Güncelleme Tarihi:
'DEĞİL TUTUKLANMAK, SORUŞTURMA BİLE AÇILAMAZ'
Gazeteciye haber kaynağından bilgi gelmesinin 'gazetecilik yapmanın gereği olduğunu' vurgulayan Feyzioğlu, şöyle devam etti;
'Anayasa'ya göre, halkın bilgi alma hürriyeti kapsamında, gazetecinin bu belge bulundurması, bunları kamu yararı çerçevesinde açıklaması basın hürriyetine girer, hiçbir şekilde suç teşkil etmez. Ancak gazeteci, bu belgeleri almak için, örneğin birine para verdiyse, ya da hukuk dışı şekilde bu belgeleri alması için birini teşvik ettiyse, ikna etsiyle, bu durum gizli belgeleri temin etme suçuna iştirake girer. Böyle bir duruma ilişkin delil ortaya konulmadığı sürece, gazeteci sadece elinde belge bulundurmaktan dolayı suçlanamaz. Değil tutuklanması ya da yargılanması, delillendirilmediği sürece gazeteci hakkında bu konuda soruşturma bile açılamaz.'
'BASIN HÜRRİYETİNİ SINIRLAR'
Gazetecinin, belgelerin temin edilmesine ilişkin hakkında delil olmadan 'soruşturulmasının bile basın hürriyetini sınırlayacağını' söyleyen Feyzioğlu, 'böyle bir durum, gazetecileri baskı altına alır. Sınırlandırır, sindirir' dedi.
'BARANSU'NUN YAPTIĞI GAZETECİLİĞİ YANLIŞ BULUYORUM AMA...'
Feyzioğlu, şöyle konuştu:
'Mehmet Baransu'nun yaptığı gazeteciliği ahlaki yönden sonuna kadar yanlış bulmama, gazetecilikten ziyade tetikçi gibi davrandığını her platforma söyleyen biri olmama rağmen, kendisine yönelik bu uygulamanın, Baransu'nun şahsiyetinin ötesinde, basın hürriyetini tehdit etmektedir.'
Baransu'nun bu belgeleri aktif şekilde temin ettiğinin delillendirilmemiş olması halinde tutuklanmasını 'yanlış bulduğunu' vurgulayan Feyzioğlu, 'Sırf Baransu mahkum olsun diye Türkiye'de gazeteciliğin mahkum olmasına izin veremeyiz' dedi.