Güncelleme Tarihi:
İşçi Partisi lideri Doğu Perinçek ve babası eski milletvekili Sadık Perinçek'e, ‘‘MİT'çi’’ diyen Avukat Aktosun, 1 milyar 150 milyon lira tazminat ödemeye mahkum edildi. Ankara 26. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen davada, ‘‘MİT'çi’’ suçlaması hakaret olarak kabul edildi.
Ankara 26'ncı Asliye Hukuk Mahkemesi, İşçi Partisi lideri Doğu Perinçek ve babasına ‘‘MİT'çi’’ diyen avukat Hüseyin Önder Aktosun'u, ‘Hakaret ettiği’ gerekçesiyle toplam 1 milyar 150 milyon lira tazminat ödemeye mahkum etti. Perinçek, avukat Aktosun'un, Akşam Gazetesi'nde yayınlanan bir röportajda kendisine ve babasına hakaret ettiğini ileri sürerek dava açtı. Perinçek'in dava dilekçesinde, Aktosun'un röportajda şu ifadeyi kullandığı belirtildi: ‘‘Doğu Perinçek'in rahmetli babası Sadık Perinçek'in MİT'te görev yaptığını öğrendim. Doğu aileden istihbaratçıdır. 1980'li yıllardan sonra MİT istihbaratını aşarak çok geniş istihbarat örgütleri ile beraber çalıştığını, dönemin solcuları gibi ben de biliyorum. CIA, Sovyet istihbaratları olabilir. Doğu, MİT'i dahi aşmıştır.’’ Perinçek'in avukatları, dilekçede şu görüşü savundu: ‘‘Doğu Perinçek'in babası Sadık Perinçek uzun yıllar yargıçlık, savcılık ve milletvekilliği yapmıştır. MİT'le bağdaşmasının mümkün olmadığı açıktır. Perinçek ve babasına isnat edilen, MİT adına ajanlık yani muhbirliktir. Toplum değerlerimize göre, bundan daha aşağılık bir iş olamaz, bundan daha ağır hakaret olamaz. Doğu Perinçek hem bilimadamı, hem de siyasi liderdir. Bu konumdaki kişiye MİT, CIA, Sovyet ajanlığı gibi iftiralarda bulunmanın kişilik ve onura aleni saldırı olduğu kuşkudan uzaktır. Davacılar, CIA ve başka bir yabancı ülke ajanlığını, her türlü ajanlığı en büyük şerefsizlik kabul etmektedirler. Halkın gözünde de en aşağılık, onursuz iş ajanlıktır.’’
KİŞİLİK HAKLARINA SALDIRI
Davayı gören Ankara 26'ncı Asliye Hukuk Mahkemesi ise bu gerekçeyi uygun görerek, şu kararı verdi: ‘‘MİT mensuplarının zor bir görev ifa ettikleri gözden uzak değildir. Ancak, Türk toplumunun değer yargıları açısından bakıldığında, MİT ajanlığı ile başkaları hakkında bilgi vermek, toplumda muhbirlikle bir tutulmakta ve bu kişilere kötü insan gözüyle bakılmaktadır. Bu açıdan bakıldığında, ki toplumumuzdaki gerçek halen bu yöndedir, dolayısıyla Sadık Perinçek'e yöneltilen MİT ajanlığı, yani muhbirlik isnadı Sadık Perinçek'in bulunduğu konum, sahip olduğu nitelikler itibarıyla, kendisine hakaret edildiğini ve kişilik haklarına saldırıda bulunduğunun açık bir kanıtıdır. Doğu Perinçek için hem MİT, hem de CIA ve Sovyet istihbaratı ajanlığı suçlamasının, Türk toplumunun değer yargıları gözönünde bulundurulduğunda, vatan hainliği ile eşdeğerde tutulduğu açık gerçektir. MİT ajanlığı suçlaması CIA veya Sovyet ajanlığı suçlamasına göre daha hafif olup, Doğu Perinçek'e yöneltilen yabancı ajanlık suçlaması son derece ağır bir suçlama olması nedeniyle, kişilik haklarına ağır saldırıda bulunulmuştur.’’