Güncelleme Tarihi:
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, dün CHP Genel Merkezi’nde gerçekleştirilen eğitim sendikaları ile buluşma etkinliği açılışında özetle şunları söyledi:
BEŞ AYRI ÖĞRETMENLİK
“CHP olarak müfredat yapmayı anayasa yapmak kadar önemli görüyoruz. Anayasa yapma konusunda ülkede sürekli bir iddia, bir çağrı ve talep var. İşin özüne girene kadar söylenen pırıltılı lafların hepsine katılıyoruz. Anayasalar aşkın zamanlı metinlerdir. Tam bir mutabakatla yapılması gerekir deniyor. Ama bunu yapmak için gerekli irade gösterilmiyor. Mevcut anayasaya uymuyorlar ama pırıltılı sözlerle ‘Gelin yenisini birlikte yapalım’ diyorlar. Biz anayasa için söylenen ‘üzerinde bir mutabakatın olması gerekmektedir’ sözlerini müfredat için de duymak isteriz. Ama buradaki temel hedef kendine göre bir nesil yetiştirmek olunca işte sıkıntılar orada başlıyor. Her gelen bakan bir reform yapıyor. Öğretmen odasında ücretli öğretmen, sözleşmeli öğretmen, normal öğretmen, uzman öğretmen ve başöğretmeni birlikte oturtuyor. Eğer Öğretmenlik Meslek Kanunu’nu geçirebilseydi altıncısı da gelecekti, aday öğretmen olacaktı. Bu çalışma şekli topyekûn iş barışına aykırı zaten.
YAZ-BOZ TAHTASI
Ücretli öğretmenlere asgari ücretin altına denk gelecek maaş ödemesi yapılıyor. Yani devlet herhangi birine, kuaföre, berbere, markete asgari ücretin altında eleman çalıştırırsa teftiş yapıyor, ağır cezalar kesiyor, ısrar ederse işyerinin kapanmasıyla sonuçlanacak cezalar var. Ama öğretmenlik gibi bir kutsal mesleğin mümessillerine asgari ücretin altında çalıştıracak düzenlemeleri içine sindirebiliyor. Öğretmenlerin yüzde 91’i maaşıyla geçinemediğini söylüyor. Öğretmenlerin yüzde 63’ü başka kişilere borçlu olduklarını söylüyorlar. Eğitim sistemi yaz boz tahtasına dönüşmüş ve ülkenin önüne kendi reçetesini koyması gerekiyor.”
1 MİLYON GENCE KUMPAS
Özgür Özel, Öğretmenlik Meslek Kanunu’yla ilgili de şunları ifade etti: “Ekime kadar bir zaman var. Kimseye danışmandan getirdikleri Öğretmenlik Mesleği Kanun Teklifi’nin Genel Kurul’daki görüşmelerinin yarıda kesilmiş olmasını önemli bir başarı olarak görüyoruz. 1 milyon mezun edip atamadığı öğretmene, atanamayan öğretmen diye bir eksiklik, kusur atfediyordu. Kanun teklifi yasalaşırsa belirli sayıda öğretmeni alacak, akademiye getirecek, iki yıl boyunca güya eğitecek, değerlendirmeye tabi tutacak. Subjektif kriterlerle, yaşam biçimiyle, siyasi görüşüyle ve iki yıllık mülakatın sonunda kendisine uygun yapıda olanları atayacak, geri kalanları da dışlayacak. Bu herhalde Cumhuriyet tarihinde devletin millete, milletin evladına, 1 milyon gence kurmuş olduğu en büyük kumpastır.”