Güncelleme Tarihi:
Raporda, bölgede enkaz kaldırma, rehabilitasyon ve yeniden yapım faaliyetlerinin sürdüğü ancak yaşamsal ihtiyaçların karşılanması, yıkım süreci, yetersizlikler, koordinasyon eksiklikleri gibi sorunların devam ettiği tespit edildi.
ORMAN VE MERALAR...
Raporda, depremin ardından toplum sağlığının korunması, yeni yapılaşmanın ormanlar, mera ve koruma alanlarında yapılması, Bakanlık ve TOKİ’ye sınırsız inşaat yetkisi verilmesi gibi konulara dikkat çekildi, özetle şu tespit ve uyarılara yer verildi:
“Bölgede yaklaşık 650 bin konut acil yıkılacak, yıkık, ağır hasarlı veya orta hasarlı. Bu da 2 milyondan fazla kişinin deprem nedeniyle konutlarını kaybettiği ve geçici barınma ihtiyacı duyduğu anlamına geliyor. Verimli tarım alanlarının konteyner yerleşim alanları olarak seçilmesi, maliyetleri yükseltirken afet sonrası barınma ihtiyacının sağlıklı ve güvenli biçimde karşılanabilmesi için yerel yönetimlerin, meslek ve sivil toplum kuruluşlarının, üniversitelerin, kentlilerin ve ilgili tüm kesimlerin katılımıyla sürecin yürütülmesi gerekmektedir. Enkaz döküm alanlarının verimli tarım alanları olması, meyve ve zeytin ağaçlarının bulunduğu bölgelere olan yakınlığı ile yine yaşam alanlarına olan yakınlıkları da ileride bu bölgelerde doğal çevrenin ve su kaynaklarının kirlenmesine, çeşitli sağlık sorunlarının yaşanmasına neden olacaktır.”