Muhalefetten Hükümet'e: Halkın Sabrıyla oynamayın

Meclis'te grubu olan DYP, SP ve AKP'nin yanısıra CHP de hükümeti Arjantin örneğini ciddiye alması konusunda uyardı. Partilerin bu konudaki görüşleri şöyle:

ÇİLLER: TÜRKİYE EN DİPTEKİ ÜLKE

DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, Türkiye`nin, IMF`ye en fazla borcu bulunan ülke olduğunu savundu. DYP Basın Müşavirliği`nden yapılan açıklamaya göre, Çiller, Arjantin`de yaşanan son olaylarla ilgili şunları kaydetti:

``Türkiye, IMF`ye en fazla borcu olan ülkedir. Arjantin`de kur değişikliği olmuyor, ama onlarda enflasyon yüzde 5. Türkiye`de üretilmiyor ve gençlerimiz işsiz. Kentlerde oturan gençlerin halen yüzde 40`lara varan bölümü işsizlik yaşıyor. Hiç kimse `Biz başardık` demesin ve hiç kimse unutmasın ki, bu fakirleştirilen halk daha fazla vergi ödüyor ve ödeyecek.

Dünyanın en dipteki ülkelerinden biri olmak yeteri kadar utandırıcıdır. Türkiye`ye `en dipteki bir ülke` olarak işaret edilmesi, Türkiye biraz daha iyi olsa dahi, büyük Türkiye`ye yakışmayan bir utançtır.``

AKP: KENDİNİZİ KANDIRMAYIN TEDBİR ALIN

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Abdullah Gül, Arjantin`deki ekonomik sorunların ortaya çıkardığı tablonun, yıl ortasında esnaf eylemleriyle Türkiye`de yaşandığını ifade ederek, "Arjantin`de olanlar, Türkiye`de olmaz diye kimse kendisini kandırmasın, tedbirler alınsın" dedi.

Gül, Arjantin`in IMF politikalarına kayıtsız şartsız uyarak, ``hazin sonunu`` hazırladığını kaydetti. Arjantin`in inisiyatif kullanamadığını dile getiren Gül, ``Arjantin`in ekonomik göstergelerinin Türkiye`nin ekonomik göstergelerinden aslında daha iyi olduğunu`` söyledi. Türkiye`nin daha negatif göstergelere sahip olduğunu dile getiren Abdullah Gül, ``Kimse kimseyi kandırmasın, sene ortasında esnafların yürüyüşünü iyi hatırlayalım. Türkiye, Arjantin`i aslında sene ortasında yaşadı`` diye konuştu.

SP: GÜLLÜK GÜLİSTANLIK TAKDİM EDİLİYORDU

SP Grup Başkanvekili Yasin Hatiboğlu, IMF`nin programlarının uygulandığı ülkelerin aynı sonu yaşadığını savunarak, Hükümet`in Arjantin`deki sosyal patlamayı görmesi gerektiğini söyledi.

Hatiboğlu, TBMM`de düzenlediği basın toplantısına, ``Umuyorum ki, Sayın Derviş`in akıbeti Cavallo`nun akıbetine, ülkemizin akıbeti de Arjantin`inkine benzemez`` sözleriyle başladı.

IMF programlarının uygulandığı Endenozya, Malezya ve Arjantin`in aynı sonu yaşadığını dile getiren Hatiboğlu, Arjantin`de yaşananlardan ders çıkarılmasını istedi. Hatiboğlu, şöyle konuştu:

``Bu Hükümet Arjantin hükümetini, Arjantin`in maruz kaldığı sosyal patlamayı görsün artık. Arjantin de dün güllük gülistanlık gibi takdim ediliyordu. Başarılı olduğu ifade ediliyordu. IMF tam ölüm noktasına götürünceye kadar, hani ölülerde bir geçici canlılık görülür, Arjantin öyle oldu.``

Hatiboğlu, Arjantin`de kısa bir parlak dönem yaşandığının söylendiğini belirterek, ``IMF, asıl öldürücü darbenin ne zaman vurulacağının hesabını iyi biliyordu. O darbeyi vurdu, Arjantin`i vurdu. Burada IMF dediğiniz şey dünya krallığı idealidir`` dedi.

BAYKAL: HALKIN YARISI YATAĞA AÇ GİRİYOR

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, İzmir Adnan Menderes Havaalanı`nda, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Baykal, bir gazetecinin, ``Arjantin`de ekonomik kriz sonucu sosyal patlama oldu. Halk IMF ve Dünya Bankası`nı suçluyor. Türkiye ile paralellik kurabilir misiniz?`` sorusunu, Arjantin ile Türkiye`nin uzun süredir birlikte anıldıklarını, bunun da ekonomik benzerliklerden kaynaklandığını belirterek, şöyle yanıtladı:

``Ancak Arjantin ile Türkiye arasında farklılıklar vardır. Türkiye`de böyle bir durumun yaşanmamasını umut ediyorum. Toplumsal yapımız farklı. İnsanımız en ağır sorunları bile dayanışma ile aşma alışkanlığını sürdürüyor. Bizim insanımız bir hak duygusu ile (Benim olmayana el uzatmam) özenini gösteriyor. Çapulculuk, tepki, geleneğimizde yok. Başkaldırı var. Ama başkasının hakkına tecavüz yok. Bir diğer temel farklılığımız, Türk insanının yağma anlayışı olmamasıdır."

Türk halkının tüm bu farklılığına rağmen, iktidarın rehavete düşmemesini de isteyen Baykal, Türkiye`de çok acı şeylerin yaşandığını, Türk halkının sabrıyla oynanmaması gerektiğini ifade etti. Baykal, şöyle devam etti:

``İnsanlar perişan. İşsiz kaldı. Çocukları doyurmak için babalar aç yatıyor. Türkiye`nin yarısı yatağa aç giriyor. Açlıktan insanlar ölüyor. Bir an önce toparlanmak lazım. Toplumsal geleneklerimiz de bozuldu. Ramazan ayında bu iyice görüldü. İnsanımız ianeyle, yardımla yaşar hale geldi. Türkiye`de idarenin ve siyasetin yeniden yapılanmayaihtiyacı var. Kamu alanında verimli çalışma ortamına ihtiyaç var. Devleti, Ankara`dan Anadolu`ya taşımak lazım. Böylelikle hem hizmeti hem verimliliği artırırız, hem de maliyeti azaltırız``