Güncelleme Tarihi:
"Kahvenin önünde başkana saldırıyorlar. Başkanın yanında da koruması ve meclis üyesi Raşit Uşaklı varmış. Olay onlarca insanın önünde olmuş. Kavga çıktığında başkan ile yanındaki Uşaklı saldırganların elinden kurtulup kahveye girmiş. Başkan bu sırada silahını çekmiş 2 el havaya ateş etmiş. Adamların gözü dönmüş, silahlı adamın üzerine gitmeyi sürdürmüş. Bu sırada, başkan Nail Sancak silahındaki üçüncü kurşunu saldırganlardan birinin ayağına sıkmış. Silahta 3 kurşun varmış. Tam bu sırada jandarma olay yerine gelmiş. Zanlıları kahve dışına çıkarmış. Sorumlu komutan, başkanın elinden tabancayı alıp, kahve dışına çıkarmış. Jandarma, başkanın elinden silahı almış ama saldırganların elinden bıçağı almamış. Başkan kahve dışına çıktığında aniden saldırıya uğramış. Jandarmanın yanında canını kurtarmak isteyen belediye başkanı Nail Sancak, kaçmaya çalışırken düşmüş. Bu sırada, saldırganlar üzerine çökmüş ve bıçaklamışlar. Başkan makam otomobiliyle Yenicekent'e 10 kilometre uzaklıktaki Sarayköy Devlet Hastanesi'ne ağır yaralı halde kaldırılmış. Saldırganlar ellerinde bıçakla bu kez hastaneyi basmış. Olay düşündürücü ve son derece üzüntü vericidir."
İl Başkanı Kaplan, Sancak'ın öldürülmeden önce Buldan Cumhuriyet Başsavcılığı'na verdiği şikayet dilekçesinin kopyasını basın mensuplarına dağıttı. Kaplan, belediye başkanının kan bıçaklanmadan önce silahını jandarmaya vermemesi halinde belki de yaşıyor olacağını savunurken, "Zira, elinde silah olduğu için saldırganlar belki de bıçaklayamayacaktı. Silahında kurşun bitmiş ama bittiğini nereden bileceklerdi? Jandarmanın, saldırıyı yapanların elinden bıçakları almaması son derece düşündürücüdür. Başkanın 4 çocuğu yetim kaldı. Güvenlik güçlerinin asli görevi vatandaşın mal ve can güvenliğini sağlamak değil mi? Sorun büyüktür; Güvenlik zafiyeti, neden ve niçinler vardır. Olayı kapsamlı araştırıyoruz. Yenicekent Jandarması ve eğer hatası varsa Buldan Cumhuriyet Başsavcılığı hakkında yarın suç duyurusunda bulunacağız.
Bu cinayet, çok sayıda vatandaşın gözünün önünde olmuş. Kimse müdahale etmemiş. Toplumdaki vurdumduymazlık, gaflet düşündürücüdür. Can güvenliğinin olmadığını söyleyerek savcılıktan yardım isteyen başkan, can güvenliğini sağlamaktan sorumlu jandarmanın yanında, onlarca insanın gözü önünde öldürüldü. Gerçekten çok üzgün ve hayretler içindeyiz" dedi.
ÖLDÜRÜLEN BAŞKANIN ŞİKAYET DİLEKÇESİ
MHP'li Belediye Başkanı Nail Sancak tarafından, Mehmet Sırakaya, Naif Açil, Ramazan Açil ve Hasan Ertan hakkında Buldan Cumhuriyet Başsavcılığı'na verilen 22 Ekim 2010 tarihli şikayet dilekçesi şöyle:
"Kayınbiraderim olan Mesut Dinçer, 15 Ekim'de saldırıya uğradı ve silahla yaralandı. Bu saldırıda Ali Ercan, Ali Erduyan ve Hüseyin Aşıkoğlu'da mağdurdur. Onlar da yaralanmıştır. Silahlı saldırıyı N.A., R.A. ve M.A yapmıştır. Görgü tanağı Orhan Atakul'a, (Bizden belediye başkanına mesaj, ona bu mesajı iyi anlat) denilmiştir. Ayrıca, şikayetçi olduğum birahaneci Mehmet Sırakaya'nın birahanesi jandarma nezaretinde 19 Ekim günü mühürlenmiştir. Aynı gün Mehmet Sarıkaya, 0 534 384 .. .. numaralı telefonundan, 0 549 420 .. .. numaralı telefonuma (Yetim hakkı sana yaramaz başkan) yazılı mesaj atmıştır. Aynı telefondan defalarca ölüm tehdidi aldım. Bu tarihten itibaren aile fertlerimin, Şahsımın veya yakınlarımdan birine, aynı zamanda birahanelerin belde dışına taşınması için karar alan belediye meclis üyelerine, veya mallarımıza bir zarar gelirse şüpheliler veya diğer aile etraflarından bilinmesini talep ediyorum. Belediye başkanı olarak benim ve aile etrafıma, belediye meclis üyelerine, belediye personeline, Çiftçi Malları Koruma Başkanına ve personeline, tüm yakınlarımıza zarar verilebilecek olması ihtimalinin kuvvetle muhtemel olması nedeniyle gerekli tüm güvenlik önlemlerinin alınması konusunda kolluk birimlerine gerekli talimatların verilmesini, şüpheliler hakkında maddi ve manevi tazminat haklarım saklı kalmak üzere arz ve talep ederim."