Güncelleme Tarihi:
Muharrem İnce'nin sözlerinin satır başları şöyle:
Ekonomi batıyor, duvara toslamak üzereyiz. Ey aziz milletim, ey AK Partili kardeşim, ey Ülkücü kardeşim, ey HDP’li kardeşim, ey İYİ Partili kardeşim, ey Saadet Partili kardeşim. Kamyon duvara toslamak üzere. 16 senede başaramadıklarını yine başaramayacaklar. Bugün Erzincan’a gelmeden önce, ekonomi kurmaylarımla birlikte saatlerce toplantı yaptım. Buradan bu durdurulamayan dövizi, doları, euroyu, eğer ısrar ederlerse hepimiz batacağız. Ben Erzincan’dan AK Parti Genel Başkanı sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’a tarihi bir çağrı yapacağım.
Sayın Erdoğan, Sayın Cumhurbaşkanı döviz kurları artıyor. Kısa bir süre içinde bu bize daha yüksek enflasyon ve daha yüksek faiz olarak geri dönecektir. Milletimiz gelir kaybına uğrayacak, ekonomik sistemimiz ciddi bir sıkıntı içine girecektir. Bu tehlikeden kurtulmak için, bertaraf etmek için sayın Erdoğan, size sesleniyorum, size bu memleketin bir evladı olarak çağrımdır.
Bir, lütfen size yanlış bilgiler veren danışmanlarınızı, ekonomiyle ilgili kurmaylarınızı lütfen gözden geçirin. Ve size yalan söyleyenleri bir an önce etrafınızdan uzaklaştırın.
'SÖYLENTİYİ LÜTFEN BERTARAF EDİN'
İki, Sayın Cumhurbaşkanı, Merkez Bankası’nın para politikasını bağımsız bir şekilde uygulamasına lütfen müdahale etmeyin. Üç, acil olmayan kamu yatırımlarının şimdilik erteleneceğini ve kamu mali disiplinin öncelikli olduğunu piyasalarla paylaşınız. Dört, şu anda piyasalarda bir söylenti var. Bir dedikodu var. Bu söylentiyi bu dedikoduyu lütfen bertaraf ediniz. Kambiyo kontrolü ve yabancı para cinsinden varlıkların Türk lirasına dönüştürüleceği gibi çağ dışı uygulamaların hiçbir şekilde gündemde olmadığını kamuoyunda paylaşınız.
Bu tavsiyeleri dikkate alırsanız piyasadaki finansal istikrara katkı sağladığını hep birlikte görürüz. Aziz milletimiz tedirgin olmayın 24 Haziran’dan sonra bu aksaklıklar düzelecektir, düzelteceğiz. Yatırım güvenliğini hep birlikte sağlayacağız. Türkiye sabit kur sistemlerinin tartışıldığı bir ülke olmayacaktır. Atılacak bu adımlarla bir hafta içinde bu karanlık tabloyu hep birlikte gideceğiz. Döviz ve faiz kontrol altına mutlaka alınacaktır. Rahat ol aziz milletim diyorum.
'İNCE ELEYİP SIK DOKUYACAĞIZ'
Size bir kötü haberim var. Hemşehriniz Binali Yıldırım milletvekili listesine müracaat etti. Yeni anayasada biliyorsunuz milletvekillerinden bakan olmuyor, bakanlar dışarıdan. Yani damat milletvekilliğine müracaat etti, başbakan milletvekilliğine müracaat etti. Hesapları şu, '24 Haziran’da Muharrem İnce cumhurbaşkanı olacak, dolayısıyla biz bakan olamayacağız bari milletvekili olacağız' diyorlar, hesap bu.
Yeni dönemde devlet yönetiminde; bir, ince eleyip sık dokuyacağız. Ayrıca böyle bağırıp çağırmakla devlet yönetimi olmaz. Devlet yönetimi nasıl olur? İnce ayarla olur.
Bakın Türkiye’de tarımı öldürdüler. Erzincan’da da biliyorum şeker fabrikasını sattılar, et balık gitti arsa fiyatına. Kamu kaynaklarını öyle peşkeş çektiler ki, artık iki Trakya büyüklüğünde alan ekilemiyor. 2006’da bir kanun çıkardılar, dediler ki milli gelirin yüzde 1’ini tarıma ayıracağız. Türk çiftçisine Türkiye Cumhuriyeti borçludur. Mazot alamıyor, gübre alamıyor çiftçi.
Köylü çocuğu Muharrem İnce’nin, Allah’ın izni milletimin de isteğiyle cumhurbaşkanı olduğumda sözüm söz. Çiftçiye mazot 3 lira olacak. Asgari ücret 2200 lira olacak. Öğrenciler, 19 Mayıs’ta ve 29 Ekim’de 500 lira burs alacaksınız. Bu parayı size Muharrem İnce vermeyecek, CHP vermeyecek, Türkiye Cumhuriyeti verecek.
'YENİ MESLEKLER ORTAYA ÇIKACAK'
Size fizik öğretmeni Muharrem ağabeyiniz söz veriyor. Hiç birinizi tarikat yurtlarına muhtaç etmeyeceğim. 475 lira kredi alıyorsunuz, okul bitiyor. Bittikten sonra iş bulamıyorsun, babandan da para isteyemiyorsun, kredi de kesiliyor, ortada kalıyorsun. Türkiye Cumhuriyeti büyük devlettir. Türkiye Cumhuriyeti 22 yaşındaki gencine, o 475 lirayı iş bulamadığı sürece okulu bitse de 2 yıl ödemeye devam edecektir. Gençler sizinle birlikte bu ülkeyi kalkındıracağız. Bakın dünyayı tanıyamazsanız bunu başaramayız. Bu kampanyada kadınlara ve gençlere güveniyorum. Kadınlar ve gençler onlarla kazanacağız.
Çocukken babaannem televizyon düğmesini açıp kapatamazdı. Derdik ki 'ya nene bu düğmeye basarsan açılır, basarsan kapanır' derdik, 'bilemem' derdi. Ben size 30 sene önce deseydim ki cep telefonu diye bir şey çıkacak desem inanır mıydınız? Şimdi bir şey daha söylüyorum sıkı durun. Önümüzdeki 10 yıl çok değişik bir dünya olacak. Yeni meslekler ortaya çıkacak. Mesela robot koordinatörlüğü çıkacak, mekatronik mühendisliği çıkacak. Gençler sizi bunlara uygun yetiştireceğiz. Fransız genci neyi biliyorsa sen de onu bileceksin.
'ORTAK AKLI KULLANACAĞIZ'
Tarımı yeniden ayağa kaldıracağız. Nasıl ki Türkiye dünyada kendi kendine yeten 7 devletten birisiydi. Bugün bundan vazgeçtik. Her şeyi iptal edecek, ramazan ayı yakında bayram, fıstık bulunmuyor, pahalı. Fıstıksız baklava peşine düşüyor millet, tarım bakanı diyor ki 'ithal ederiz' diyor. Neyi ithal ediyorsun ya? Utanmıyor musun? Antep fıstığı bu. Antep fıstığını yurt dışından almaya utanmayacak mısın? Bakanın adı Fakıbaba, milletin adı Fakirbaba.
Gençler, evlatlarım, öğrencilerim beni dinleyin. AK Partili kardeşlerim, MHP’li kardeşlerim, İYİ Partili kardeşlerim, HDP’li kardeşlerim siz de dinleyin. Neden yoksuluz? Kafamız mı çalışmıyor? Bedenimiz mi çalışmıyor? Neden yoksuluz anlatayım. Neden az para kazanıyoruz? Türkiye en güzel elbiseleri dikiyor mu? Dikiyor. Bir İtalyan elbisesi 15 bin lira ama elbise Türkiye’de dikiliyor. Bir televizyon yapıyor mu Türkiye? Üretiyor. Türkiye otomobil üretiyor mu? Üretiyor. Peki biz bir televizyondan 10 euro kazanıyoruz. Bir otomobilden 100 euro kazanıyoruz. Yani çerez parası. Yani çalışıyoruz ama boşa çalışıyoruz. Verimsiz çalışıyoruz.
Şimdi bizim bir otomobilden çok daha fazla para kazanmamız lazım. Niye kazanamıyoruz? Çünkü teknoloji bize ait değil. Tasarım bize ait değil. Çünkü marka bize ait değil. Senin Mercedes’in var mı? Yok. Otomobil üretsen de boşa çalışıyorsun. Bizim marka üretmemiz lazım. Tasarım, teknoloji… Peki bunu kim yapacak? Gençler yapacak. Hangi genç yapar? İyi eğitilmiş genç yapar. Onu da biz sağlayacağız. Markada olmazsan, arkada olursun. Sloganınız bu olsun. Bizim derdimiz ne? En öne geçmek. Türkiye’yi en öne geçirmek. Kim yapacak bunu? Ekibimle birlikte.
Bir yanda bir tek adam var, yanında da ehliyetsiz bir ekip var. Şimdi güçlü bir lider getireceğiz, yanına da ehliyetli bir kadro getireceğiz. Tek başına değil, güçlü bir kadroyla. Ortak aklı kullanacağız.