Güncelleme Tarihi:
MHP Lideri Devlet Bahçeli, dün partisinin grup toplantısında özetle şunları kaydetti: “Siyasette hiç kimseyle, hiçbir partiyle kategorik olarak alıp veremeyeceğimiz, konuşup çözemeyeceğimiz bir şey yoktur. İlk Meclis’te görev alan her mebusun fikri mazisi, siyasi menşei, şahsi mizacı başka başka olsa da inançları birdi. Gazi Meclis’te o dönem görev alan mebuslar birbirlerinin kökenine, yöresine, anasının diline bakmadılar. İlk Meclis ne yapmışsa, tehditler karşısında bizim de yapmamız gereken odur. Bu sözlerim, bir yanda aklımın diğer yanda da vatan ve millet sevgisiyle çarpan yüreğimin bastırılamaz sesidir. Sayın Cumhurbaşkanımızın TBMM’nin açılış konuşmasındaki şu görüşlerinin altı da dikkatle çizilmelidir: ‘Yanı başımızda sınırlar yeniden çizilmeye çalışılırken, Meclisimiz uzlaşma içinde yol gösterici olacaktır. İktidar ve muhalefetiyle Meclisimizin milletimize güven, hasımlarımıza korku verecek bir atmosferde çalışması, özellikle böyle bir dönemde elzemdir.’
UZATTIĞIM EL MİLLİ BİRLİK MESAJI
Bu hakikatlere sırtımızı dönemeyiz. MHP Genel Başkanı olarak Cumhur İttifakı’nın bu duruş ve engin duyuşuna müzahir şekilde DEM sıralarına giderek elimi uzattım. Doğaçlama olmayan bu iyi niyetli tutumumu siyasi nezaketten öte önümüzdeki cumhurbaşkanlığı çarpışması ve yeni anayasa için cephe genişletme çabası olarak görenler mayın tarlasında söğüt gölgesi arayan zavallı biçarelerdir. Uzattığım el, milli birlik ve kardeşliğimizin mesajıdır. Uzattığım el, İlk Meclis’in ve Sayın Cumhurbaşkanımızın isabetli sözlerinin meşale gibi yanan aydınlığıdır. Uzattığım el, gelin Türkiye partisi olun, gelin teröre cephe alın, gelin bin yıllık kardeşliğimizde kenetlenenin temenni ve teklifidir. Biz, gelişigüzel, keyfe keder, can sıkıntısından, anlık dürtülerle, dümenden ve düzenden el uzatmayız. Biz durduk yere el vermeyiz, öylesine yerimizden kalkıp da el sıkmanın merakına tevessül ve teşebbüs etmeyiz. DEM’e evvela düşen sorumluluk, uzanan bu samimi elin kıymet hükmünü anlaması, dahası Türkiye partisi olması yönünde bir eşik olarak algılayıp değerlendirmesidir.”
CEZASIZLIK ŞİKÂYETLERİ
- Bahçeli, “Uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanım yaşı oldukça düşmüş, okul önlerinde uyuşturucu çeteleri yuvalanmıştır. Hepimiz kafa kafaya verip seri ve sert önlemleri almakla yükümlüyüz. Sözgelimi cezasızlık şikâyetleri genişlerse, suçluların tahliyesi sıradanlaşırsa herkes kendi ölçüsüne göre adaleti sağlama peşine takılacak ve devletin temelleri sarsılacaktır” dedi.
ÖZEL HAYATI SİYASETİN KONUSU OLAMAZ
Bahçeli, CHP Lideri Özgür Özel’e ilişkin iddialar hakkında da şöyle konuştu: “Özgür Bey’in özel hayatıyla ilgili servis edilen iddia ve iftiraların hiçbirisi siyasetimizin konusu olmaz, olamaz, olmayacaktır. Özel hayatları ihlal ve istila eden FETÖ taktiklerinin, bundan mülhem şerefsiz hamlelerin, provokatif sosyal medya ifşalarının tamamıyla karşısındayız. Türkiye böylesine karanlık ve karmaşık dönemleri vahim bedeller ödeyerek geride bırakmıştır. Biz CHP’nin siyasetiyle ilgiliyiz, bunun dışında ne söylenirse söylensin, kulaklarımızı kapatmış haldeyiz. Bel atlı vuruşlar, bizim ne işimize gelir, ne de gündemimize girer.”
DEM PARTİ: MÜZAKEREYE DE DİYALOĞA DA HAZIRIZ
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatımoğulları Oruç, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin mesajlarıyla başlayan süreçle ilgili, “Müzakere ve diyalog gerektiren süreçte de müzakereye de diyaloğa da hazırız. Çözüme dair bir plan ve programın kamuoyuna açıklanması halinde barış konuşulabilir” dedi. Partisinin dünkü grup toplantısında konuşan Oruç, sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtlarken Bahçeli’nin “Türkiye partisi olmaları” çağrısını şöyle değerlendirdi:
“Türkiye’de Kürt sorunu barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözülmelidir. İç barış sağlanırsa, Kürt sorunu çözülürse dışarıdaki barışın sözcülüğünü de çok rahat olarak yapabilir hale geleceğiz. DEM Parti dün olduğu gibi bugün de onurlu barış derdinde. Müzakere ve diyalog gerektiren süreçte de müzakereye de diyaloğa da hazırız. Çözüme dair bir plan ve programın kamuoyuna açıklanması halinde barış konuşulabilir. Biz toplumsal barışı ezilenlerle, emekçilerle, kadınlarla sağlamak konusunda hazırız. ‘Herkesin benim anayasam diyeceği bir anayasayı yapın’ diyor toplum bize. Evet bu bir ihtiyaçtır ama öncelikle yapılması gereken yol temizliğidir. Yol temizliğinden bahsettiğimiz bugün yargıda çok fazla hatalar var. Türkiye partisi DEM Parti.”