Mucizeler cemiyeti

BU OKUL HAYATIMIN DÖNÜM NOKTASI
MARDİNLİ bir ailenin üç çocuğundan en küçüğü Şeyhmus Aca, 12’nci sınıf öğrencisi. Mardin’deki öğretmeni sayesinde Darüşşafaka’nın sınavına giriyor. Başta bunu bir deneme sınavı zanneden Aca, başarısının anlamını sonradan kavrıyor: “Buraya gelince nasıl bir dünyaya girdiğimi aklım almıyordu...”

Aca’nın annesi önce çocuğundan ayrı kalmak istemiyor. Anneyi ikna etmek için herkes seferber oluyor. İlk ikna turundan mağlup dönen öğretmeni, okul müdürüne bilgi veriyor. Şeyhmus Aca, hiç unutamadığı o günü, “Öğretmenimden tutun, kaymakam, vali, Mardin’deki protokol annemi ikna etmek için toplanıp eve gelmişti” diye anlatıyor. Ve ardından Darüşşafaka günleri başlıyor: “Bahçede herkes oynuyordu, ben de annemin elini bırakıp yanlarına oynamaya gitmiştim. Annem öyle arkamdan bakakalmış. Şimdi okulun Robot Kulübü’ndeyim. Okul benim hayatımda dönüm noktası oldu. Bırakın Amerika’ya gitmeyi haritada göstermek bile zor olurdu belki ama okul sayesinde 4-5 defa gidip ülkemi temsil ettim. Bu çok gurur verici bir şey. Okulun bana öğrettiği en güzel şey, her şanssızlığın içinde illâ bir şans vardır. Küçükken babamı kaybetmiş olabilirim, bu büyük bir şanssızlıktı benim için. Ama bu okula gelmek çok büyük bir şans... Ben de mesleğimi elime alır almaz, bağışçı olmak istiyorum.”

17 YAŞINDA 6 SERGİ
17 yaşındaki Defne Hadiş, üçüncü sınıftayken Darüşşafaka’dan gönderilen davet mektubuyla giriş sınavından haberdar oluyor. Resme yeteneği olan Hadiş, resim öğretmeni Selvihan Özel Özcan’ın desteğiyle geleceğin tanınmış ressamlarından olma yolunda adım adım ilerliyor. Hadiş, Darüşşafaka’nın desteğiyle bugüne kadar altı sergi açtı. En sonuncusu da TÜYAP’taydı.

Kaybettiği babasının da  resim çizmeyi çok sevdiğini, beraber resimler yaptıklarını anlatan Hadiş, şunları söylüyor: “Benim gibi resim yapan bunu tutku olarak benimsemiş Türkiye’de ya da dünyada milyonlarca çocuk var. Başka bir okulda olduğumu hayal ettiğimde de aklıma yine resim yapmayı seven, buna aşkla bağlı bir çocuk geliyor. Ama süreç benim için daha zor olurdu bundan eminim. Bu imkânlar olmasaydı benim de bakışım farklı olurdu. Bu kadar kendimden emin olamayabilirdim. Hani hem ayakların yere bassın, hem de ayakların yerdeyken başını gökyüzünde tutabil...

Sanat ve bilimin ortaklığı çok önemli ve Darüşşafaka, bana bu dengeyi kurmak gerektiğini gösterdi. Darüşşafaka’nın eğitime bu kadar çok ihtiyaç duyulan bir ülkede yarına ekilebilecek önemli bir tohum olduğuna inansınlar.”

SON DAKİKA BAĞIŞIYLA BAŞLAYAN RÜYA...
DARÜŞŞAFAKA sayesinde hayatı şekillenen sayısız çocuk var. Bunlardan biri de bu sene yedinci sınıfa geçen Muhammed İkbal Yaşar. Yedek listesinde kalan Yaşar’ın hayatı 2016’da okullar açılmadan Güler Haşimoğlu’nun yaptığı bağışla değişiyor. Son anda yapılan bu bağışla bir öğrencilik kontenjan daha açılıyor. Ve, kaderi değişen o şanslı çocuk Muhammed İkbal Yaşar oluyor. İzmir’de dayısının evinde kahvaltı yaparken gelen güzel haber ailenin umutlarını yeniden yeşertiyor: “Annem, dayım, yengem, kuzenlerim vardı. Onlar da çok mutlu oldular. Ben de çok mutlu oldum. Alışana kadar okulda bana hep destek oldular. Ailem de çok yardımcı oldu, ‘sen yaparsın’ dediler. Sonradan alışmaya başladım, artık çok iyiyim. Kendimle gurur duyuyorum. Hatta bu okula geldiğime hâlâ şaşırıyorum, bu rüya mı diye.”

YANİ BİR RÜYA GİBİ...
Yaşar, ileride desteğe ihtiyaç duyan, ulaşabildiği herkesin hayatına dokunmak istiyor. Anne Salihe Yaşar “Her sene 120 öğrenci alınıyordu, o sene 121. öğrenci biz olduk. Mucize gibi bir şey oldu. O bağışçının, bir öğrenciye daha burs vermesi inanılmaz bir şeydi, yani bir rüya gibi. Herkesi bağış yapsın. Bir yetim çocuğu okutmak ne büyük bir sevaptır” diyor.

HER ŞEY ÇOCUKLAR İÇİN
Mustafa Kemal Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım, yazar Sait Faik Abasıyanık cemiyetin bağışçıları arasındaydı. Şimdi de kimi mirasını bağışlayarak, kimi vakıf adına koşarak, kimi günlük yevmiyesinden arttırarak yaptığı bağışla binlerce öğrencinin hayatına dokunuyor...

BİR ÇAY EKSİK İÇ...
Olcay Soykan (46), üst düzey yönetici asistanı. Antalya Runatolia Maratonu’nda, Darüşşafaka Cemiyeti’ne destek için koşan Soykan, “Bir kişinin bile değiştireceği o kadar çok şey var ki. Her şey benim yaptığım şeyle mi değişecek gibi düşünmemek lazım.  Herkes gönüllü katkıda bulunmalı. O gün bir çay eksik içtiğinizi farz edin, 2 lira, 3 lira, 5 lira neyse, bağışçı bu miktarın az ya da çok olduğunu düşünmemeli. 1 lira bile ulaştığı, dokunduğu kişinin hayatını kökten değiştirebiliyor. 1 lira olmadan biz 1 lira eksiğiz” diyor.

1 LİRA OLSA BİLE...
Konyalı Osman Uzdere, işçi emeklisi. 7 yıl önce hayatını kaybeden kızının üç yadigârını himayesine alan Uzdere, torunları Beyza Buse ve Büşra Yağmur Akdin’i Darüşşafaka’da okutuyor. En küçük torunun da burada eğitim almasını isteyen Uzdere, son 5 yıldır tutamadığı orucunun fitresini Darüşşafaka’ya bağışlıyor:  “Ramazanlarda oruç tutamıyorum. Bir hayır kurumuna verilmesi veya bir şahsa fitre verilmesi lazım, hepsine 1’er lira dahi olsa, buraya vermeyi tercih ettim. Hepsi yaralı. Kiminin anası yok, kiminin babası yok.”

TÜM MAL VARLIĞINI BAĞIŞLADI
Abidin Çarpa (54) ailesindeki altıncı Darüşşafakalı: “Türkiye’de alınabilecek en iyi eğitimi aldık. Yabancı dil olsun, temel branşlar olsun. Giyim kuşamımız, yeme içmemize kadar her şey okuldandır. Bu imkâna kavuşan birisinin hayatı değişiyor. Ve hayata artı bir olarak başlıyorsunuz.” Kendisine sunulan fırsatın, başka çocuklar için de devam etmesini isteyen ve iş hayatına atıldığından beri Darüşşafaka’ya maddi destek sağlayan Çarpa bütün mal varlığını Darüşşafaka’ya bağışladı.

155 YILDIR ŞEFKAT YUVASI
DARÜŞŞAFAKA yani şefkat yuvası... 155 yıllık tarihi olan yuva, Türkiye tarihinin eğitim alanındaki ilk sivil örgütlenmesi. Bir asırdan fazladır annesi ya da babası hayatta olmayan, maddi durumu yetersiz, yetenekli çocuklar hayırseverlerin bağışlarıyla geleceğe donanımlı olarak hazırlanıyor. 1863’te padişah fermanıyla kurulan Darüşşafaka’nın başlangıçtaki amacı, Kapalıçarşı ve çevresinde çalışan çırakların eğitimiydi. Osmanlı  - Rus savaşı döneminde  göçmen binlerce kız ve erkek çocuk Darüşşafaka binasına yerleştirildi. Erkek çocuklardan annesiz-babasız olanlar okula alındı. 1881’de ilk mezunlarını verdi. Namık Kemal, Ahmet Mithat Efendi, Selim Sırrı (Tarcan), şair Yahya Kemal (Beyatlı), tarihçi Yusuf Akçura gibi birçok değerli insan öğrenci yetiştirdi bu kurumda. Hali hazırda Darüşşafaka’da 69 şehirden 958 öğrenci okuyor. Öğretmen başına beş öğrenci düşüyor. İngilizcenin yanında, Almanca veya Fransızca öğretiliyor. Kendisi de bir Darüşşafakalı olan Darüşşafaka Cemiyeti Yönetim Kurulu Başkanı M. Talha Çamaş, “Her büyük değişim çok küçük adımlarla başlar. 155 yıldır hayırsever kurum ve bireylerin bağışlarıyla çocuklarımıza nitelikli eğitim olanağı sağlıyor” diyor.

BAĞIŞ YAPIN BAYRAM OLSUN
HER yıl mayıs ayında, 21 ilde yapılan sınavla 120 öğrenci alınan okulda, çocukların eğitim masrafları, her türlü ihtiyaçları bağışlar sayesinde karşılanabiliyor. Her kuruş bağış işe yarıyor. Şimdi Kurban Bayramı arefesinde şefkat yuvası bağışları bekliyor.

- KREDİ KARTI: BKM Express hesabınızla hemen gerçekleştirebilirsiniz. Kartların 3D secure uygulamasına açık olması gerekiyor.

- HAVALE-EFT: İstediğiniz bankadan Darüşşafaka Cemiyeti’nin bağış hesaplarına havale yapabilirsiniz. İnternet bankacılığı BAĞIŞ menülerinden bağış yapabilirsiniz. (Hesap numaraları için www.darussafaka.org)

- SMS: Tüm operatörlerden ‘BAĞIŞ’  veya ‘EĞİTİM’  veya ‘DAÇKA’  veya ‘UMUT’ veya ‘OKUL’ yazıp 1863’e SMS atarak 10 TL değerinde bağış yapabilirsiniz.

- PTT: Tüm şubelerden 1863 numaralı hesaba bağış yapabilirsiniz.