Güncelleme Tarihi:
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Kültür ve Sanat İşlerinden Sorumlu Başdanışmanı Merve Menekşe’nin hazırladığı ‘Sinema Yeşilçam’, 177 sayfadan oluşuyor. Kitapta, sanatçıların portrelerine, filmografilerine, fotoğraflarına ve film afişleri görsellerine yer veriliyor.
- YEŞİLÇAM’IN DÖRT YAPRAKLI YONCASI: Kitap, “Türk sinemasının dört yapraklı yoncası” tanımlamasıyla ilk önce “Türkan Şoray, Filiz Akın, Fatma Girik ve Hülya Koçyiğit”in portrelerine yer vererek başlıyor. Şoray, “Seyircilerin kalplerinde derin izler bırakmayı başarmış ve kıymetli bir inci gibi Yeşilçam’ın dört yapraklı yoncasından biri olarak tanınmıştır” sözleriyle tanımlanırken, Akın için “Türk sinemasında ‘asil, modern, zarif’ sıfatlarının karşılığı olmuş ve ‘kolejli kız’ olarak anılmıştır. Bir diğer özelliği Türk sinemasındaki ilk sarışın Avrupai kadın yıldız olmasıdır” değerlendirmesi yapılıyor. Girik için “Yeşilçam’ın mavi gözleriyle devleşmiş kadınıdır”, Koçyiğit için ise “Zamanla kendisine has kurallarını ve kült mimiklerini oluşturmuştur” deniliyor.
- KÜÇÜK HANIMEFENDİ, TAÇSIZ KRAL: Kitapta yer alan diğer 51 sanatçı ve tanımlamaları ise şöyle: “Belgin Doruk ‘Küçük hanımefendi’, Ayhan Işık, ‘Taçsız Kral’, Yıldız Kenter ‘Tiyatronun duayen yıldızı’, Göksel Arsoy ‘Sinemada aşkı öğreten adam’, Nedret Güvenç, ‘Yeşilçam’ın ilk parlayan yıldızlarından’, Turan Seyfioğlu, ‘Gözü kara’, Çolpan İlhan ‘Al ışıklı, ak alınlı Çolpan yıldızı, Eşref Kolçak ‘Yeşilçam’ın hakiki adamı’, Aliye Rona ‘Yeşilçam’ın sert bakışlı güçlü kadını’, Ayten Gökçer ‘Türk sinemasının kuğusu’, Nerimen Köksal ‘Yeşilçam’ın afeti devran Nerimanı’, Cüneyt Arkın ‘Türk kimliğinin beyaz perdedeki yüzü’, Fikret Hakan ‘Türk sinemasının çok yönlü ismi’, Kartal Tibet ‘Türk sinemasının yakışıklı jönü’, Ediz Hun, ‘Romantik jön’, Ekrem Bora ‘Yeşilçam’ın sert yüzü’, Sadri Alışık ‘Türk sinemasının duayen ismi’, Kemal Sunal ‘Türk sinemasının güldüren yüzü’, Şener Şen ‘Bizi anlatan oyuncu’, Öztürk Serengil ‘Aykırı ve komik adam’, Muzaffer Tema ‘Türk sinemasını Hollywood’da temsil eden ilk Türk’ Murat Soydan ‘Yeşilçam’ın usta jönlerinden’, Tanju Gürsu ‘Türk sinemasının bıçkın jönü’, İzzet Günay, ‘Yeşilçam’ın sempatik jönü’, Aytaç Arman, ‘Sinemada zarif bir beyefendi’, Engin Çağlar ‘Yeşilçam’ın gülen yüzü’, Orhan Günşıray ‘Yeşilçam’ın çapkın jönü’, Tamer Yiğit ‘Yeşilçam’ın usta çınarlarından’, Salih Güney ‘Yeşilçam efsanesi’, Süleyman Turan ‘Türk sinemasının karakter oyuncusu’, Şükriye Atav ‘Yeşilçam’ın cefakar ve fedakar anası’, Orçun Sonat ‘Garip bir koleksiyoncu’, Kenan Pars ‘Rollerin sert mizaçlı kötü adamı’, Adile Naşit ‘Gülen gözler’, Münir Özkul ‘Türk sinemasının Mahmut Hocası’, Ayşen Gruda ‘Domates güzeli’, Hulusi Kentmen ‘Tatlı, sert, babacan adam’, Halit Akçatepe, ‘Hababam Sınıfı’nın Güdük Necmisi’, Semra Sar ‘Yeşilçam’daki zarafet’, Erol Taş ‘Türk sinemasının iyi kalpli kötü adamı’, Zeki Sezer, ‘Sinema bana ölümsüz olduğumu öğretti’, Faik Coşkun ‘Melodramların sempatik emektarı’, Süha Doğan ‘Yeşilçam’ın şık giyimli, kibar, kentli kötü adamı’, İhsan Yüce ‘Sinemanın sarı bıyıklı, kız babası’, Ali Şen ‘Komedi ve dramanın harmanında bir oyuncu’, Hüseyin Peyda ‘Yeşilçam’ın en iyi kötü adamı’, Muammer Gözalan ‘Türk sinemasının emektarlarından’, Necdet Tosun ‘Komedi filmlerine damga vuran isim’, Gülistan Güzey ‘Siyah beyaz perdenin ışığı’, Hüseyin Baradan ‘Hüseyin Baradan çekilin aradan’, Ahmet Tarık Tekçe ‘Kitapsız ilim, Tekçe’siz film olmaz’.”
ÖNSÖZÜ BAHÇELİ YAZDI
- MHP Lideri Bahçeli kitabın önsözünde “Sanatçıyla siyasetçiyi kesiştiren, yollarını buluşturan ortak bir payda”nın olduğunu vurgulayıp şöyle dedi: “Nitekim hem sanatçı hem de siyasetçi belki de hiç karşılaşmadıkları, karşılaşmayacakları insanların hislerine sözcülük yapmaktadırlar. Geçmişten günümüze Türk sinemasına pek çok sanat insanımızın hizmeti geçmiş, bunların her biri maşeri vicdanda müstesna bir mevkii elde etmişlerdir. Kimi zaman güldüren, kimi zaman düşündüren, kimi zaman da hüzünlendiren sinema karakterlerimiz elbette Türk sinema ve sanat hayatına derin izler bırakmışlardır. Toplumsal, kültürel, ekonomik, siyasal ve psikolojik gelişmelerin bir senaryo kapsamında gösteriminde bilhassa Yeşilçam ve Yeşilçam’a renk ve ruh veren sanatçılarımızın muazzam bir rolü olmuştur.”
TÜRK KİMLİĞİNİN BEYAZPERDEDEKİ YÜZÜ
- Kitapta “Türk kimliğinin beyazperdedeki yüzü” olarak tanımlanan Cüneyt Arkın’ın milli duruşundan da şöyle bahsediliyor: “Aslen Nogay Türk’ü olan Fahrettin Cüreklibatur, çocukluk ve gençlik yıllarını Eskişehir’de geçirmiş, çocukluğunda çiftçilikle uğraşmıştır. Çiftçilikten sanata ulaşan hayatında asıl mesleği doktorluk olsa da çok yönlü becerisiyle birçok alanda kendini göstermiştir. Cüneyt Arkın’ın her zaman filmleri ön planda olsa da ‘Anadoluluk, vatan sevgisi, Türk insanı, benim ülkem, benim tarihim’ gibi ifadeleri sıkça kullanarak yazdığı ve aslında milli bir duruş sergilediği kitapları da bulunmaktadır. Malkoçoğlu serileri, Battal Gazi Destanı, Kara Murat gibi Cüneyt Arkın‘a mal olmuş milli benlik ve Türk kültürünü sergileyen filmlerin kahramanı olmuştur. Filmlerde kötü karakterlerin ezeli düşmanı, mazlumun yanında, Türk benliğini her şeyin üstünde gören namus ve şeref algısına vurgu yapan çok sayıda filmde rol almıştır.”