Güncelleme Tarihi:
Enis Berberoğlu’nun avukatı Yiğit Acar, tanık dinletmek istediklerini belirterek, tanık listesini hazırlayarak mahkemeye sunmak için süre istedi.
MAHKEME, YARGITAY KARARINI BEKLEYCEK
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi (BAM) 2. Ceza Dairesi’nin Berberoğlu hakkındaki gerekçeli kararının dosyaya alınmasına karar veren mahkeme heyeti, Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin Can Dündar ve Erdem Gül hakkındaki bozma kararının beklenmesine hükmetti. Berberoğlu’nun avukatlarının tanık listesini sunması için süre vererek duruşmayı erteledi.
“BERBEROĞLU DAVASI, ADALETİN KANAYAN YARASIDIR”
Duruşma öncesi İstanbul Adalet Sarayı’nın önünde CHP Milletvekilleri Tuncay Özkan, Atilla Sertel, Barış Yarkadaş, Eren Erdem, Erdoğan Toprak, Aykut Erdoğdu ve İstanbul il başkan yardımcıları tarafından basın açıklaması yapıldı.
CHP Milletvekilleri adına basın açıklaması yapan Tuncay Özkan şunları söyledi:
“Özgürlüğün esas, tutuklamanın ise insan haklarına aykırı bir tutum olduğunu biliyoruz. Türkiye’de adaletin kanayan bir yarasıdır, Enis Berberoğlu davası. Onun özgürlüğü bizim tutsak olan yanımızın, Türk halkının büyük bir bölümünün tutsak olan yanının özgür kalması demektir. Biz herkes için özgürlük, herkes için adalet, herkes için mutluluk istiyoruz. Bunun yolu Türkiye’de bu yargılamaların beraatla sonuçlanmasıdır. Bunlar zorlama davalardır, iddianame çökmüştür. Herhangi bir suç ortada yoktur. Casusluk iddiası çökmüştür. Fetullah Gülen örgütüyle ilişki iddiası zaten olamayacak bir şeydir. Biz bunun tanıklarıyız. Ben Fetullah Gülen örgütünün kumpası ile 6 yıl içerde yattım. Enis Berberoğlu ile dostluğum 1982 yılına dayanmaktadır. Enis Berberoğlu’na diğer arkadaşlarımıza bu tür bir suçlama gerçeküstüdür, hayali bile değildir. O yüzden özgürlüğünün bir an önce verilmesi ve sevenleriyle bir an önce kucaklaşmasını bekliyoruz. Hep beraber bunun mücadelesini sürdürüyoruz. Diğer tutuklu milletvekilleri gazeteciler için de aynı şeyi istiyoruz. Türkiye’yi büyük bir cezaevine dönüştürmektense adaletle, özgürlükle, mutlulukla, kucaklaşmasını bekliyoruz. İktidarın böyle bir ödevi vardır. Türkiye bir cezaevi mantığından bütün muhaliflerin cezaevine doldurulduğu bir mantıktan kurtarılmak zorundadır. Biz bu davayı bunun başlangıcı olarak görüyoruz.”
DÜNDAR VE GÜL’E GİZLİ BİLGİLERİ AÇIKLAMAKTAN CEZA VERİLMİŞTİ
Adana ve Hatay’da Ocak 2014’te silah taşındığı gerekçesiyle durdurulan ve MİT ait olduğu öne sürülen TIR’a ait görüntülerin yayınlanmasına ilişkin davada Cumhuriyet Gazetesi eski Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar, “Devletin güvenliğine ilişkin gizli kalması gereken bilgileri temin etmek ve açıklamak” suçundan 5 yıl 10 ay, Ankara temsilcisi Erdem Gül ise 5 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.
Gül ve Dündar hakkında “Hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçundan beraat kararı verilirken, “FETÖ/PDY terör örgütü üyesi olmamakla birlikte örgüte bilerek yardım etme” suçundan ise ayrı bir dosya üzerinden yargılamanın devam etmesine karar verilmişti. Mahkeme heyeti, Dündar ve Gül hakkındaki yurt dışına çıkış yasağının kaldırılmasına hükmetmişti.
25 YIL HAPİS CEZASI VERİLEN BERBEROĞLU TUTUKLANMIŞTI
Dündar ve Gül’ün “FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olmaksızın bilerek ve isteyerek yardım etme” suçundan yargılanması devam ederken, görüntüleri Can Dündar’a verdiği iddia edilen CHP Milletvekili gazeteci Enis Berberoğlu hakkında “Siyasal veya askeri casusluk” ve “Örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek” suçundan 20 yıldan 30 yıla kadar hapis istemi ile açılan dava ise bu dava ile birleştirilmişti.
Berberoğlu, 14 Haziran 2017’de görülen duruşmada “Siyasi ve askeri casusluk maksadıyla gizli kalması gereken bilgileri açıklama” suçundan 25 yıl hapis cezasına çarptırılarak tutuklanmıştı. Can Dündar, Erdem Gül ve Enis Berberoğlu hakkında “Silahlı terör örgütüne üye olmaksızın bilerek ve isteyerek yardım etme” suçundan ise ayrı bir dava dosyası üzerinden yargılamanın devam etmesine karar verilmişti.