Güncelleme Tarihi:
Nazım'ın çilesi
Radi Fiş
Aksoy Yayııncılık
Vatandaşlık hakkının geri verilmesi tartışmalarının tekrar alevlendiği şu günlerde ünlü şair Názım Hikmet'in hayatını anlatan ilk kaynak kitap yeniden yayımlandı. Názım'ın yakın arkadaşı ve Rusya'daki yıllarında yanından hiç ayrılmayan Rus Türkolog Radi Fiş'in bu kapsamlı çalışmasının yeni basımı birkaç eklemeyle yapılmış. Radi Fiş'in önsözü ve yazdığı mektuplar kitaba ayrı bir özellik ve belgesellik katıyor. Önümüzdeki yıl büyük ihtimalle UNESCO tarafından Názım Hikmet yılı ilan edilecek. Doğumunun yüzüncü yılında bir dünya şairi olarak anılacak Názım Hikmet. Radi Fiş'in çalışması ünlü şairimizin Türkiye'deki çileli yıllarını ve hayatının şiirini nasıl beslediğini göstermesi bakımından hayli ilginç.
Hain’in Muhteşem Öpücüğü
Mayra Papathanasopulu / Çev: Kosta Sarıoğlu
Güncel Yayıncılık
Birçok neden sıralayabilirsiniz ama bilinen bir gerçek var ki, Türk okuru Yunan edebiyatını son zamanlarda yeniden keşfetmeye başladı. Şiirde Kavafis'leri, romanda Kazancakis'leri daha önce okumuş ve sevmiş ama o ilgi uzun sürmemişti. Politik nedenlerle bir ısınıp bir soğuyan hava bu kez sakin bir seyire yerini bırakmış görünüyor. Kostas Mourselas'ın Kızıla Boyalı Saçlar'ına halen çok satanlar listelerinde rastlamak mümkün. Son dönemin en çok satan ve okunan romanlarından biri oldu. Bu kez genç bir Yunanlı yazar, Mayras Papathanasopulu yeni bir Akdeniz rüzgarı estireceğe benzer. Oldukça içten yazılmış, romanın yaşamın kendisi olduğunu savunan bir anlayışın ürünü Hain'in Muhteşem Öpücüğü. Ergenlik çağındaki oğluyla ve kocasının evi terketmesiyle ortaya çıkan sorunlarla boğuşan 36 yaşındaki bir genç kadının yaşamını anlatıyor yazar. Kadınların yazgısı ve dünyaları her yerde aynı mıdır? Sonunda okurun kafasına takılacak bir soru bu.
İçimizdeki Düşman Hipertansiyon
Prof. Dr. Tekin Akpolat
Doğan Kitap
İnsan önce kendi kendinin doktoru olmalıdır. Belki tedavi için değil ama önlem almak için. Doğan Kitapçılık'ın başlattığı bilim serisinin ilk kitaplarından biri Hipertansiyon. Kitabı okuduğunuzda böyle bir hastalık için neden kitap yazıldığını anlıyorsunuz hemen. Yaygın olan pek çok hastalık var ama neden hipertansiyon? Türkiye'de bilinen sadece 6-7 milyon hipertansiyon hastası varmış. Kabaca bir hesaplamayla her on kişiden biri bu hastalıkla uğraşıyor. Bir de kendisinin böyle bir hastalığa sahip olduğunu bilmeyenler var. Belirtileri pek kestirilemediği için insanlar adeta intihar eder gibi yaşamaya devam ediyorlar. Kitap, daha çok hastalığa sahip olup olmadığını bilmeyenlerin işine yarayacak bilgiler veriyor. Hipertansiyon hastası olup olmadığınızı nasıl anlarsınız? Kendi kendinizi nasıl tedavi edebilirsiniz? Dr. Akpolat'ın tavsiyelerini yerine getirirseniz yaşamınızı 10-20 yıl arasında uzatabilirsiniz. Değmez mi?