Bahri KARATAŞ/ İZMİR (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Kasım 30, 2010 15:30
İZMİR'de inşaatı devam eden Üçyol-Üçkuyular metro hattındaki yaklaşım tüneli girişinde hava tankının patlaması sonucu meydana gelen kazada 2 işçinin ölümüne neden oldukları iddiasıyla, 6 kişi hakkında 22.5'ar yıla kadar hapis cezası istemiyle açılan dava 11'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde başladı. Sanıklar suçlamaları reddetti.
Patlama, geçen 16 Temmuz'da, Hatay İnönü Caddesi ile 141 Sokağın kesiştiği yerdeki metro şantiyesinde meydana geldi. Yeraltındaki inşaata işçilerin inip çıktığı, malzemenin taşındığı ikinci şaft bölgesinde, ‘yaklaşım tüneli’ girişindeki hava tanklarından biri, gaz sıkışması sonucu infilak etti. Patlamayla çevredeki apartmanların camları kırıldı. Hava tankının yanında bulunan işçilerden Raşit Topal (40) ile Ahmet Ertekin (29) olay yerinde yaşamını yitirirken; işçiler Erkan Asal (23), Hakan Topal (25), Ökkeş Yıldız (24) ve Fatih Demirer (53) yaralandı.
SAVCI DAVA AÇTI
Olayı soruşturan Cumhuriyet Savcısı Murat İnci, iki firmadan 6 kişi hakkında ‘Taksirle öldürme, yaralama’ suçlarını işledikleri iddiasıyla 22 yıl 6'şar ay hapis cezası istedi. İddianamede, patlayan tankın menşeinin bile belli olmadığını, ölen işçilerin bunu kullanmak için eğitilmediklerini vurgulayan Savcı Murat İnci, yüklenici firmanın şantiye sorumlusu proje müdürü G.O., iş sağlığı ve güvenliği mühendisi H.Y., tünel çalışmaları sorumlusu H.D. ile diğer taşeron firma şantiye sorumlusu S.E., teknik işler malzeme ve koordinasyon sorumlusu H.B., işçi ve tünel mühendisi T.A.'nın, 22 yıl 6'şar aya kadar hapisle cezalandırılmasını talep etti.
İzmir 11'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün yapılan duruşmaya tutuksuz yargılanan tünel şefi H.D., İnşat Mühendisi S.E., kazı mühendisi T.A., proje müdürü G.O., iş güvenlik mühendisi H.Y. ve teknik personel olarak çalışan H.B., ile ölen işçi Ahmet Ertekin'in eşi, olayda yaralanan Hakan Topal ile tarafların avukatları katıldı. Suçlamaları kabul etmeyen tünel şefi H.D., ifadesinde, “Benim görevim tünel kazılarını yönetmektir. Olay olduğunda yoktum. Patlayan hava tankı firmamıza ait değildir. Proje müdürlüğünü sanık olarak bulunan G.O. yapmaktadır. Bize ait olmayan hava tankının kullanılması sonucu patlama meydana gelmiştir, suçlamaları kabul etmiyorum” dedi.
Sanık S.E. de yapılan işle kendisinin doğrudan ilgili olmadığını öne sürdü. Sanık T.A. ise, “Riskli zeminde delme yapacak makine Hatay istasyonundaydı. Onun gelmesi ile Pazar günü kazı çalışması başlayacaktı. H.B.'ye kompresörü veya hava tankını çalıştırın diye talimat vermedim. Tankın çalışması işi ve yetkisi makine mühendisine aittir. Ancak bizde de Öztaş firmasında da makine mühendisi bildiğim kadarı ile yoktu. Kazı işinin riskli ve kritik olması nedeni ile 24 saat görevimin başındaydım. Görevimi hakkı ile yaptım. Herhangi bir ihmalim olmadı” dedi.
Diğer sanılar da suçlamaları kabul etmedi. Olayda yaralanan Hakan Topal ise yakını olan Raşit Topal'ın ilk gün işe başladığını, kendisi ile birlikte hava tesisatını çekmek için çalışmaya başladıklarını söyledi, “Hava kompresörünün çalışıp çalışmadığını kontrol ettim. İlkinde çalışmadı, ikincisinde çalıştı. Daha sonra su tesisatına geçtik. Kontrolü yaparken tank patladı. Tesisatı çekme işini bana T.A. verdi. Patlama sonucunda ben de yaralandım” dedi.
Ölen Ahmet Ertekin'in eşi Zehra Ertekin'de sorumluların cezalandırılmasını istediğini belirtti. Mahkeme heyeti rapor alınması için İstanbul Teknik Üniversitesi'ne gönderilesi karar verip, duruşmayı mart ayına erteledi.