Muğla Valisi mercek altında

Güncelleme Tarihi:

Muğla Valisi mercek altında
Oluşturulma Tarihi: Ekim 20, 2001 00:00

MUĞLA Valisi Lütfi Yiğenoğlu hakkında, ‘‘Yiğenoğlu gidici mi?’’ diye bir yazı yazdık geçenlerde... Büyük bir çoğunluğun çalışmalarını başarılı bulduğu valinin, Kültür Bakanı İstemihan Talay tarafından bir 'mühür' kavgası nedeniyle görevden alınarak yerine İçişleri Bakanlığı Genel Sekreteri Hüseyin Aksoy'un getirilmek istendiğini yazmıştık. Nitekim dün atama kararnamesinin Cumhurbaşkanlığı'na gönderildiği bildiriliyor.Yazımızla ilgili çeşitli tepkiler aldık; Muğla'dan yerel bir siyasetçi, ‘‘Siyasetçiler valileri her zaman tehlikeli görürler. Çalışıp güzel işler yaptıklarında onları kıskanır, acaba önümüzdeki seçimde aday olacak mı diye düşünürler.’’ diye konuştu. İlk kadın Vali Lale Aytaman, Muğla'daki başarısından dolayı milletvekili yapıldığını, bir dönem sonra ortadan siliniverdiğini hatırlattı. Okurumuz bu nedenle ‘‘Sevilen adamı tutmazlar’’ dedi. Muğla gibi rantın yoğun olduğu bir yerde bir valinin rahat görev yapmasının o kadar kolay olmadığını anlatırken Yiğenoğlu'nun eşinin öğretmenlik yaptığı, bir arabasının bile olmadığı söylendi bize.Bundan bir gün sonra faksımıza Ankara'dan bazı belgelerle düşen bir notta ‘‘Vali'nin alınmasına karşı tepkiler doğru ama işin arkasında ne olduğunu bilmiyorsunuz galiba’’ deniliyordu.Yiğenoğlu'nun, bundan önce Ağrı'daki görevi ile ilgili olarak birçok soruşturmadan geçtiği ve halen Yargıtay'da üç davadan yargılandığı anlaşılıyor. AĞRI'DA YAPTIKLARIHakkındaki iddialar şöyle özetlenebilir:'Vali'nin, devletin koyduğu sınır ticareti (motorin) limitlerini aştığı, kardeşinin ortak olduğu zengin kişiler de dahil olmak üzere kayırdığı bazı şirketlere yetkisi olmadığı halde 240 bin ton motorin ithal etme imkanı sağladığı (120 milyon $), sınır ticareti fonundan Ağrı Et'e para aktardığı... Vali'nin Ağrı'da kurduğu 13 şirketin koordinatörlüğünü verdiği ve Ağrı Et'in başındaki mühendis Ali İstemihan'ın asker kaçacağı olduğu ve Yiğenoğlu'nun desteği ile askere gitmediği ve bu nedenle görevini ihmal ettiği (bu kişi şimdi Muğla Özel İdaresi'nde görevli)... Ağrı Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesinde bulunan ihalelerle ilgili yapılan işlemlerde ihaleye fesat karıştırdığı...'İTİBAR VE İTİMATAyrıca, İçişleri Bakanlığı'nda; 'Ağrı'da önceliği olmayan ve kendisini asgari 50 yılda amorti edecek zamansız ve gereksiz yatırımlara (telesiyej gibi..) kalkıştığı; hesabını veremediği yaklaşık 65 milyar TL'nin kişi borcu olarak kendisinden tahsilinin karara bağlandığı; Muğla Marmaris'te bir otelin bir vakfa usulsüz devri nedeniyle hakkında soruşturma açıldığı; Muğla'da ören yeri gelirlerini kültür faaliyetleri dışında usulsüz ve amaç dışı olarak kullandığı ve bunun hesabını bugüne kadar Kültür Bakanlığı'na vermediği... Kamu niteliğindeki bazı tesisleri Muğla Hizmet Vakfı'na ve MELSA şirketine devrederek usulsüzlük yaptığı' öne sürülüyor ve yasadışı uygulamaları sonucunda hakkında şöyle bir değerlendirme yapılıyor:‘‘Devlet otoritesinin korunması, halkın devlete olan güveninin sağlanması ve mülki idari amirine duyulan itimat ve itibarın sarsılmaması açısından eylemli valilik görevinden alınması gerektiği kanaati ve sonucuna varılmıştır.’’Yiğenoğlu bu kadar 'suçlu' ise neden 2 yıl öne Ağrı'dan Muğla'ya verildi? Görevden alınması için ille de bir bakanla kavga etmesi mi gerekiyordu?Pakdemirli’ye yanıtlarANAP Milletvekili Prof. Ekrem Pakdemirli'nin, TSK mensuplarına yönelik iddiaları tartışma konusu olmaya devam ediyor.İLKAY Turgay (Sarıyer) Kendisi ordunun, profesör ve hákimlerin arasına nifak tohumları ekmeyi bıraksın da, ülkenin bu hale gelmesinde kendi paylarını bir düşünsün. Pakdemirli, devletin uçağı ile Çeşme'ye yazlığının açık kalan penceresini kapatmaya gittiğini unutmasın. Ele verir talkını kendi yutar salkımı.AHMET Dursunoğlu (Çankırı) Sayın Pakdemirli, başçavuş maaşından bahsediyor. Yıllarını orduya vermiş bir başçavuş 600 milyon maaş alıyor. Oğlum ise 3 yıllık astsubay, eline geçen para 450 milyon. Elinde silahla dağlarda şehit olan bir astsubayın aldığı bu para mı sizi rahatsız ediyor? Kaç şehit evladı yolsuzluklar yüzünden aç durumda.DR. ve Doç. adına E.T., S.Y., Y.M. (Ankara) Pakdemirli'nin öğretim üyelerinin maaşıyla ilgili sözleri doğrusu bizim için alay edilmekten öte bir anlam taşımıyor. Biz biliyoruz ki, maaşlarımızın oranı iktidarda olan siyasiler tarafından belirlenmektedir. Kendisi de bir zamanlar öğretim üyeliği yapan ve Prof. derecesine kadar gelen Sayın Pakdemirli'nin Maliye Bakanlığı görevinde de bulunmuş olması, bunlara karşı bizlerin maaşının başçavuş maaşı kadar olmadığından söz etmesi siyasi bir manevra değilse, maalesef bizimle alay edilmek değil midir?Sanatın haber değeri var mı?BUGÜNLERDE tiyatrolar perdelerini açıyor.Operalar, baleler, konserler yeni sezona merhaba diyor.Özel tiyatrolar ekonomik krize rağmen, savaşa rağmen, bu sektöre sermaye yatırıyor.Ama gündemde savaş var. Kriz var. Sanatın haber değeri yok. İnsanlar korku içinde. İnsanlar ne yapacağını bilmiyor.Eskiden tiyatroya, operaya, baleye, konserlere giden, kitap okuyan, sergilere giden insanlar evlerinde. Mutsuz, korku içinde, neden?Çünkü sanat gündemde değil, haber değeri yok.Bu böyle sürüp gitsin mi?Hayır tabii ki, bin defa hayır.Bugün ülkemiz ve dünya insanları için de tekrarlıyoruz: Sanata evet.Bizler perdelerimizi açtık. Bizler buradayız.Gündemi beraber belirleyelim.Savaş mı, sanat mı, kriz mi, yolsuzluk mu, korku mu?Gündemi değiştirmeye var mısınız?Yeni sezonu açtıkTOBAV (Devlet Tiyatroları Opera ve Balesi Çalışanları Yardımlaşma Vakfı)İnfial çok mu haksızFAKSIMIZ ve elektronik postamız, milletvekili maaşları ve referandum konusundaki tepkilerle doluyor. Hepsini yayınlamak mümkün değil tabii.. ATO Başkanı Sinan Aygün'ün referanduma destek önerisine para bağışı vaadi yağdı. Aydın'dan Burhan Önel, ‘‘Referandum katılım payı olarak 500 milyon katkıda bulunmak istiyoruz’’ dedi. Okurlarımızdan C.A.,‘‘Bu sosyal sınıfın diğer bütün sosyal sınıflar üzerinde taammüden ve cebren tahakküm kurması teşebbüs aşamasını çoktan geçmemiş midir? Toplumda duyulan infial çok mu haksızdır?’’ ve Zeynel Çelik, ‘‘Hükümet referandumdan neden çekiniyor?’’diye soruyorlar.Yılmaz’a tepkiANAP lideri Mesut Yılmaz'ın ‘‘Halkla Meclis'i karşı karşıya getirmek isteyenlere, sivil siyaseti boğmak isteyenlere gün doğacaktır’’ sözüne tepkiler de şöyle:Kadıköy'den Hayrettin Gümüşkargı, ‘‘Bence asıl Türkiye'nin, Yılmaz gibi bir politik-acı'yı çekmeye hakkı yoktur.’’Ankara'dan Sadi Kılıç: ‘‘Yılmaz bu sözlerine daha doğrusu bu iddialarına açıklık getirmek zorundadır. Kastettiği, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Cumhurbaşkanı ise çok ağır bir iddiadır. (...) Cumhurbaşkanı'nın verdiği karar neticesinde elbette ki referanduma gidilmemelidir. Ancak milletvekilleri de kafalarını ellerinin arasına alıp, halkın, kendilerine gösterdiği tepkinin nedenlerini düşünmek zorundadır.’’GÜNÜN SÖZÜ‘‘33 yıllık memuriyet hayatımda şunu öğrendim, bir şey yaparsanız suçlu oluyorsunuz, hiçbir şey yapmazsanız hiçbir şey olmuyor. Devlete verdiğim hizmetlerden pişmanım. O noktaya getirdiler.’’(Yargıtay'da iki ayrı davadan yargılanan eski Bursa Valisi Orhan Taşanlar'ın sözlerinden)MESAJ TÜRK Telekom'a... 29.8.2000 yılında 2000 yılı telefon rehberi ücreti olarak 14.200.000 TL'yi Ziraat Bankası'na yatırdım. Fakat maalesef bir yılı aşkın bir süredir hálá rehberlerin basımı ve dağıtımı yapılamadı. Konunun incelenmesini ve unutturulmamasını rica ederim.Fikret ALTAN-İSTANBUL
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!