanmış. İki bilim grubu arasındaki mücadeleyi, sanki tüm kavgalara, komplolara tanık olmuş gibi aktarıyor. Anlattıklarının ne kadarı gerçek belki tartışılır ama çok heyecanlı bir kitap yazdığı açık.
Gen Savaşları
James Shreeve
Çeviren: Özgür Atılım Turan
Doğan Kitap
CASUSLUK ROMANI
Kimliğini arayan ajan
Amerikalı casusluk romanları yazarı Robert Ludlum'un son romanı "Ambler Uyarısı" yazarı tüm dünyada meşhur eden Bourne dizisinin (Geçmişi Olmayan Adam) bir başka versiyonu. Bourne dizisinde Jason Bourne adlı kahraman, hem katillerinden kaçmakta hem de kim olduğunu öğrenmeye çalışmaktaydı. Bu romandaki kahraman Harrison (Hal) Ambler ise kim olduğunu bilmektedir ama kapatıldığı psikiyatri hastanesinden bir hemşirenin yardımıyla kaçtıktan sonra, önüne çıkan her kanıt, onun aslında bambaşka bir insan olduğunu göstermektedir. Fakat o da Bourne gibi müthiş bir iradeye sahiptir ve "gerçeği" bulmaya azimlidir. O da kendisini kurtarmak için mücadele ederken bir yandan da peşindekilerden kurtulmaya çalışır. Ludlum, son yıllarında belli ki Çin'in yeni bir süper güç olarak yükseleceğini sezmiş. O nedenle romanda Çin, beyin yıkama taktikleri uygulayan yeni bir casusluk devleti olarak karşımıza çıkıyor.
Ambler Uyarısı
Robert Ludlum
Çeviren: Ceren Aral
Remzi Kitabevi
POLİSİYE
Polis polisi tutuklayınca
Amerikalı yazar Tami Hoag'in son romanı, ABD'de Louisiana'da geçiyor. Buranın Fransız kökenli kültürünü çok çekici buluyor yazar. Bir kadın korkunç bir şekilde öldürülür. Polisler katili bulurlar ama dedektif Fourcade'in arama izni almadan zanlının evinde bulduğu kanıt, mahkemede sayılmaz ve zanlı serbest bırakılır. Ertesi gece dedektif, öfkeden çıldırarak gidip serbest bırakılan katil zanlısını ölesiye döver. İş arkadaşlarından genç kadın polis memuru Annie Broussard tesadüfen dayak olayına tanık olur, müdahale eder ve kendisinden çok kıdemli, üstelik tanınmış bir polis olan dedektifi tutuklar. Yasalara göre, baştan sona haklıdır genç polis memuru; ama tüm meslektaşları onun yaptığını "teşkilata ihanet" olarak kabul eder. Annie aktif görevden alınır, kötü muamele görür. Oysa tutukladığı dedektif Fourcade, "acaba yanılmış olabilir miyim, katil bir başkası olabilir mi" diye düşünmeye başlamıştır bile.
Gölgedeki İzler
Tami Hoag
Çeviren: Ender Nail
Koridor Yayınları