Milletvekili olmanın dayanılmaz avantajları

TÜRKİYE'de bir kez milletvekili seçilmeyi başaranın sırtı, ömür boyu yere gelmez. Çok güzel ve avantajlı bir iştir. Ayda yaklaşık 5.5 milyar Törkiş lira maaş ve yolluk alırsınız. Yine de bazıları bu paradan yakınırlar ve ‘‘az geldiğini’’ söylerler!Milletvekili olduktan sonra emekli olursanız, bunun da özel koşulları vardır. Elinize ayda 3 milyara yakın para geçer. Mazbatayı alıp yemin edince resmen milletin vekili olursunuz. Bundan sonra sizin ve ailenizin -ölünceye kadar- tüm sağlık harcamalarınız Meclis'e aittir. İstediğiniz doktora, istediğiniz hastaneye özgürce gidip muayene ve tedavi olursunuz.Dokunulmazlığınız vardır!Meclis'te istediğiniz her şeyi söyler ve bunu dışarıda yineleyebilirsiniz. Suç olmaz! Dahası, milletvekili olduktan sonra hakkınızdaki bütün soruşturmalar otomatik olarak durur, davalarınız ertelenir. Milletvekili seçildikten sonra cinayet gibi ağır ceza ve suçüstü hükümleri dışında, size kimse dokunamaz. Ne mahkemeye çıkarsınız, ne hesap verirsiniz.Bu bir rezalettir ama hiçbir dönemde bu rezalete dokunulmaz. İşin getirdiği siyasal güç ise ayrı bir boyuttur. İş takibi yaparsınız, iş bitirirsiniz, kimse bir şey söylemez. Firmalarınız, şirketleriniz şakır şakır çalışır.Milletin vekili olma avantajını kullanıp başka yerlerden de para kazanmayı sürdürürsünüz.***Meclis'e bırakın fakir fukarayı bir yana, birkaç istisna dışında orta halli birinin girmesi mümkün değildir. Orası bir zenginler topluluğudur. Meclis'te küçük esnaf, kol emekçisi, sıradan bir SSK emeklisi, küçük çiftçi, düz memur, işçi göremezsiniz.Buna karşın ağalar, şeyhler, tarikat liderleri, aşiret reisleri ve onların adamları her dönem orada boy gösterir.Miletin vekillerinin bir özelliği de, her birinin genel başkanın seçmece adamı olmasıdır. Aday listelerini genel başkan düzenler, yakın, güvendiği ve kendi sözünden çıkmayacak adamlarını iyi yerlere yerleştirip seçilmelerini sağlar.Her dönemde, her partide aynı durum geçerlidir. Bugünkü Meclis aynıdır. Dolayısıyla, biz seçim sandığında halkın değil, genel başkanın seçtiklerini oylarız. Sonra da hiç değilse bazılarımız, onların militanlığına soyunuruz! Her kim ‘‘bizim partide demokrasi var, şeffaflık var, isteyen istediğini söyler, eleştiri yapar’’ derse, bilin ki palavradır.***Dün yemin ettiler, resmen milletvekili oldular. Yakın geçmişte Atatürk'e hakaret edip hüküm giyenler bile, dün ‘‘Atatürk ilkelerine ve devrimlerine’’ sahip çıkacakları konusunda ‘‘namus ve şerefleri’’ üzerine and içtiler!‘‘Namus ve şeref’’ kavramının ne ölçüde geçerli olduğunu yakında hep birlikte görürüz. Şimdi ortada çok önemli bir durum var. Koalisyon dönemi sona erdi. Tek partinin kuracağı hükümet olacak. Türkiye için olumlu kararlar alınmasında çok önemli bir aşamadır. Ancak iktidar partisi bu gücü kötüye kullanmaya kalkışırsa, ortaya çok büyük sorunlar çıkar... Çünkü tek parti iktidarları her zaman risklidir. Şımarıp yoldan çıkıverirler. Şimdi hepsine, ama özellikle AKP milletvekilllerine çok önemli görev düşüyor. Kendilerini emir komuta zinciri altında bir oy makinesi olarak görmesinler. Kişiliklerini yitirmesinler.Cumhuriyet rejiminin temel ilkelerini çiğnemeye kalkışmasınlar. Vicdanlarını, sağduyularını genel başkan ve parti yönetimine satmasınlar.Güç ve yetkilerini egemenlerden, para babalarından değil, gariban kesimlerden yana kullansınlar. Denetimlerini iyi yapsınlar. Hırsızlığa, yolsuzluğa, particiliğe geçit vermesinler. Gerektiğinde hesap sormaya mecburlar. Geçmişte biz bu işin sıkıntısını çok çektik, karşılıklı aklamaları utanarak izledik.Göreceğiz bakalım!550 milletvekilimize başarılar diliyorum.