Güncelleme Tarihi:
Mısır askeri konseyi, dünkü oturumunda, 25 yaşındaki Nebil’in “uygunsuz bir dil kullandığı” ve orduyu tahkir ettiğine dahası, zorunlu askerlik uygulamasının kaldırılması yönündeki çağrısının da genç Mısırlılar üzerinde olumsuz bir etkiye neden olacağına kanaat etti.
Nebil, blogunda Mısır silahlı kuvvetlerini Mübarek döneminin yolsuzluklarını ve demokrasi karşıtı uygulamalarını sürdürdükleri gerekçesiyle eleştirmişti. Nebil, yazılarında çoğunlukla saygın insan hakları örgütlerinin raporlarına göndermeler yapmıştı.
Bunlar arasında Uluslararası Af Örgütü’nün raporlarında altı çizilen, ordunun protestoculara şiddet uygulaması, Mısır Müzesi’nde tutuklu bulunanların işkenceye maruz kalması ve tutulu kadın protestoculara “bekaret testi” yapılması gibi ihlaller bulunuyordu.
“2007’DEN BERİ EN BÜYÜK DARBE”
Nebil, 28 Mart tarihinde, askeri kurumları aşağılamak ve “yanlış bilgi yaymak” suçlamalarıyla, Kahire’deki evinden tutuklanmıştı. Mahkemenin kesin kararını bugün vermesi bekleniyordu. Ancak avukatlar dün yaptıkları açıklamada, Nebil’in, kendileri olmadan yapılan duruşmada üç yıl hapse mahkum edildiğini söyledi.
Örgütün Ortadoğu birimi direktör yardımcısı Joe Stork, “Maikel Nebil’in üç yıllık hapis cezası Mısır’da Mübarek rejiminin 2007 yılında bir blog yazarını tutuklamasından bu yana ifade özgürlüğüne vurulmuş en büyük darbedir” dedi. Açıklamada Nebil hakkındaki suçlamaların düşürülmesi ve tutuklu gencin en kısa zamanda serbest bırakılması çağrıları yinelendi.
“DEVRİM SONRASI SÜRECİN İLK MAHKUMU”
Avukat Adil Ramazan, New York Times’a telefonla verdiği röportajda, “Maikel devrim sonrası süreçteki Mısır’ın ilk vicdan mahkumu oldu” dedi. Ramazan kararın Mısır’daki bütün gazeteciler blog yazarları ve insan hakları aktivistleri için “orduyu eleştirmenin cezasının askeri hapishanede yatmak” olduğu yönünde bir uyarı olması gerektiğini belirtti.
Ramazan, Kahire’de bulunan Tora Hapishanesine gönderildi; ailesi ve arkadaşlarıyla iletişim kurması yasaklandı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü, tutuklandığı günden bu yana Nebil’in serbest bırakılması için çağrıda bulunuyordu. Örgütün Mısır araştırmacısı Heba Murayif, Nebil hakkındaki en güçlü kanıtlar, “Ra’nın Oğlu” adıyla yazdığı blogundan ve kişisel Facebook sayfasından alınmış 73 ekran görüntüsünün toplandığı bir CD olduğunu söyledi.
İSRAİL YANLISI GÖRÜŞLERİYLE BİLİNİYOR
Nebil, pasifist görüşleri, İsrail yanlısı tutumu ve bu ülkenin demokrasi, eğitim ve gelişmişlik standartlarını öven yorumlarıyla Mısır’da dikkat çekici bir konumda bulunuyor. İnsan hakları avukatı Mona Seyf, Nebil’in orduyla geçmişte yaşadığı çatışmalar ve İsrail yanlısı görüşlerinden dolayı hedef ilan edildiğini söyledi.
Bir Hristiyan olan Nebil 2010 yılında pasifist görüşleri dolayısıyla zorunlu askerlik hizmetini yapmayı reddetmiş, o günden bu yana da zorunlu askerliğin sona erdirilmesi için kampanyalar düzenlemişti.
Blogunda, Mübarek’in görevden ayrılmasıyla Mısır’da çok az şey değiştiğini yazan Nebil, “Devrim diktatörden kurtulmamız konusunda başarılı oldu ama diktatörlük hala yerinde duruyor” yorumunu yaptı.
Mısırlı blogcu ayrıca, “Ordu birçok defa devrimin yanındaymış gibi davransa da, aktivistlerin tutuklanması ve işkenceye maruz kalmasının devrim öncesindeki gibi sürdüğünü” yazdı.