Eğitimde 'öğretmene mülakat' polemiği... Bakan Tekin, CNN TÜRK'te detayları anlattı: İdeolojik kayırmaya izin vermeyeceğiz

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, CNN TÜRK canlı yayınında 'Hafta Sonu' programında Hakan Çelik'in sorularını yanıtladı.

EĞİTİMDE "ÖĞRETMENE MÜLAKAT" POLEMİĞİ

İşte Bakan Tekin'in açıklamalarından satır başları:

2023-2024 eğitim yılı açıldı. Öğretmen arkadaşlara, velilere, öğrencilerimize, milletimize öncelikle hayırlı olsun diliyorum. 74 bin civarında kurum var, eğitim yapılan ortam. 20 milyona yakın öğrencimiz var.  Çok geniş kitlelere hitap ediyoruz. Eğitim her ülkenin ana konularından bir tanesi. Attığınız her adım önemli oranda destek buluyor ya da muhalefet oluşuyor. Dünyanın hiçbir ülkesinde eğitim sisteminde tartışma bitmez. Eğitimle ilgili tartışmalar hep gündem konusu. Bize eleştirileri saygıyla karşılıyoruz. Ben bu anlamda art niyetli olmayan eleştirileri saygıyla karşılıyorum. Mülakatla ilgili kamuoyunda çok fazla tartışma var. Bu konu gündemimize 2015 yılından itibaren girmeye başladı. Öğretmen atama süreci revize edilmeli.

'Mülakat gibi mülakat' ifadesini kullandım. Buradan başladı eleştirilerin bir kısmı. Bu eleştiriyi gerçekten art niyetli olarak görüyorum. Şundan dolayı; Benim orada kast ettiğim şey şuydu; Şu ana kadar uygulanmakta olan mülakat KPSS skoru notunun aynısını mülakat komisyonları veriyor. Kurmaya çalışılan sistem tam olarak kurgulanmadığı için böyle bir problem var.  Biz yaklaşık 128 alanda öğretmen ataması yapıyoruz. 17-18 tanesi ÖSYM öğretmenlik alan bilgisi testine tutuluyorlar. O test 2 tane soru grubuyla karşı karşıya kalıyor. Biri alan bilgisi, bir de alan bilgisi eğitimi. 

Öğretmenlerin alan testleri başarısı düşük. Alan bilgisi testinde bir öğretmen arkadaşımızın 75 sorudan yüzde 37-51, başka testte yüzde 47. Bir başka testte başarı ortalaması yüzde 35. Tarih öğretmenlerimizin alan bilgisindeki başarı ortalaması yüzde 41. Bu rakamlar sizin elinizde olsa nasıl düşünürsünüz? Bu alan bilgisi testi. Burada ölçmediğimiz başka bir şey daha var. MEB'in talim terbiye kurulu tarafından onaylanan müfredatı bilmesi lazım. Bitişik eğik el yazısı müfredata girdi, kursu veriyoruz. Bakanlığın müfredatını takip etmiyorlar. Mülakat konusu gündem oldu. Mülakatta ne yapacaksınız? eleştirisini yapanların şunu bilmesi lazım.

"MÜLAKAT KOMİSYONUNUN ADAYLARLA İLGİLİ BİLGİSİ OLMAYACAK"

Mevcut düzenlemede KPSS puanı ve mülakatla atanıyor. Şu an yüzde 100 mülakat skoruyla atanıyor öğretmen. Biz yüzde 50-50 yapmak istiyoruz. KPSS yüzde 50, mülakat yüzde 50. 30 büyükşehirde mülakat yapılacak. Mülakatta öğretmen adayına 'bize ders anlatın' diyeceğiz. İletişim becerisi ve sorun çözme becerisini ölçeceğiz. Kul hakkı yemeden, herhangi bir ideolojik bir kayırma yapmadan bunu yapabilmek. Komisyon üyesinin adayla ilgili herhangi bir bilgisi olmayacak. Bu sınav öncesi alacağımız tedbirler. Adaya da burada konuştuğun şeyleri bir sınav kağıdına böyle böyle anlattım diye yazılı kağıdı bize teslim edecek. Kamera kaydı da alınacak. İyileştirme ve yapıcı önerilere açığız. Önerilere açığım. Kim kimin karşısına çıkacak, belli olmayacak. Öncesinde komisyon üyesinin gizliliği, adayın gizliliği... Aday arkadaşımıza soracağımız soru tamamen tesadüfi, kamera kaydı... İdeolojik kayırma, asla, kesinlikle olmayacak. Mülakatta hakkaniyetsizlik olmayacak.  

Eleştiri yapan sendikalar, bazı siyasi partiler, böyle rastgele eleştiri yapacaklarına bana yazılı olarak önerilerini getirmelerini bekliyorum, niyet okumasınlar.

"SINIFTA KALMA OLACAK"

Sınıfta kalma ile ilgili mevzu, öğretmenlerin ortak kanaati olarak gündeme geldi. Öğretmenler odasındaki bütün öğretmenler istisnasız... 30 bin civarınla öğretmenle bir araya geldik. Öğretmenlerimizin bu konuda ciddi bir talebi vardı. Böyle devam edecek. 

"ÇOCUKLAR KENDİ SEÇİMLERİNİ YAPSIN?"

Sınav baskısını kaldıracak mekanizma kurmalıyız. Erzurum'da şu anda kış sporları lisesi yapıyoruz. Çocukların yeteneklerini küçük yaşta keşfedelim, alanına göre eğiti olmalı. Futbol lisesi, güzel sanatlar lisesi... Bunların hepsini tematik hale getiriyoruz. Daha önce Nuran Hanım ben müsteşarken benden yazı istemişti. Yazıma bir film repliğiyle başlamıştım: "1 Şubat 1978 ben doğmuşum ve babam kucağına almış oğlum mühendis olacak demiş" Velilerimizden ısrarla kendi istedikleri meslekleri değil de kendi yetkinliklerine göre meslek seçsinler. Daha başarılı olabileceği bir alan var. Veliler kendi hayallerini çocuklarına dayatmasın. Velilerimiz mahalle baskısıyla çocuğum bu mesleği yapsın diyor.

Anne, baba, abi, ablalık rolünü öğretmene yüklüyoruz. Kendi çocuğumuzla ilgili öğretmene çok fazla yük yüklüyoruz. 

Meslek liseleriyle ilgili okulları 74 bin kurumu tek bir sepete koyup hepiniz aynı pakete dahilsiniz demeyelim dedik. Fikri olan projesi olanlar proje getirsinler dedik. Meslek liselerinde sektörlerin ihtiyacı olan öğrenciler yetiştirelim.

"OKULA KAYITTA PARA ALINIYOR" İDDİASI

Kayıt ücreti ve bağış bulunma talep hakkı yok. Müfettişler gelen şikayetleri değerlendiriyor.

SEÇMELİ DERS

Bu eleştiriyi de dikkatlice izlemek lazım. Ne yaptık? Siz bir veli olarak seçmeli dersin müfredatta neden var olduğu konusunda fikir yürütebilirsiniz. Seçmeli dersin 3'ünü de fizik kimya diye seçmek çocuğun okuldan soğumasına neden oluyor. Tamamen kaldırmayalım ama sadece bir tanesini takviye haline getirelim. Fizik kimyadan bir tanesini seçsin diğerleri de sanatsal, spor bu derslerden birini alsın dedik. İlk defa konulan dersler, adabı muaşeret... İlave dersler bu tür dersler. Bunlar herhangi bir ders yerine ikame edilmedi. Her kategoriden çocuğumuzun ders seçmesini istedik. 

YABANCI DİL EĞİTİMİ

Yabancı dil öğrenme yaramız ve bu konu çözülecek. Süre olarak eğitimde ortalamanın üstündeyiz. Materyal konusunda da problemimiz yok. Ders kitapları alanın uzmanları tarafından hazırlanıyor. Yabancı dil öğrenmenin ana koşulu ana dilini iyi öğrenmesi. İlkokullarda anadil eğitimini tamamlayalım. Yabancı dil eğitimini doğru yaş grubunda sunuyor muyuz? Bu bir eksiklik. Çözüm önerisini de paylaşacağım... Birde süre geçtikçe çocuk sınavlara yaklaştıkça baskıyla hareket ediyor. Önce anadil eğitimi, çocuğun üzerindeki sınav baskısının az olduğu zaman ve doğru yaş grubunda yabancı dil eğitimini artırmalıyız.

AKRAN ZORBALIĞI

Her türlü şiddete karşı müfredatımız var. Öğretmenler ve veliler farkındalık oluşturmalı. 

OKULLAR OLASI DEPREME HAZIR MI?

Bir yıkılması gereken okullar, iki deprem açısından güçlendirilmesi gereken okullar... 26 bin civarında okulumuz 2000 öncesinde yapılmış. Yüzde 80'i deprem güçlendirilmesi açısından tamamlanmış. Sıkıntılı olanların çoğu boşaltılmış köy okulları.

OKULLARDA GÖÇMEN ÖĞRENCİ SAYISI NE?

Kamuoyun bazen yanlış bilgiler de intikal ediyor.  977 bin yabancı öğrenci var, 790 bini Suriyeli öğrenci.

BEYİN GÖÇÜ

Nüfusa endeksli olarak baktığımızda orantısal olarak bir kaygı yaratacak durum yok. Sayısal olarak arttığı için dikkat çekici. 

('Okullar 4 güne düştü' iddiası) Kesinlikle asılsız bir iddia, uyduruyorlar. 

KOVİD SALGINI

Sağlık Bakanımız bu konuda çok hassas. Kendisiyle sürekli irtibat halindeyiz. Artık okullarımızın kapanması dediğimiz süreci yaşayacağımız bir dönem olmayacağını düşünüyorum.

(Öğretmenlerin beyaz önlük giymesi) Zorunluluk değil ama öğretmen arkadaşlarımızı teşvik ediyoruz.