Güncelleme Tarihi:
RNA aşısı veya mRNA (haberci RNA) aşısı, sentetik RNA moleküllerini insan hücrelerine transfer eden yeni bir aşı türüdür. Burada genetik malzemenin nakli (transfeksiyon) söz konusudur. RNA, hücrenin içine girdikten sonra mRNA olarak çalışır ve hücreyi yeniden programlayarak, hücrenin normalde patojen (örneğin virüs) veya kanser hücreleri tarafından üretilen yabancı proteini üretmesini sağlar. Ardından bu protein molekülleri vücudun uyumlayıcı bağışıklık tepkisini harekete geçirir, böylece vücut, proteinin içindeki patojenleri ya da kanser hücrelerini yok etmeyi öğrenir.
mRNA Tarihi
mRNA'nın yeni bir tedavi edici ilaç sınıfı olarak kullanılabileceği ilk kez 1989 yılında, araştırmacılar R. W. Malone, P. L. Felgner, ve I. M. Verma'nın öncülüğünde ABD merkezli biyoteknoloji şirketi Vical Incorporated tarafından gösterildi. Burada yapılan çalışma, bir lipozomal nanopartikülü ilaç taşıma aracı olarak kullanmak suretiyle çeşitli ökaryotik hücrelerde mRNA transfeksiyonu sağlanabildiğini ortaya koyuyordu. 1990'da Wisconsin Üniversitesi'nden (ABD) J.A. Wolff ve arkadaşları, farelerin kaslarına "çıplak" (veya korunmasız) mRNA enjekte etmeyi başardıklarını açıkladı.Bunlar, mRNA'nın canlı hücre dokusunda protein üretimini sağlayacak genetik bilgiyi aktarabildiğini gösteren ilk çalışmalar oldu.
COVID-19 mRNA aşısının yan etkileri var mı?
Aşılama sonrasında görülen yan etkiler sıklıkla hafiftir. Klinik çalışmalarda COVID-19 mRNA aşısı sonrası bildirilen yan etkiler genellikle yorgunluk, baş ağrısı, ateş, titreme, kas/eklem ağrısı, aşı uygulanan bölgede ağrı/kızarıklık/şişlik, halsizlik, bulantı, lenfadenopati (lenf bezlerinin büyümesi) şeklindedir. COVID-19 mRNA aşısının ciddi alerjik reaksiyona neden olma olasılığı çok düşüktür. Aşı uygulamasından sonra bir rahatsızlık hissedilmesi durumunda en yakın sağlık kuruluşuna başvurulması ve hekime yakın zamanda aşı olunduğu bilgisinin iletilmesi unutulmamalıdır.