Millet ‘One minute' diyen başbakan istiyor
Güncelleme Tarihi:
Şahismail GEZİCİ/ELAZIĞ, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Şubat 10, 2010 14:48
ELAZIĞ Valisi Muammer Erol, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı kast ederek “Gidip de Amerika devlet başkanının karşısında 1 milyon için hazır duran bir başbakan istemiyorum. Ben, ‘One minute' diyen bir başbakan istiyorum. Bütün bunların başında istikrar var, sağduyu var” dedi.
Elazığ Genç İşadamları Derneği'nin Akgün Otel'de düzenlediği, ‘Afrika Ülkeleri Tanıtım ve Afrika Ülkeleri ile Ticaret' konulu toplantıya katılan Vali Muammer Erol, günümüzde artık sorunların gizli ve saklı kalmadığını, sorulmasına bile cesaret edilmeyen konuların bugün net olduğunu ifade etti. Elazığ'da 14 aydan bu yana görev yapan, gerçeklerin bir ortaya çıktığını söyleyen Erol, “Milletimizin sağduyusu dediki, ‘Ben kavga gürültü istemiyorum, ben adam gibi idare edilmek istiyorum. Gidip de Amerika devlet başkanının karşısında bir milyon için hazır duran bir başbakan istemiyorum. Ben, ‘one minute' diyen bir başbakan istiyorum.' Bütün bunların başında istikrar var, sağduyu var” dedi. Osmanlı'nın hükümdarlığı dönemine de değinen Vali Erol, tüm dünyanın o döneme ihtiyacı olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
“Dünyanın, bu milletin tarihte yaşadığı ve yaşattığı güzelliklere bir kez daha yaşamaya ihtiyacı var. Biz imansız, ihlassız övündüğümüz değerler olmazsa, bir zenginlikle hiçbir yere gidemeyiz. Hiçbir şey de elde edemeyiz. Elde edilse bugün o Afrikalar'daki, İngilizler, Fransızlar elde ederlerdi. Karşı durulmaz güçler de oralara gitti. Tahakkümlerini kurdular, okullarını yaptılar, ama bugün sizin o 10 tane öğretmenin kazandığı gönülü hiç biri kazanamadı. O öğretmen arkadaşlarımız niye gittiler? Zengin olmaya mı gittiler? Para kazanmaya mı gittiler? Hayır. Sadece, ‘Rızai ilahiye sebep olacak bir amelimiz olabilir mi?’ diye gittiler. Ticarette böyle bir şey için yapılabilirse kazanılabilir. Sadece bu dünya kazandırmak için yapılan ticaretin, sahibine hayrı olduğunu görmedim. Çünkü bir süre sonra kişiyi ilkesizleştirir, canavarlaştırır, sömürgeci olur, zalim, kapitalist, emperyalist olur. Ama bizim neslimiz, bizim geçmişimiz, herhangi bir zulüm tablosuyla kirlenmedi, güzellik götürmekle şereflendi. Bundan sonra da inşallah bizler de o şekilde şerefleneceğiz.”
Elazığ Müftüsü'nün toplantıda olmadığını hatırlatan Vali Erol, “Müftü bey yok. Ben de ortalığı boş buldum, biraz yeşil gidiyoruz. Övülen ticaret ve yenilen ticaret nedir? Yenilen ticaret, hani lanet olsun denilen, ahireti verip dünyayı satın aldılar denilen ticaret, övülen de bunun tersidir. Kalıcı olana itibar etmek lazımdır. Sonsuz olanı bu dünyada kazanabilmemiz mümkün. O halde gelin karlı bir ticaret yapalım. İnsanlara hayır ve fayda götürme maksatlı yapalım, kendi kasanınıza girecek, 3-5 kuruşa aldanmayın” diye konuştu.
“Dünyanın, bu milletin tarihte yaşadığı ve yaşattığı güzelliklere bir kez daha yaşamaya ihtiyacı var. Biz imansız, ihlassız övündüğümüz değerler olmazsa, bir zenginlikle hiçbir yere gidemeyiz. Hiçbir şey de elde edemeyiz. Elde edilse bugün o Afrikalar'daki, İngilizler, Fransızlar elde ederlerdi. Karşı durulmaz güçler de oralara gitti. Tahakkümlerini kurdular, okullarını yaptılar, ama bugün sizin o 10 tane öğretmenin kazandığı gönülü hiç biri kazanamadı. O öğretmen arkadaşlarımız niye gittiler? Zengin olmaya mı gittiler? Para kazanmaya mı gittiler? Hayır. Sadece, ‘Rızai ilahiye sebep olacak bir amelimiz olabilir mi?’ diye gittiler. Ticarette böyle bir şey için yapılabilirse kazanılabilir. Sadece bu dünya kazandırmak için yapılan ticaretin, sahibine hayrı olduğunu görmedim. Çünkü bir süre sonra kişiyi ilkesizleştirir, canavarlaştırır, sömürgeci olur, zalim, kapitalist, emperyalist olur. Ama bizim neslimiz, bizim geçmişimiz, herhangi bir zulüm tablosuyla kirlenmedi, güzellik götürmekle şereflendi. Bundan sonra da inşallah bizler de o şekilde şerefleneceğiz.”
Elazığ Müftüsü'nün toplantıda olmadığını hatırlatan Vali Erol, “Müftü bey yok. Ben de ortalığı boş buldum, biraz yeşil gidiyoruz. Övülen ticaret ve yenilen ticaret nedir? Yenilen ticaret, hani lanet olsun denilen, ahireti verip dünyayı satın aldılar denilen ticaret, övülen de bunun tersidir. Kalıcı olana itibar etmek lazımdır. Sonsuz olanı bu dünyada kazanabilmemiz mümkün. O halde gelin karlı bir ticaret yapalım. İnsanlara hayır ve fayda götürme maksatlı yapalım, kendi kasanınıza girecek, 3-5 kuruşa aldanmayın” diye konuştu.